Erdoğan'dan üç başkana istifa uyarısı: Neticesi ağır olur
Abone olCumhurbaşkanı Erdoğan istifası istenen Ankara, Bursa ve Balıkesir belediye başkanlarının görevden ayrılmamaları durumunda neticesinin ağır olacağını söyledi. Melih Gökçek, Recep Altepe ve Edip Uğur hakkında konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, istifası istenen belediye
başkanlarına net mesaj verdi: Arkadaşlarımızın, ‘Ben, bu davanın
elemanıyım, benim yetkili kurullarım madem ki böyle bir kararı
vermişler, ben de ilgili merciye istifamı veririm’ demeleri
lazım.
"İstifaya direnirlerse ne olacak?" sorusuna ise Erdoğan, "Ben arkadaşlarımızın, öyle bir yola tevessül etmelerini düşünemem, düşünmek de istemem. Çünkü onun neticesi ağır olur." diye yanıt verdi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Polonya temaslarının ardından dönüş yolunda gazetecilerin sorularını yanıtladı.
- Bazı belediyelerdeki görev değişikliği süreciyle
alakalı farklı iddialar var. Mesela kimileri Melih Gökçek’in
odasını topladığından, kimileri de direndiğinden bahsediyor. Son
durum nedir?
-İstanbul’da, Kadir Topbaş Bey, Çevre ve
Şehircilik Bakanı’mızın kendisiyle görüşmesine olumlu yanıt verdi,
istifasını o şekilde gönderdi. Ardından Düzce’yle,
genel başkan yardımcımız görüştü, o da istifasını verdi.
Zannediyorum dün veya bugün Niğde’nin istifasını
verdiğini duydum.
Balıkesir’e istifasını verme talebimiz
iletildi. Hakeza Melih Bey’e, bu durum iletildi.
Bursa aynı şekilde. Bursa’yla da yarın büyük
ihtimalle Sayın Başbakan, ilgili genel başkan yardımcımız veya
şahsım görüşeceğiz.
- AK Parti’nin istifalarını istediği başkanlar istifa etmemekte direnirlerse ne olacak?
-Ben arkadaşlarımızın, öyle bir yola tevessül etmelerini düşünemem, düşünmek de istemem. Çünkü onun neticesi ağır olur.
Bunları yaparken bir şeyin gayreti içindeyiz: Bu makamlara bağımsız adaylar olarak gelinmiyor, bir partinin gösterdiği adaylar olarak geliniyor; bu görevleri biz asla terk edilmeyecek ilanihaye kalınacak koltuklar olarak göremeyiz. Dolayısıyla böyle bir adım atılması gerektiği zaman, arkadaşlarımızın, ‘Ben, bu davanın elemanıyım, benim yetkili kurullarım madem ki böyle bir kararı vermişler, ben de ilgili merciye istifamı veririm’ demeleri lazım. Parti, istifasını veren arkadaşları çok daha farklı yerlerde değerlendirir. Zaman içinde çok daha farklı yerler oluşacaktır, değerlendirilirler.
- Diğer partilerde de değişim gerekliliği olabileceğinden söz etmiştiniz.
Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe
Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Edip Uğur
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek
Diğer partilerde hiçbir sorun yok gibi düşünülmemeli anlamında söyledim. Sorun varsa, ilgili partilerin yönetim kadroları gereğini yapmıyorsa, İçişleri Bakanlığı inceleme başlatmak durumunda kalabilir. Örneğin, kayyum atamaları niye yapıldı? Oralara kayyum atanmamış olsaydı, onlar devletten aldığı paraları yine Kandil’e göndermeye devam edeceklerdi. Bazı arkadaşlar zaman zaman çıkıyor, kendi çevremde de var, ‘Bu kayyum atamaları doğru oldu mu?’ diyorlar. Ama şunu unutuyorlar: Oralardakiler belediye hizmeti verselerdi, kayyum atanması gibi bir süreç tabii ki olmazdı.
‘SAĞOLUN, SAĞOLUN DİYORDU’
- Deniz Baykal’ın sağlık durumu ciddi. Üçüncü ameliyatı
geçirdiğine dair haberler var..
Kendisini hastanede de
ziyaret ettim. Ben ziyaret ettiğimde, gözünü rahat açamasa da,
cevap verebiliyordu. ‘Sağolun sağolun’ diyordu. Doktorum Serkan
Topaloğlu aracılığıyla da durumunu yakından takip ediyorum. Allah
şifalar versin.
‘KENDİSİNDEN BİR İTİRAZ DUYMADIK’
(CHP Lideri Kılıçdaroğlu ile ilgili soruları yanıtlarken,
“Müftülerin nikâh kıymasına itirazları var” hatırlatması üzerine)
Kendisinden öyle bir itiraz duymadık. Çalışma, dini noktada
hassasiyeti olan vatandaşın, bu hassasiyeti yerine getirmesine
imkân sunmayı amaçlıyor. Bizdeki dini nikâh, icap ve kabulü esas
alır. Erkek kıza evlilik teklifi yaptı, kız da kabul ettiyse nikâh
gerçekleşmiştir. Bizim dinimizdeki nikâhlarda alenilik vardır,
gizlilik yoktur. O da neyi getiriyor, gayri meşru kaçak-maçak
olayını ortadan kaldırıyor. Geçmişte Anadolu’da duyurulurdu. Şimdi
aleniliğin yanında defteri, kütüğü kim tutuyor, müftü.
Müftülerimizin hepsi ilahiyat mezunu. Belediye başkanları adına
gidenlerin bir kısmı lise mezunu. Kaldı ki dini nikâha herkesi
mecbur etme diye bir şey yok. İsteyen belediyeye kıydıracak
nikâhını, isteyen müftüye. Bu düzenlemeye, Kılıçdaroğlu’nun da
destek vereceğini umuyorum.
