Erdoğan'dan CHP ve MHP'ye uyarı!
Abone olBaşbakan Erdoğan, CHP'nin Meclis'i toplama çabasının kendilerine oynanmış büyük bir oyun olarak niteledi.
Başbakan Erdoğan, Esad rejiminin sonunun geldiğini
söyleyerek terörle mücadele konusunda Türkiye'nin kararlı olduğunu,
asla geri adım atmayacağını söyledi.
CHP'nin terör konusunda Meclis'i toplama girişimini de büyük bir oyun olarak nitelendiren Erdoğan, AK Parti'nin bu oyuna gelmeyeceğini söyleyerek, MHP'yi de CHP'ye çanak tutmaması konusunda uyardı.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan AK Parti'nin Ankara'daki iftar yemeğinde konuştu. Terör örgütünün Ramazan ayında yaptığı son saldırılarla hiçbir kutsalı tanımadığını, manevi değerlere saygı göstermediğini söyleyen Erdoğan, örgütün kazanamayacağını bile bile teröristleri intihara gönderdiğini ifade etti.
CHP'nin terör konusunda Meclis'i toplama girişimini de büyük bir oyun olarak nitelendiren Erdoğan, AK Parti'nin bu oyuna gelmeyeceğini söyleyerek, MHP'yi de CHP'ye çanak tutmaması konusunda uyardı.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan AK Parti'nin Ankara'daki iftar yemeğinde konuştu. Terör örgütünün Ramazan ayında yaptığı son saldırılarla hiçbir kutsalı tanımadığını, manevi değerlere saygı göstermediğini söyleyen Erdoğan, örgütün kazanamayacağını bile bile teröristleri intihara gönderdiğini ifade etti.
Bölgede yürütülen operasyonlarda şu ana kadar Şemdinli'de 115
teröristin etkisiz hale getirildiğini anlatan Erdoğan, telsiz
konuşmalarında Kandil'in yaralı teröristlerin infaz edilmesini
istediğini hatırlatarak, "insanlıktan nasibini almamış bu
insanlar vicdanlarını yitirmişlerdir" diye konuştu.
CHP'nin Meclis'i terör konusunda toplama girişimini de oyun olarak
değerlendiren Erdoğan, AK Parti'nin bu oyuna gelmeyeceğini
söyleyerek, MHP'nin de CHP'ye canak tutmamasını istedi.
ERDOĞAN MEDYAYI UYARDI
ERDOĞAN MEDYAYI UYARDI
Türkiye'nin terörle mücadele konusunda asla ve asla geri adım atmayağını söyleyen Erdoğan konuşmasında medyayı da uyararak, bölücü örgütün propagandasının yapılmamasını istedi. Bu konuda yazılan her cümlenin örgüt için propaganda anlamı taşıdığını belirten Erdoğan şöyle konuştu:
"Yaklaşık 30 yıldır sadece kalleşçe saldırılar yapmakla sadece
askerimizi, polisimizi, güvenlik ve istihbarat birimlerimizi hedef
almakla kalmıyorlar. Onunla birlikte masum canlarla,
kardeşliğimizi, birlik ve beraberliğimizi ve toplumsal barışı da
hedef alıyorlar.
Onlar asla ve asla Kürt kardeşlerimizin temsilcisi
değildirler. Terörün aramıza nifak sokmasına izin
vermeyeceğiz"
''ESAD İÇİN ÇIKIŞ YOLU KALMADI''
Konuşmasında Suriye'deki olaylara da değinen Erdoğan,
Esad rejiminin hiçbir çıkış yolunun kalmadığını
söyledi. Esad'ın atadığı başbakanı bile ülkeyi terk edip
Ürdün'e sığındığını hatırlatan Erdoğan, "Artık sona yaklaşıyor.
Esad ve arkadaşlarının önünde, halkın isteklerini kabul etmekten
başka bir yol kalmadı. Komşu ülkeleri tehdit etmek Esad ve
yönetimine bir şey kazandırmaz." diye konuştu.
''İRAN'IN AÇIKLAMALARI DÜŞÜNDÜRÜCÜ''
İftar yemeğinde İran Genelkurmay başkanının devrim
muhafızlarına ait bir siteden Suriye'deki bu kanlı gelişmelerin
sorumlusunun Türkiye, Suudi Arabistan ve Katar olduğunu söylemesi
düşündürücü ve üzüntü verici olduğunu belirten Erdoğan, Türkiye'nin
nükleer dahil birçok konuda İran'ın her zaman yanında olduğunu
söyledi.
KILIÇDAROĞLU SENİN ÇAPIN NE?
