Erdoğan'dan CHP'ye özür çağrısı
Abone olAK Parti'nin grup toplantısında konuşan Başbakan Tayyip Erdoğan, CHP'ye çattı. Erdoğan, "CHP bizden derhal özür dilemeli. Yoksa bu ithamın altında kalamazlar" dedi.
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan,
partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada dış politikadaki
gelişmelere ağırlık verdi. Dış gezileri eleştirenleri 'küçük suda
debelenenler' diye nitelerken Erdoğan CHP'ye de çattı. Erdoğan
şöyle konuştu: "Hafta içinde maalesef ana muhalefet partisinin bir
mensubu Meclis'te çirkin değerlendirme yaptı. Bunun hukuku zemini
şüphesiz tahkim edilecek. Şunu unutmayalım; hiçbir zaman hukuka,
edebe aykırı ifadeleri iktidar için kullanmaya kimsenin gücü, aklı
ve fiili yetemez. CHP derhal özür dilemeli." ALTINDAN KALKAMAZLAR
"Ülkemizi satmak gibi bir ithamın altında kalmamız mümkün değildir"
diye konuşan Erdoğan, "CHP'nin bunu değerlendirmesi gerekekir. Bu
edebe adaba sığmaz, CHP'nin AK Parti'den özür dilemesi gerekir."
dedi. Erdoğan'ın yaptığı grup konuşmasından ana başlıklar şöyle:
RESMİN BÜTÜNÜNÜ GÖREMEYENLER Çeşitli mahfillerde resmin bütününü
göremeyenler daha ziyade komploya varan edğerlendirmelerde
bulunuyorlar. Oysa resmin bütünü bize daha fazlasını anlatmaktadır.
Türkiye coğrafyasına uygun politikalarla emin adımlarla
ilerlemektedir. Türkiye uluslararası politikada itibarlı bir aktör
olma vasfını sürdürmektedir. Türkiye bölgesel ve dünya barışına
katkı yapan ülke kimliğiyle tarihsel misyonuna sahip çıkmaktadır.
AK Parti hükümetinin ülkemize kazandırdığı istikrarlı gelişme
çizgisi, Türkiye'nin dış politikadaki hareket kabiliyetini
arttırmış, saygın ve elverişli bir zemin hazırlamıştır. Ekonomik
alanda yaşanan gelişmeler sadece iç politikada değil dış politikada
kendini göstermiştir. Bu küçük suda debelenmek isteyenler işlerine
varsın devam etsin. Biz çıtayı en yüksekte tutarak, ülkemize sonuna
kadar güvenerek, ertelenmiş meselelerimizi tarih ve medeniyet
perspektifinden çözme kararlılığındayız. BU SİNERJİ MİLLETİN İsrail
ve Filistin'e yaptığımız son ziyaret, bölgesel barışı sağlamada,
uluslararası camiadaki barış ivmesini yükseltmiştir. Bu ziyaret
yazılı ve görsel medyada 'duymaz uydurur' kabilinden birçok
kurusıkı değerlendirmeler yapıldı. Bunlar çok çirkin ve ayıp
yaklaşımlar. Hükümetin ürettiği sinerjiyi hazmedemeyen tipler
bilsinler ki, bu sinerji salt hükümetin değil Türk milletinin
sinerjisidir. Bu medeniyetin bize yüklediği bir görevle
yapılmaktadır. Medeniyetten aldığımız ilham ve heyecanla
yapılmaktadır. Bunu kalkıp ilgi ve alakasız yerlere çekme çok
çirkin. Bu süreç yılbaşında sayın Dışişleri Bakanımızı İsrail ve
Filistin'e göndermekle başlamıştır. Bunu hafife alanlar, adeta bunu
randevu planlamaları için atılmış adım diye göstermek isteyenler,
bu ülkede marjinal kalmaya mahkumdurlar. Bu zihniyetler bu ülkede
prim yapmayacaktır. Bu millet gerçekleri çok yakından takip
etmektedir. BİRİLERİ İSTEDİĞİ İÇİN DEĞİL Daha önce Sayın Gül'le
başlattığımız bu sürecin gereği olarak İsrail ve Filistin'e bu
ziyaret yapılmıştır. Bazıları hala bu ziyaretimizi 'kısa vadeli ve
taktik amaçlı' olarak değerlendirmektedir. Bu ziyaret birilerinin
veya başkalarının istediği için değil; tarihi, milli, insani ve
bölgesel mecburiyetlerin gereği olarak yapılmıştır. Arafat sonrası
bölgede çıkan bir inisiyatifi almak için bölgeye gittik. Bu ziyaret
aynı zamanda dış politikadaki perspektfimizin de bariz bir
göstergesidir. Artık dış politikamız kriz değil vizyon odaklı
olmuştur. Filistin açık hava hastanesinden kurtulmalıdır. Filistin
açısınhdan atılması gereken birçok adım var. Filistin bu halde
bırakılmamalı. Bizler netice almayacağız da kim alacak? Eğer biz bu
adımları atmazsak tarihi ve insani sorumluluktan kurtulamayız.
TÜRKİYE KÜRESEL AKTÖR AB, ABD, Çin, Rusya ve Japonya ziyaretlerimiz
küresel ilişkilerde yapıcı bir neticedir. Türkiye ezberi bozan
politikalar izlemektedir. Türkiye Kıbrıs'ta, Ermenistan'da,
Ortadoğu'da önemli bir mesafe katetmiştir. Duygusallıkla bu
ifadeler kullanılacak olursa kendileri çok büyük itham altında
kalırlar. CHP böyle bir yetkiyi kendisinde bulamaz.