Erdoğan'dan CHP'ye din tuzağı
Abone olBaşbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın "dindar gençlik" hedefine muhalefetin tepkisi ne kadar doğru?
Oktay Sağlam
İNTERNETHABER.COM- Başbakan Erdoğan'ın tezine muhalefetin
anti tezle cevap vermesi, tartışmayı çok daha sağlıklı zeminde
yürümesine neden olacaktır. CHP'nin alternatif fikirler üretememesi
var olan muhalefet sorununu bir kez daha ortaya
koyuyor.
Başbakan Erdoğan'ın "dindar gençlik" hedefi büyük yankı buldu. Kamuoyu bu açıklamaları konuşuyor. Yediden yetmişe herkes, Başbakan'ın ne demek istediği üzerine kafa yoruyor. Önce Erdoğan'ın ne dediğine gözatmakta fayda var. Günlerdir konuşulan o beyan, Kılıçdaroğlu'na verilen cevaptı. 1 Şubat'ta partisinin İl Başkanları toplantısında yaptığı konuşmada kendisini ayrımcılıkla suçlayan CHP liderine sesleniyordu:
ERDOĞAN NE DEMİŞTİ?
"Çıkıp benim dünkü konuşmamdan kalkıp Türkiye'yi dindarlar, dinsizler diye ayırdığımı söylüyor. Önce şu kulakların duymaya alışsın... Benim ifademde dindarlar, dinsizler diye bir ifade yok. Dindar bir gençlik yetiştirme var. Bunu yine söylüyorum, bunun arkasındayım. Sayın Kılıçdaroğlu, sen bizden, muhafazakar demokrat parti kimliği sahibi AK Parti'den ateist bir nesil yetiştirmemizi mi bekliyorsun? O belki senin işin olabilir, senin amacın olabilir. Ama bizim böyle bir amacımız yok. Biz muhafazakar ve demokrat, milletinin, vatanının değerlerine, ilkelerine, tarihten gelen ilkelerine sahip çıkan bir nesil yetiştireceğiz. Bunun için çalışıyoruz."
NE DEMEK İSTEDİ?
Her fırsatta 74 milyonun "yaşam tarzına garanti" veren bir Erdoğan'ın, herkesi tek bir kalıba sokmak isteyeceğini düşünmek çok zor. Erdoğan, bu sözleri CHP ile AK Parti'nin farkını ortaya koymak için söylüyor. Başbakan olarak bunları söylemesi tartışılsa da, "kendi kişisel görüşüm" diyerek işin içinden çıkabilr.
AK PARTİ'NİN NİYETİNİN "KÖTÜ" OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORLAR
Ancak muhalefetin tavrı yine çok sertti. Sorunun belki de esas noktası burası. İktidarın her dediğini "yanlış" görmek ve tümden "reddetmek" CHP ve MHP'nin temel politikası haline geldi. AK Parti'nin niyetinin cumhuriyetin köküne kibrit suyu dökmek olduğunu düşünüyorlar.
Ortaya atılan görüşe farklı bir görüş ortaya koyma çabası görülmüyor. Verilen cevaplar tartışılan konularda CHP'yi aslında yerinde saymaya yöneltiyor. Kimilerine göre "tahrik dolu" ve "kışkırtıcı demeçler" sorunu çözmeye yaramıyor aksine derinleştiriyor.
TAYYİBAN NESLİ?
Erdoğan'ın "Biz milletinin, vatanının değerlerine, ilkelerine, tarihten gelen ilkelerine sahip çıkan bir nesil yetiştireceğiz" sözüne verilen cevap "Dindarlık ölçme cihazın varsa çıkar da görelim" oluyor. Ya da MHP'li Vural "Başbakan Tayyiban nesli mi yetiştirmek istiyor? Herhalde bir zamanların Nazi faşist örgütleri, kara gömleklileri gibi böyle bir amaçtan bahsediyor" sözleriyle CHP ile yarışa tutuşmuş durumda.
ANTİ TEZ YERİNE ESKİYE SAHİP
ÇIKMA
Sentezin oluşması için tezin karşısında anti tezin öne sürülmesi gerekir. Muhalefetten beklenen de bu. CHP ve MHP kurmayları eskiye ait tartışılan ve "güncellenmek" istenen eğitim sistemine sahip çıkarak iktidarı eleştiriyor. Hal böyle olunca kısır döngü ve sorunlara karşı çözüm seçenekleri kısıtlı kalmaktan öteye gitmiyor.
19 MAYIS'IN KOPYASI GİBİ
Benzer tartışmalar 19 Mayıs törenlerinde de yaşandı. Muhalefet sözcüleri yine iktidarı "Atatürk'ün değerlerini yıkmak" ve cumhuriyetin temellerini "aşındırmakla" suçladı. Kutlamaların statlardan iptal edilme gerekçeleri sağlıklı bir şekilde irdelenmedi. "Nasıl daha verimli kutlanır?" sorusuna muhalefetten ikna edici öneriler işitilmedi ne yazık ki...
NASIL BİR GENÇLİK İSTENİYOR?
Her parti sağlıklı ve kaliteli bir nesil hedefliyor. Mevcut sistemin kimseyi "memnun" etmediği de ortada. Erdoğan da bunu dile getiriyor aslında. Sıkıntılı durumdan çıkışın arayışından başka bir şey değil. "Tanımı" beğenmeyenler kendi tanımlarını, ortaya koymaları bekleniyor. CHP iktidar olursa nasıl bir gençlik hedefliyor? Projeler ortaya konulduğu takdirde tartışmanın daha sağlıklı yürüyeceği çok açık.