Erdoğan'dan ürküten uyarı
Abone olAK Parti lideri Erdoğan, muhtemel Irak Savaşı'nın Türkiye'ye sıçrayacağını belirtti ve ekledi:
"Buna karşı tedbirler almak Türkiye'nin görevi." AK Parti Samsun
İl Başkanlığı'nın Kurumahmutoğlu Büyük Samsun Oteli'nde düzenlediği
3. Danışma Kurulu Toplantısı'na telefon ile katılan AK Parti Genel
Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, ''Son yılların en büyük dış
politikasının en önemli siyasi gelişmesini, dış politikada bizim
partimiz ve hükümetimiz gerçekleştirmiştir ve gerçekleştirmeye
devam edecektir'' dedi. Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin çok hassas bir
dönemden geçtiğine dikkat çekerek, ''Burada özellikle üzerinde
durmayı önemli bulduğum konu Irak konusudur. Irak konusundaki
gelişmelerde partimiz üzerinde, hükümetimiz üzerinde birçok
spekülasyonlar yapıldığını hep birlikte takip etmekteyiz. Aslında
son dönemlerin, son 10 yılın en büyük dış politikasını, en önemli
siyasi gelişmesini dış politikada bizim partimiz, bizim hükümetimiz
gerçekleştirmiştir ve gerçekleştirmeye devam edecektir. Bizim, şu
ana kadar takip ettiğimiz strateji yanlış olmuş olsaydı, şu anda
Irak'ta savaş başlamış ve bitmiş olacaktı. Ama bizim barışa yönelik
mücadelemiz, barışçı yollarla bu işin çözümüne yönelik adımlarımız,
gerek NATO'da, gerek AB'de, gerekse Birleşmiş Milletler (BM) ve
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde, çok farklı, çok anlamlı
gelişmeleri de ibraz etmiştir, zorlamıştır. Halen bu süreç bu
şekilde devam etmektedir'' diye konuştu. ''TÜRKİYE, BU SAVAŞIN
İÇİNDE DEĞİLDİR'' Bir taraftan parti üst yönetiminin diğer yandan
hükümetin savaşın olmaması yönünde çabalarının devam ettiğini ve
dünyadaki gelişmelerin her an takip edildiğini de ifade eden
Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: ''Dünyadaki gelişmeleri an ve
an takip etmekle bu süreci barışla noktalamanın gayreti içerisinde
bulunuyoruz. Her şeyden önce Türkiye, bu savaşın içinde değildir.
Türkiye, şu anda tedbir ile ilgili adımlarını atmıştır. Atmaya
devam edecektir. Çünkü, komşumuzda bir yangın vardır. Bu şöyle veya
böyle bize sıçrayabilir. Eğer savaş olursa da muhakkak
sıçrayacaktır. Buna karşı bizim 1991 yılındaki deneyimden
esinlenmek ve tedbirlerimizi azami ölçüde almak en önemli
görevimizdir. Tedbir almazsak 1991 yılında yaşadığımız, sıkıntıları
daha büyük ölçüde yaşayabiliriz. Bunu asgariye indirmek için bu
adımları atmak durumundayız. Ve doğabilecek boşlukları da
Türkiye'nin doldurması, inanıyorum ki o bölgedeki güvenliğimizin
neticesi olacak. Bu konudaki hassasiyetimizi hassasiyetiniz olarak
kabul edin. Bugüne kadar insani değerler açısından gösterdiğimiz
hassasiyeti bundan sonra da göstereceğiz.''