Erdoğan'ın Adolf Hitler'e benzetti
Abone olCHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, referandumun “Hitler'in referandumuna benzediğini” savunarak Erdoğan'a ağır suçlamalar yöneltti.
CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, referandumun
“Hitler'in referandumuna benzediğini” savunarak, Hitler'in
işgal ettiği Avusturya vatandaşlarına Almanya'ya katılıp
katılmamayı sorduğunu ve oy pusulasının “kahverengi”
olduğunu söyledi.
İnce, düzenlediği basın toplantısında, Erdoğan'ın, Türkiye'nin her
yerinde “yok öyle 25 kuruşa simit” dediğini
anımsattı. “Başbakan bir şey için var diyorsa o mutlaka
yoktur, yok diyorsa mutlaka vardır” ilkesinden hareketle
araştırma yaptığını belirten İnce, CHP'li Susurluk Belediyesinin
simidi 25 kuruşa sattığını tespit ettiğini söyledi. İnce,
“Sayın Başbakan artık miting meydanlarında 'yok öyle 25
kuruşa simit' demesin. AKP'li belediyelere de Susurluk Belediyesini
örnek almasını tavsiye etsin” diye konuştu.
BAŞBAKAN OYUNUZUN RENGİ NEDİR?
12 Eylül anayasası için yapılan referandumda yüzde 91.6 evet, 8.6
hayır oyu çıktığını anımsatan İnce, “Sayın Başbakan,
oyunuzun rengi nedir? Bugün eleştirdiğiniz 82 anayasasına ne oy
verdiniz?” diye sordu.
“TRT'nin 12 Eylül anayasası için 'evet'in borazanlığını
yaptığını, bugün de aynı şeyi yaptığını” öne süren İnce,
“1982'den 2010'un pek farkı yok. 12 Eylül Cuntası ile
Hitler faşizminin ve AKP iktidarının mantığı aynıdır”
görüşünü dile getirdi.
EVET BASKISI YAŞANIYOR
“Evet” baskısı yaşandığını iddia eden İnce, şu görüşleri
dile getirdi:
“Ankara'da atanması yapılmayan öğretmenlere polis müdahale
ediyor, öğretmen adayları göz altına alınıyor. Bu çocukların suçu
ne? Öğretmene kelepçe vuruyorsunuz Habur'da teröristi törenle
karşılıyorsunuz. Aydın'da 'yargısız infaza hayır, Kılıçdaroğlu
gelecek dertler bitecek' diyenler gözaltına alınıyor. Antalya'da
broşür dağıtan CHP Kadın Kolları üyeleri gözaltına alınıyor. Devlet
Bakanı Egemen Bağış 'referandumda hayır oyu verenlerin ya aklından
zoru var ya da vatan sevgisi ile sıkıntısı var' diyor. Başbakan,
TÜSİAD'a 'taraf olun, taraf olmayan bertaraf olur' diyor. Bütün
bunlar 12 Eylül cuntacılarının baskılarının 2010 versiyonudur.
Başbakan Anayasa'nın 25. maddesini bilmiyor. Sayın Başbakan
Anayasal suç işliyor. Hiçkimse kanaat ve düşüncelerini açıklamaya
zorlanamaz diyor, anayasanın 25. maddesi. Bu ancak diktatörlüklerde
olur. 12 Eylül cuntacıları 'evet' için ne yaptılarsa bugün
Türkiye'yi yönetenler aynı yöntemleri kullanıyor.”
İnce, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek'in
“soy sop” tartışmalarına girdiğini belirterek,
“Bu seviyesiz açıklamalara cevap vermeye tenezzül
etmiyorum. Önce lafa bakarım laf mı diye, sonra adama bakarım adam
mı diye. Cevap vermeye gerek bile duymuyorum” diye
konuştu.
BİZ ATATÜRK'ÜN TORUNLARIYIZ
6 Eylül 1987'de “siyasi yasakların kaldırılması
için” yapılan referandumda Devlet Bakanı ve Başbakan
Yardımcısı Cemil Çiçek'in “12 Eylül cuntacılarının koyduğu
siyasi yasakların kaldırılmaması” için kampanya yapanlar
arasında olduğunu belirten İnce, “Cemil Çiçek bugün
özgürlükten, demokrasiden, cuntacılardan hesap sormaktan
bahsediyor” dedi.
Başbakan Erdoğan'ın 1930'lı yıllardan örnekler verdiğini kaydeden
İnce, “Siz İsmet Paşa'dan Atatürk'ten söz ederseniz, size
şunu söylerim: Biz Atatürk'ün, İsmet Paşa'nın torunlarıyız. Siz,
Kubilay'ın başını kesen Derviş Mehmet'in torunları
mısınız?” diye konuştu.
HİTLER'Lİ BENZETME
İnce, referandumun “Hitler'in referandumuna
benzediğini” savunarak, Hitler'in işgal ettiği Avusturya
vatandaşlarına Almanya'ya katılıp katılmamayı sorduğunu ve oy
pusulasının “kahverengi” olduğunu söyledi.
,Hitler'in oy pusulasının örneklerini basın mensuplarına dağıttıran
İnce, “Neden hayır için kahverengiyi tercih ediyorlar?
Çünkü kahverengi en itici renktir. Hitler, 12 Eylül, AKP mantığı
aynıdır. Hitler'in oy pusulasını Sayın Başbakan ve saz
arkadaşlarına ithaf ediyorum” dedi.
“CUMHURBAŞKANI GÖREV SÜRESİ 5 YIL”
Soruları da yanıtlayan İnce, Cumhurbaşkanı Abdullah
Gül'ün görev süresi ile ilgili bir soru üzerine, Türkiye'nin en üst
kurumunun “AKP'nin parti içi tartışması” gibi
algılandığını, farklı bakanların farklı şeyler söylediğini
kaydetti.
İnce, “Cumhurbaşkanlığı tartışması, AKP'nin parti içi
problemi değildir. Orayı AKP'nin grup başkanvekilliği gibi
görüyorlar. Cumhurbaşkanlığı tartışmalarını yalnızca AKP'liler
yapıyor. Sayın Cumhurbaşkanının yerinde olsaydım bu işten çok
rahatsız olurdum. Sayın Cumhurbaşkanı hala kendisini partili gibi
görüyor. Eğer öyle olmasaydı çıkar çok sert bir açıklama yapardı.
Bu tartışmaları gereksiz buluyorum. Sürenin 5 yıl olduğu çok
açıktır” diye konuştu.
“Hükümet ile PKK arasında gizli pazarlık
yapıldığı” iddialarının anımsatılması üzerine ise İnce,
“Hükümetin, İmralı, Kandil, PKK ve BDP ile pazarlık yaptığı
çok net olarak ortada. Önce 'boykot' dedi BDP. Bu boykot kararının
sahte olduğunu, el altından 'evet' diyeceklerini biliyorduk zaten.
AKP, Kandil, PKK, BDP, İmralı pazarlığı ve ruh dördüzlüğü hayırlı
olsun” diye konuştu.