Erdoğandan terörizme tepki

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Nereden gelirse gelsin terörizmin içinde olan, terörizmin hedeflerini benimseyen herkes teröristtir" dedi.
Erdoğan, Pakistan Büyükelçiliği'ni ziyaret ederek, dün bir suikast sonucu öldürülen Pakistan eski Başbakanı Benazir Butto'nun anısına açılan taziye defterini imzaladı.

Başbakan Erdoğan deftere şunları yazdı:

"Pakistan eski Başbakanı ve Pakistan Halk Partisi Genel Başkanı Sayın Benazir Butto'nun uğradığı hain saldırı sonucu yaklaşık 20 civarında Pakistan vatandaşı ile hayatını kaybetmesinden büyük üzüntü duydum. Bu hunharca terör saldırısını şiddetle kınıyorum. Kardeş Pakista'nın bir yandan demokratikleşme sürecini işletirken diğer yandan terörizm ve aşırılığa karşı vermekte olduğu mücadeleyi takdir ediyoruz. Türkiye'nin kardeş Pakistan'ın terörle mücadelesinde her zaman yanında olduğunu bir kez daha vurgulamak isterim. Bu vesile ile merhume Butto olmak üzere son terör saldırısında hayatını kaybeden Pakistanlı kardeşlerimize Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar, tüm ailesine ve Pakistan halkına Şahsım ve Milletim adına başsağlı dilerim."

Butto'ya Allah'tan rahmet, ailesine başsağlığı dileyen Erdoğan, saldırıda ölen diğer Pakistanlılar'a da rahmet, yaralananlara şifa dileklerinde bulundu.

Erdoğan, "Bu vesileyle teröre karşı olan tavrımızın aynı kararlılıkla ülkemizde de sürdüğünü, süreceğini vurgulamak istiyorum" dedi.

Daha sonra gazetecilerin sorularını yanıtlayan Erdoğan, MGK toplantısında, Türk Ceza Kanunu'nda etkin pişmanlığı düzenleyen 221. maddenin değiştirilmesinin ele alınıp alınmadığı yönündeki soru üzerine, daha önce de belirttiği şekilde maddenin üzerinde durulabileceğine yönelik görüşünde herhangi bir değişiklik olmadığını söyledi.

Başbakan Erdoğan, terörle olan mücadelede çok daha kısa zamanda hangi şekilde nasıl başarılı olunabileceğinin önemine işaret ederek, şöyle konuştu:

"Kullanılabilecek ne kadar enstrüman varsa, bu enstrümanların hepsini kullanmaktır. Olayın sadece askeri, güvenlik boyutu yok. Olayın siyasi,diplomatik, sosyal, ekonomik boyutu var. Tüm bunların hepsini değerlendirmek suretiyle ülkemizin maalesef kaybedilmek istenen huzurunu, mutluluğunu bizler asla kaybettirmek istemiyoruz. Ona yönelik çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Onun için başta bizlere, bunun dışında tabii ki tüm halkımıza düşen görevler var. Güvenlik güçlerimiz, askeriyle polisiyle elinden geleni yapıyor. Bundan sonra da yapmaya devam edecek."