Davutoğlu'na çapsız diyen Kılıçdaroğlu Erdoğan'ın hedefindeydi. ''Ben burada Anamuhalefet partisi Genel Başkanı'nın kullandığı üslubu elbette kullanacak değilim'' diyen Erdoğan, şunları söyledi:
''Kendi ülkesine, kendi ülkesinin Dışişleri Bakanı'na, kendi ülkesinin dış politikasına karşı bu kadar seviyesiz, bu kadar edep dışı, adap dışı bir dil kullanan CHP Genel Başkanı'nı ben milletimin takdirine havale ediyorum. Çıkmış CHP Genel Başkanı, 'Cumhuriyet tarihinde ben bu kadar çapsız Dışişleri Bakanı görmedim' diyor. Sayın Kılıçdaroğlu, sen hiç aynaya baktın mı? Yahu senin gramın ne, senin çapın ne? Şunun ölçüsünü bir ver de görelim. Daha dur bakalım, dün bir bugün iki. Yanına topladığın, o yandaşlarınla veya bir kısım yandaş medyayla bir yere varacağını mı zannediyorsun? İşte bir kasetin getirdiği sen genel başkansın, bir CD çıkmamış olsaydı şimdi meydanda yoktun. O CD ile önce genel başkanının yanına gidiyorsun, gazeteciler soruyor, 'Ben genel başkan adayı değilim' diyorsun, 24 saat geçmeden, ertesi gün genel başkan adaylığını açıklıyorsun. Akşam başka, sabah başkasın. Senin ağzından çıkan doğru bir ifade var mı? Suriye konusunda da Türkiye'nin dış politikasını eleştirmiyor, yalan yanlış ifadelerle acaba ne yaparım, buna sığınıyor. Hiçbir birikimi yok, bırakın diplomasinin dilini, daha nezaketin, zarafetin diline bile hakim değil. Terör meselesinde BDP'nin kuyruğuna takılan, BDP'nin nifak diline teslim olan CHP, Suriye konusunda da Baas rejiminin kuyruğuna takılıyor, Baas rejiminin dilini kullanıyor. Biz CHP'nin de ona malzeme taşıyan çevrelerin de bu oyunlarına kulak asmayacağız. Suriye'de barışı, istikrarı, toprak bütünlüğünü en güçlü şekilde savunmaya devam edeceğiz.''
KILIÇDAROĞLU SENİN ÇAPIN NE?
Davutoğlu'na çapsız diyen Kılıçdaroğlu Erdoğan'ın hedefindeydi. ''Ben burada Anamuhalefet partisi Genel Başkanı'nın kullandığı üslubu elbette kullanacak değilim'' diyen Erdoğan, şunları söyledi:
''Kendi ülkesine, kendi ülkesinin Dışişleri Bakanı'na, kendi ülkesinin dış politikasına karşı bu kadar seviyesiz, bu kadar edep dışı, adap dışı bir dil kullanan CHP Genel Başkanı'nı ben milletimin takdirine havale ediyorum. Çıkmış CHP Genel Başkanı, 'Cumhuriyet tarihinde ben bu kadar çapsız Dışişleri Bakanı görmedim' diyor. Sayın Kılıçdaroğlu, sen hiç aynaya baktın mı? Yahu senin gramın ne, senin çapın ne? Şunun ölçüsünü bir ver de görelim. Daha dur bakalım, dün bir bugün iki. Yanına topladığın, o yandaşlarınla veya bir kısım yandaş medyayla bir yere varacağını mı zannediyorsun? İşte bir kasetin getirdiği sen genel başkansın, bir CD çıkmamış olsaydı şimdi meydanda yoktun. O CD ile önce genel başkanının yanına gidiyorsun, gazeteciler soruyor, 'Ben genel başkan adayı değilim' diyorsun, 24 saat geçmeden, ertesi gün genel başkan adaylığını açıklıyorsun. Akşam başka, sabah başkasın. Senin ağzından çıkan doğru bir ifade var mı? Suriye konusunda da Türkiye'nin dış politikasını eleştirmiyor, yalan yanlış ifadelerle acaba ne yaparım, buna sığınıyor. Hiçbir birikimi yok, bırakın diplomasinin dilini, daha nezaketin, zarafetin diline bile hakim değil. Terör meselesinde BDP'nin kuyruğuna takılan, BDP'nin nifak diline teslim olan CHP, Suriye konusunda da Baas rejiminin kuyruğuna takılıyor, Baas rejiminin dilini kullanıyor. Biz CHP'nin de ona malzeme taşıyan çevrelerin de bu oyunlarına kulak asmayacağız. Suriye'de barışı, istikrarı, toprak bütünlüğünü en güçlü şekilde savunmaya devam edeceğiz.''