Erdoğan'ı böyle köşeye sıkıştırdı
Abone olKılıçdaroğlu, Meclis Grubu'nda Başbakan'a çok sert yüklendi. Erdoğan'a 'omurgasız' diyen CHP Lideri, bununla da kalmadı...
Partilerin grup toplantılarının yapıldığı bugün
Meclis'te siyasi tansiyon iyice yükseldi. Liderler, kürsüden
birbirlerini suçladılar. CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu da 'Gandi'
benzetmesinin dışına taşarcasına konuştu ve Başbakan Recep Tayyip
Erdoğan'a çok sert ifadelerle yüklendi.
Kılıçdaroğlu, Başbakan'ı 'omurgasızlık'la suçlarken, bir adım daha
ileri gitti ve "Senin peygamber sevgin bir günlük mü?" diye
sordu.
Parti grubunda ikiyüzlülükle suçladığı Başbakan Erdoğan'ı
dokunulmazlık konusunda eleştiren Kılıçdaroğlu, Başbakan'ın dürüst
olmadığını savundu.
Başbakan Erdoğan'ın tüm çelişkili konuşmalarını Anadolu Ajansı
arşivlerinden derleyen Kılıçdaroğlu, bu çelişkileri tarih tarih
şöyle açıkladı:
ERDOĞAN "OMURGASIZ" OLDU
"Son günlerde bir moda oldu. Sayın Başbakan'a bir şey sorarlar...
Efendim dürüst olun, samimi olun... CHP neden böyle diyorlar, CHP
kıvırıyor diyor... Şimdi size yer ve gün vererek A.A'dan bilgiler
sunacağım. Bakalım kim dürüst kim değil?
15 Mart 2003 - Sözde ermeni Soykırımı, AB
Temsilciler Meclisi'nde görüşüldü. Sayın başbakan esti gürlerdi:
"ABD'nin bir daveti vardı. Ama bu davete ben
katılmayacağım" dedi. Sayın Başbakan bunları yiyip
yutuyor...
"Uluslar arası bir seyehat, bu daveti
gerçekleştireceğiz" dedi daha sonra... Yani milletini yine
uyuttu. Sayın Başbakan, bu kadar dürüst davranmazsanız sana
'omurgalı' diyebilirmiyiz? Sayın Başbakan, sen kimin
omurgasını sorguluyorsun, senin sorgulama hakkın da yok, yetkin de
yok... Sen zaten omurgasız birisin.
19 Ocak 2005 - Bir kanun tasarısı Meclis'e geliyor, Sayın Başbakan'ın altında imzası var... 3 yıl içinde GAP kaldırılacak diye bir madde var içinde... Gazeteciler Sayın Başbakan'a soruyor... Neden GAP'i kaldırıyorsunuz diye... "GAP'in kalktığı falan yok, bunu nereden uyduruyorsunuz?" diyor... Sayın Başbakan altında senin imzan var... Senin imzanın olduğu bir tasarıdan nasıl habersizsiniz? Bir de her açıklamasında sürekli 'dürüst olun' diyor... Bir insan dürüstlüğü her defasında ön plana alıyorsa, bunun altında bir şey varıdr zaten.
KIVRILA KIVRILA NE OLACAK?
25 Ekim 2002'de - Daha yeni seçimler oluyor..
Deniz Baykal ile Arena programına katılıyor... Dokunulmazlıkları
kaldıracağız diyor... 24 Kasım 2002... Seçimleri
kazanmış... Gazetecileri verdiği yanıt, "İlk birinci yılda
bu konuyu düşünmüyoruz..." Kıvırmaya bak! Kimse böyle
kıvıramaz... Hadi diyelim ki kıvırdı... Şimdi hangi yıldayız
2010... Allah aşkına bu kıvrıla kıvrıla ne olacak? Şu verdiğin
sözün arkasında adam gibi dur, kaldır dokunulmazlıkları...
Şimdi bu kalkacak, 'Yok efendim omurgalı olun, sözünüzün
ardında durun' Sen kimsin de bunları bize
söylüyorsun...
OFER’LE GİZLİCE GÖRÜŞTÜN
Bir süre sonra ABD’ye gittiğini görüyoruz. Sayın Başbakan sana
omurgalı diyebilir miyiz? Diyor ki ben Ofer’le Davos’ta görüştüm.
Oysa hepimiz biliyoruz ki Bilkent Otel’de Ofer’i mutfak kapısından
alıp gizlice konuştun.
PEYGAMBER SEVGİN BİR GÜNLÜK MÜ?
Kılıçdaroğlu grupta Erdoğan'a yükledi. Hz Peygambere hakaret eden
karikatürleri hatırlattı:
"Peygamberin çirkin karikatürlerini çizerler çıkar efelenirsin
sonra gider kuzu kuzu oyunu verirsin. Peygamber sevgisi
sende bir günlük mü? "Kimse benim maskemi indirmesin"
diyorsun. Ama ben senin maskeni indireceğim.
