Erdoğan'dan milletvekillerine 'kuruluş ilkeleri' tepkisi: Pasif davranıyorsunuz
Abone olCumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın vekillerle bir araya geldiği toplantıda AK Parti'ye yöneltilen "Kuruluş ilkelerinden koptu" eleştirileri gündeme getirildi. Bazı vekiller bu tarz eleştirilere yanıt vermekte zorlandıklarını söylerken Erdoğan, "Niye cevap veremiyorsunuz? Bu konuda pasif davranıyorsunuz, biz kuruluşumuzla aynı noktadayız" tepkisi verdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan 6 Şubat'ta ilki yapılan, partili milletvekilleriyle gruplar halinde görüşmeye önceki gün de parti genel merkezindeki kahvaltılı toplantıyla devam etti. Erdoğan başkanlığında 3 saat süren toplantıda, milletvekilleri illerindeki sorunları ve teşkilatlardan gelen talepleri iletti.
Toplantıda, kadına yönelik şiddet ve aile içi şiddetin önlenmesi taraf ülkelere yükümlülükler getiren "İstanbul Sözleşmesi" de gündeme gelen konular arasındaydı. Özellikle muhafazakar kesimlerin hedefindeki sözleşmeyle ilgili çalışma yaptırdığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözleşmeyi "gözden geçirecekleri" mesajını verdi.
Güvenlik soruşturması
Toplantıda şikayet konularından birisi, kamuda işe yerleştirmelerde uzayan "güvenlik soruşturmaları" oldu. Bazı milletvekilleri başta Doğu ve Güneydoğu olmak üzere güvenlik soruşturmalarının dört-beş ayı geçtiğini, birçok kişinin ikinci derece veya daha uzak akrabalarının sicili nedeniyle güvenlik soruşturmasını geçemediğini, bu durumun işe alımlarda bir çok partilinin elenmesine yol açtığından şikayet etti.
Erdoğan, güvenlik soruşturmalarından vazgeçmelerinin söz konusu olamayacağını belirterek, "Mağduriyet olmamalı ama devletin güvenliği söz konusu, o yüzden araştırmamız lazım. Güvenlik soruşturması uzuyorsa, Bir şey olabilir. Örnekleri getirin baktıralım" diye konuştu..
İstanbul sözleşmesi ile ilgili çalışma
Toplantıda gündeme gelen konulardan birisi de kadına İstanbul Sözleşmesi olarak bilinen "Kadına Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Avrupa Konseyi Sözleşmesi" oldu.
Bazı milletvekilleri son yıllarda evlilik yaşının yükseldiğini, bu durumun doğum oranının düşmesine neden olduğu, nüfusun yaşlandığını belirterek özellikle üniversite öğrencilerine evliliği teşvik edici düzenleme yapılması önerisinde bulundu. Bunun üzerine Erdoğan, bu konuların eski TBMM Başkanları'ndan oluşan Yüksek İstişare Kurulu toplantısında da gündeme geldiğine dikkat çekti.
Bu çerçevede, İstanbul Sözleşmesi ile ilgili eleştiriler bulunduğunu anımsatan Erdoğan, "İstanbul Sözleşmesi'ni yeniden gözden geçirmemiz gerek. Onunla ilgili bir çalışma yaptırıyoruz" bilgisini paylaştı.
"Beğenmeyenler çekti gitti"
Toplantıda, yeni partilere geçişler ve AK Parti'ye yönelik yapılan "kuruluş ilkelerinden koptu" eleştirileri de gündeme geldi. Seçim bölgelerinden, geçmişte parti kuruluşunda yer alan isimlerin partiden kopmalarının nedenleri konusunda sorular yöneltildiğini belirten bazı milletvekilleri, bu eleştirilere cevap vermekte zorlandıklarını söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bu eleştirilere "Niye cevap veremiyorsunuz, bu konuda pasif davranıyorsunuz. Biz partimizin kuruluşunda hangi noktadaysak aynı noktadayız. Bunu beğenmeyenler çekti gitti zaten, herkes yolunu seçti" diye tepki gösterdi.
İstanbul Sözleşmesi
"Kadına Yönelik Şiddet ve Ev İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla mücadeleye Dair Avrupa Konseyi Sözleşmesi", 11 Mayıs 2011'de İstanbul'da yapılan Avrupa Konseyi Bakanlar Kurulu toplantısında için imzaya açıldığı için "İstanbul Sözleşmesi" olarak anılıyor. Türkiye'nin ilk imzacısı olduğu sözleşme 1 Ağustos 2014'te yürürlüğe girdi. Sözleşme taraf ülkelere, kadınlara yönelik her türlü şiddet ve ayrımcılığı önleyecek gerekli yasal ve diğer önlemleri alma yükümlülüğü getiriyor.
Anayasa dahil iç mevzuata cinsiyet eşitliği ilkesini dahil etme ve uygulanmasını sağlama zorunluluğu getiren sözleşme, "cinsel yönelim" de dahil hiçbir şekilde ayrımcılık yapılamayacağını hükme bağlıyor. Son dönemde ise bazı muhafazakar çevreler ve yayın organları, toplumsal cinsiyet rollerin eşitlenmesinin "Türk aile yapısına zarar vereceği" gerekçesiyle sözleşmeyi eleştiriyor ve Türkiye'nin anlaşmadan çekilmesi gerektiğini savunuyor.