TEOG’UN YERİNE GELECEK SİSTEM
(MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin üniversite sınavlarının kaldırılması açıklaması) “Açıklamalarının detaylarını bilmiyorum. Neye dayanarak o tür bir şey söylediler? Sundukları alternatif nedir? Tüm bunları konuşmak, ciddi biçimde ele almak, ortak akılla bir değerlendirme yapmak lazım. Mesela TEOG’un yerine ne geleceği bu hafta büyük ihtimalle sonuçlandırılacaktır. D-8 falan cumadan itibaren gündem yoğunlaşacaktır. Ama yarın veya perşembe, karara bağlayabilirsek yerine ne gelecek, bu konuda adımını atarız.”
‘ADİCE BİR İFTİRA’
Bir kadın bakanın eşiyle ilgili iddialar ortaya atıldı.
Değerlendirmeniz nedir? “Çok terbiyesizce, ahlaksızca, adice bir
iftira. Bayan bakanımız, zaten hukuki hakları saklı kalmak kaydıyla
açıklamasını yaptı. Böyle bir şey söz konusu değil. Terbiyeden
yoksun olan söyleyeni yazanı, sufle edeni her kimse, bunun hukuki
bedelini ödemek durumundadır. Benim bayan bakanıma ahlaksızca adice
yakıştırma yapamazsınız. Biri TV’den sufle ediyor, diğeri yazılı
haber haline getiriyor. Ben bakanımıza söyledim, bizzat takip
edeceğim dedim. Kendisine de konunun takipçisi olmasını
söyledim.”
BESMELE KONUSUNDA HASSASİYET SERGİLEMİŞ OLMASI ÖNEMLİ
GELİŞME
(CHP Llideri Kılıçdaroğlu’nun, ‘Sırbistan’dan gelecek etler besmele
ile kesilmiyor’ açıklaması) “AK Parti hükümeti bu tür alımlarda
bunu en ince teferruatına kadar inceler, alımlarını da ona göre
yapar. Bir kısmı canlı, bir kısmı karkas, bir kısmı da löp et. 5
bin tonun bin 500 tonunun da Sırbistan’ın Sancak bölgesine
verilmesini teklif ettik. Oradan da alalım ki ekonomik olarak
Sancak’ta bir hareketlilik olsun diye düşündük. Kılıçdaroğlu,
Sancak’ta kimlerin yaşadığından haberdardır inşallah. Yine de
besmele konusunda öyle bir hassasiyet sergilemiş olması, kendisi
adına önemli bir gelişme.”
KERKÜK VE HAŞDİ
ŞABİ
- Barzani yüzünden, düne kadar sorunlu gördüğümüz Haşdi
Şabi örgütüne destek verdik gibi algı var. Türkiye bu ikisinden
birine mahkûm olmak zorunda mı?
Türkiye, dediğiniz
tarzda birilerine mahkûm değildir. Biz kendi politikamızı; kendi
hareket kabiliyetimizi kendimiz belirler, adımımızı da ona göre
atarız. Kerkük’te farklı farklı paçavralar dalgalandırdılar.
Maalesef bunlara da Barzani göz yumdu. Sonuçta ne oldu? Bayrakların
çekildiği gün orada eğlenceleri hangi noktadaydı, şimdi hangi
noktaya geldik. Sen oradaki Türkmen’i, Arap’ı görme, orayı bir
işgalci gibi ele geçirmeye çalış! Bu noktada Talabani’nin de durumu
var, onların da yaklaşım tarzı burayı bu hale getirdi. Şimdi ne
oldu, birbirlerine girdiler, ‘Bizi sattı’ diyorlar.
Haşdi Şabi denilen grubun içinde Şii Türkmenler de var,
orada böyle bir gariplik söz konusu.
Bizim İran ziyaretimiz çok önemliydi. Başbakan Binali Yıldırım,
Irak’ı ziyaret etmişti Benden de bir davet bekliyor Bağdat,
kendisine (Irak Başbakanı İbadi’ye) bir davet yapmak; Suudi
Arabistan ziyaretinden önce veya sonra Türkiye’ye davet etmek
suretiyle, tüm bu konuları birlikte değerlendirebiliriz. Kuzey
Irak’ta bölgesel yönetime, hava sahamızı tamamen kapattık.
Sınırları merkezi yönetime teslim edecekler mi etmeyecekler mi,
bakacağız. Biz sınır kapılarını daha kapamadık, ama her an bu da
olabilir. Ayrıca Haşdi Şabi’nin Sincar’ı ele geçirdiği, Mahmur’u
ele geçirdiği yönünde haberler var. Bunlar kesinse muhataplarımızla
ayrı bir çalışmayı yapmak durumunda kalabiliriz.
- ABD ile vize krizinde son durum nedir?
Ben meseleyi, uzun süre gündemde kalması muhtemel bir sorun olarak
görmüyorum. Gelen heyet burada bu işi bitirmek için geldi.
Görüşmeler başladı ve devam ediyor. Temennim görüşmelerden en kısa
sürede netice elde edilmesi, vize meselesinin geride bırakılması,
ilişkilerin normal seyrine girmesidir.
- Almanya seçimleri geride kaldı, Alman liderlerinin
söylemlerinde değişiklik var gibi. Bir düzelme olur mu
ilişkilerde?
İlişkiler maalesef çok hırpalandı. Ciddi manada bizi çok üzdüler.
Ama siyasette, uluslararası ilişkilerde esas olan ilişkileri
koparmamaktır. Bizim yaptığımız da ipleri koparmadan ilişkileri
devam ettirmektir.