Erdoğan'dan CHP'ye sert eleştiri

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, CHP'nin TBMM Genel Kurulu'nda geçen hafta referandumu gerektirmeyen çoğunluğa ulaşılamadan kabul edilen anayasa değişiklik teklifinin görüşmeleri sırasındaki tutumunu eleştirerek, ''Oy kullanmayacaksanız o zaman niçin Genel Kurul'da oturuyorsunuz, buyurun tribünlere...'' diye konuştu. Erdoğan, partisinin TBMM Grup toplantısında yaptığı konuşmada, AK Parti Hükümeti kurulduktan sonra 2003 yılı bütçesinin çıkartıldığını ve IMF ile dördüncü gözden geçirme çalışmalarının tamamlandığını anlattı. Başbakan Erdoğan, 3 Kasım seçimlerinden sonra enkaz edebiyatı yapmamaya özen gösterdiklerini kaydederek, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Bozulan bir yapıyı yeniden onarmak ve dengeleri yeniden oturtmak kısa sürede kolay değildir. Yıkılan yapıları yeniden onarmak, bozulan dengeleri yeniden kurmak için kimsenin elinde sihirli bir değnek yoktur. Kılı kırk yararak, sürecin her anı her safhasını programlayarak sabırla dikkatle hareket etme zorunluluğu vardır. Hele dünyada ve bölgemizde eski dengeler altüst olurken, eski dengeler çatırdarken çok daha dikkatli, çok daha temkinli olmak durumundayız. Bizlerde bunu yapıyoruz ve buna dikkat ediyoruz.' ''İTİBARLI BİR TÜRKİYE'' Türkiye'nin imkanlarını ülkeyi biran önce esenliği çıkarmak için kullandıklarını belirten Başbakan Erdoğan, ''şunu da açıkça vurgulamak istiyorum: Nasıl kişisel ve kurumsal olarak verdiğimiz taahhütlerin arkasında duruyor ve onları yerlerine getirmeye çalışıyorsak, Türkiye olarak verdiğimiz sözleri ve altına imza attığımız taahhütlerin arkasında olmalıyız. Gereklerini yerine getirmeliyiz. Onurlu ve itibarlı bir Türkiye için bu şarttır. Buna inandık böyle davrandık, böyle davranacağız'' dedi. IMF ve Dünya Bankası'na niyet mektuplarını imzalarken bu gerçekleri göz önünde bulundurduklarını ifade eden Erdoğan, Hükümet'in mevcut ekonomik programı kararlılıkla uygulayacağını ve gereklerini titizlikle yerine getireceğini söyledi. ''YOL GEÇERKEN ANLAŞMA YAPMIYORSUNUZ'' Başbakan Erdoğan, şunları söyledi: ''Burada birşey hatırlatmak istiyorum. Biz bu programı eksisi, artısıyla devraldık. Devlette süreklilik esastır. Türkiye Cumhuriyeti adına bu imzalar atılmıştır. Öyleyse bize düşen de o programa sahip olmaktır. Sokak arasında yol geçerken anlaşma yapmıyorsunuz, devletler arasında anlaşma yapıyorsunuz. Buna uymak durumundasınız. Aksi takdirde dünyada zerre kadar itibarınız kalmaz.'' Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, bu çerçevede hem yapısal reformları gerçekleştirmek hem de buna bağlı olarak kamuda tasarrufu sağlamak amacıyla kamuda reform çalışmalarını başlattıklarını, bu amaçla yasa tasarıları hazırlamakta olduklarını söyledi. Kamuda ve yerel yönetimlerde yeniden yapılanmayı içeren çalışmaların belirli bir düzeye geldiğini de bildiren Erdoğan, bu konuda medyada çıkan haberlerin büyük bir bölümünün gerçeği yansıtmadığını anlattı. Özelleştirme konusunda bu yıl yapılması planlanan operasyonların mutlaka gerçekleştirileceğini bildiren Erdoğan, özel sektörün yatırım yapabilmesi ve üretimin artırılabilmesini için tüm yapısal değişikliklerin gerçekleştirileceğini kaydetti. ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ Başbakan Erdoğan, referandumu gerektirmeyen çoğunluğa ulaşılamadan TBMM Genel Kurulu'ndan geçen anayasa değişikliği konusundaki görüşlerini de açıkladı. Değişiklikle orman vasfını kaybetmiş arazilerle ilgili bir düzenleme öngördüklerini, bu düzenlemenin Meclis'ten geçmesi için AK Parti olarak her türlü gayreti gösterdiklerini, partisine mensup milletvekillerini bu nedenle tebrik ettiğini bildiren Erdoğan, şöyle konuştu: ''Gerek muhalefet ve gerekse Meclis dışındaki bazı çevreler konuyu hedefinden saptırarak, bunu engellemeye çalıştılar. Dileriz ki bu çabalar eski siyaset anlayışının son direnmeleridir. Rakip partiyi geride bırakma adına kimileri milletin ve ülkenin geleceğiyle oynayabiliyor. Siyasi polemiklerle gerçekleri hala vatandaşlarımızdan saklayabileceklerine inanıyorlar. Muhalefet partisi, anayasal bir suç olmasına aldırmadan, yasa koyucunun anayasa değişikliliği gibi konularda gizli oylama koymasının ruhunu ve sebebini göz ardı ederek, adeta baskı uygulayarak milletvekillerini sandıktan uzak tutabilir ama unutmasınlar halkımız nasıl siyaseti eski alışkanlıklardan temizlediyse biz de AK Parti Meclis Grubu olarak bu tür siyasi polemikleri ve İçtüzük oyunlarını geçersiz kılacak, açık şeffaf ve verimli bir çalışma düzeni kurmaya ve sürdürmeye kararlıyız. Demokrasiden vazgeçeceksiniz, milletvekilinin milletin iradesini TBMM'de kullanmasının mücadelesini vereceksiniz, bunun için kabul ret veya çekimser oy kullanacaksınız... Siz orada bulunacak ama ne kabul ne ret diyebileceksiniz, ne de çekimser oy kullanabileceksiniz. O zaman niçin Genel Kurul'da oturuyorsunuz, buyurun tribünlere... Tribünlerde milletin aslı var. Millet seni vekil olarak göndermiş, milletin iradesini sandığa yansıt diye... Bu neyi gösteriyor? Demek ki sulta hala devam ediyor.'' KAYNAK PAKETİ Başbakan Erdoğan, orman vasfını kaybetmiş alanların milletin menfaatine değerlendirilmesinden daha doğal birşey olamayacağını söyledi. Bu çalışmanın ''eşinin kolundaki bileziği satarak ev sahibi olan halka da bir saygı olduğunu'' kaydeden Erdoğan, bu çalışmaların o insanlara gidecek altyapının da başlangıcı olacağını söyledi. Bu sene Türkiye'nin ödeyeceği borç ve faizlerinin toplamının 72.5 milyar dolar olduğunu bildiren Erdoğan, bu borcu AK Parti'nin yapmadığını söyledi. Erdoğan, AK Parti'nin ''bu borç nasıl vergi alınmadan kaynak bulunur'' prensibinden hareket ettiğini, CHP'nin ise ''kaynak paketi önerisi getireceği yerde getirilen kaynakların önüne geçtiğini'' savundu.