Ben bunları Anadolu Ajansı'ndan alıyorum... Arzu edersen git al
sende çıktısını oku bunların... Tabi yüzün tutar mı bilmem..."
ÇİFTÇİLERE ÇAĞRI
2002'de sayın Başbakan Uşak'ta konuşmuş
"Mazot fiyatlarını yüzde 50 indireceğiz" demiş.
İnmiş mi fiyatlar? Hayır... Bütün çiftçi kardeşlerimizin görevi
kendisine sahip çıkmayan bir başbakanı sandığa gömmektir.
15 Mart 2003 - Sözde Ermeni soykırımı ABD
Temsilciler Meclisi’nde görüşüldü ve karar alındı. Bunu üzerine
şöyle diyor “Ben ABD’ye gitmeyeceğim.”
16 Ekim 2010 - AKP Kızılcahamam'da
kamp yapıyor... Başbakan, "73 milyonun yaşam tarzının hak ve
hukukun teminatı benim" diyor. Eğer o teminatsa yandık. Sayın
Hüseyin Çelik çıkıyor ve Başbakan Erdoğan'ı düzeltiyor, "Hiç kimse
kimsenin teminatı değildir" diyor...
ASIL SENİN YATACAK YERİN YOK!
Sayın Başbakan Kızılay Genel Kurulu'nda konuşuyor, "Kendi bir parça
ekmeğini insanlar muhtaçlarla paylaşıyor... Bu bir emanettir... Bu
emaneti kendi gayesi için kullananın yatacak yeri
yoktur" diyor... Yani 'emanete hıyanet eden
namussuzların yatacak yeri yoktur bu ülkede' diyor. Biz de
aynı şeyi söylüyoruz. İkinci Genel Başkanı'mızdan beri
söylüyoruz...
AKP'NİN KOYNUNDA YATIYORLAR
Şimdi buna kim sahip çıkacak? Öyle ya... Hükümet değil mi? Siz
hükümetin Deniz Fener'i davasına sahip çıktığına inanıyor musunuz?
Bu konuşmayı yapan bir Başbakan, neden düşünmüyor?
Yoksulların yoksulluğu giderilsin diye, alın terinden birikilip
Deniz Feneri'ne verilen insanların paraları nerede? Bunların
yatacak yeri var mı? Sayın Başbakan asıl senin yatacak yerin yok...
Ama bu paraları sömürenlerin yatacak yeri var... AK Parti'nin
koynunda yatıyorlar... AKP sahip çıkıyor onlara...
DİNE SAYGILARI DA YOK
Sadece ulusal medyayı değil, yerel medyayı da izliyoruz. Sayın
Başbakan baraj açılışına gitmiş. Yerel medyada bir gazeteci
arkadaşımız yazmış. AKP İl Başkanı adam toplamak için sağda solda
diyor ki, "Namazın kazası var ama barajın açılışının kazası
yok"... Bu nedenle kesin geleceksiniz... Bunlarda dine
saygı yok... Doğru... Saygı olsa, Rasmussen'e efelenip sonra da
gidip oy vermezler.
RECEP BEY'DEN İNCİLER KİTABI
Başbakan Erdoğan'ın açıklamalarından bir kitap derleyeceğini
belirten Kılıçdaroğlu, kitabın adını bile belirlemiş:
"Biz ne dediysek söylediğimizin arkasında durduk... Hiç bir
zaman hiç bir yerde söylemlerimizden vazgeçmedik. Sayın Başbakan
unutmasın... Benim adım Recep Tayyip Erdoğan değil. Ve
arkadaşlarıma talimat verdim, Recep Bey'den inciler diye bir kitap
yazacağız. Eğer kitap çok kalın olursa adına "Recep Larousse"
diyeceğiz. Yani bir ansiklopedi gibi olacak"
ARKANIZDA KAPI GİBİ CHP VAR
Hükümete karşı yaptığı eleştirilerin, vatandaş
üzerinde umutsuzluk yaratmaması gerektiğini belirten Kılıçdaroğlu,
halkın arkasında CHP'nin olduğunu dile getiriyor:
"Bu eleştirileri yaparken sakın ola hiç bir vatandaşımız
umutsuzluğa kapılmasın. Arkanızda kapı gibi CHP var. Yoksulluğu
kader olmaktan çıkaracağız. Onun sömürülmesine izin vermeyeceğiz.
baskılar geliyor biliyorum, kendi medyalarını oluşturdular
biliyorum. Sabahtan akşama CHP'yi eleştirirler biliyorum ama
korkmayacağız çünkü biz haklıyız... Bizim yolumuz açık, engeller
var, engelleri aşmak bizim görevimiz. Yolumuz, yolunuz açık olsun
diyorum...
Eğer Başbakan Erdoğan adam gibi adamsa, bu il başkanını hemen
görevden alır"