Erdoğan'dan içki genelgesi yorumu
Abone olBaşbakan Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti MYK toplantısının öncesinde gazetecilerin 'içki genelgesi'yle ilgili sorularını şöyle yanıtladı.
Erdoğan, içki ruhsat şartlarını yerine getiren her işletmeye
belediyelerin ruhsat vermek zorunda olduğunu söyledi. Başbakan
Erdoğan, hükümetin içkili işyerlerini belli bir bölgede toplama
kararıyla ilgili olarak açıklamalarda bulundu. "Gerekli şartlar
yerine getirilmişse hiçbir belediyenin ruhsat vermeme gibi bir
yetkisi yoktur" diyen Erdoğan, "benim partimin belediyeleri de bu
noktada olumsuz bir tavır içine giremezler" şeklinde konuştu.
Erdoğan, içki almak isteyenlerin belediye tesisleri dışında da bunu
yapabileceklerini belirterek, "belediye bir devlet teşkilatı.
Devlet teşkilatlarının da hiçbir zaman kötü örnek olmaması gerekir.
Bu konu tartışma konusu olmaktan çıkarılmalı" dedi. Erdoğan,
''kırmızı sokak adı altında içki yasağı ile ilgili bir genelge
hazırlandığı ifade ediliyor. Sizin daha önce söyledikleriniz bu
yönde değildi. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?" sorusuna,''bunların
geçmişini çok iyi incelememiz lazım. Bu olay, aslında yeni bir olay
değildir. Bununla ilgili yasa zaten var. Şu anda bununla ilgili
yasanın detaylandırılması yapılıyor" yanıtını verdi. Tartışmalara
Emniyet de katıldı İçkili işyerlerinin yaşam alanlarının dışında
toplanması tartışmasına Emniyet de katıldı. Emniyet Genel Müdürlüğü
Sözcüsü İsmail Çalışkan, içkili işyerlerinin toplu ya da ayrı ayrı
olmasının fark etmeyeceğini, polis için önemli olanın denetim
görevini yerine getirmek olduğunu söyledi. Devlet Bakanı Abdüllatif
Şener, içkili yerlerle ilgili düzenlemelerin daha şeffaf ve
katılımcı bir yöntemle gerçekleştirilmesi gerektiğini söyledi. CNN
TÜRK'te yayınlanan Tarafsız Bölge programında Ahmet Hakan Coşkun'un
konuğu olan Şener, "aynı düzenlemeyi bir başka siyasal iktidar
yapıyor olsa, benzer bir algılama ortaya çıkmayabilirdi" dedi.
Şener, AKP’li belediyelerin alkol yasağı konusunda partisinin
farklı algılandığını belirtti. Devlet Bakanı Abdüllatif Şener,
öteden beri içkili yerlerle ilgili bazı yasal düzenlemeler olduğunu
da hatırlattı. İçkili işyerlerinin kentlerin belli bölgelerinde
toplanması kararında gerekçe 'güvenlik ve asayiş' olarak
gösterilmişti. İçkili yerlerin denetim ve güvenliği sağlamakla
görevli polise göre önemli olan denetim. Çalışkan, polisin denetim
görevini de yerine getirdiğini belirtti. Çalışkan, içkili işyeri
açılacağı zaman ilk müracaatın ardından konunun polise geldiğini ,
polisin de toplu ya da ayrı olmasına bakmaksızın denetim açısından
sıkıntı olup olmadığı konusunda bir rapor hazırladığını ifade etti.
Çalışkan, denetim açısından bir sıkıntı olması halinde ya da
açılacak işyerinin kamu düzenini bozacak bir noktada bulunması
halinde bunun belediyeye hazırlanan raporla bildirileceğini
açıkladı. İçki tartışması büyüyor Türkiye, hükümetin içkili
yerlerin bir bölgede toplanması kararını tartışıyor. İçkili bölge
tanımı ilk olarak geçtiğimiz temmuz ayında yürürlüğe giren belediye
yasasıyla gündeme geldi. Yasa, belediyeye eğlence yerlerini kentin
belli yerlerine toplama görevi verdi. Bir ay sonra da, bu
düzenlemenin ne anlama geldiği işyeri açma yönetmeliğiyle daha da
açıldı. Yönetmelikte, "içkili yerlere yaşam alanları dışında ruhsat
verilsin" ifadesi yer aldı. İçkili yerlere yaşam alanları dışında
ruhsat verilmesinin istenmesi ve bunun ne şekilde yapılacağı
konusunda kafalar karıştı. Bu noktada İçişleri Bakanlığı bir
genelge yayımladı. Genelgede de yasa ve yönetmelikte yer aldığı
şekliyle içkili yerlerin yaşam alanları dışında toplanması
gerektiği tekrarlandı. Düzenlemeye göre içkili işyerleri belli
bölgelerde toplanacak, polis de asayişi daha kolay sağlayacak. Bu
bölgelerin nerelerde olacağına ilişkin kararı ise İl Genel Meclisi
ve belediye meclisleri verecek. İçişleri Bakanlığı genelgesinde,
yasa ve yönetmelikten farklı olarak "kazanılmış haklar korunacak"
denildi ve nokta işyeri tarifi olmayacağı vurgulandı. İçişleri'ne
göre bir kentte birden fazla içkili yer bölgesi de olabilir. Ancak
bu genelge de bir netlik sağlayamaya yetmedi. Belediyeler bu
düzenlemenin nasıl uygulanacağını bilmiyor. Çoğu belediye
yetkilisine göre düzenleme suistimale açık görünüyor. Kazanılmış
haklar korunacak dense de 'kentlerin birçok noktasında bulunan
içkili işyerlerinin el değiştirmesi halinde yeni ruhsat verilecek
mi?' sorusu yanıtsız kalıyor. Bu bölgelerin hangi kriterlere göre
belirleneceği konusunda da kararsızlık hakim.