Erdoğan'dan cemaate bomba mesaj
Abone olBaşbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisinin grup toplantısında konuştu.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisinin grup toplantısında gündeme bomba gibi düşecek bir konuşma yaptı.
İsim vermeden Gülen cemaatine seslenen Erdoğan, "Kimse kendini Meclis'in, Milli İrade'nin üstünde sanmasın" mesajı gönderdi.
CEMAAT MEDYASINA SERT GÖNDERME
Erdoğan konuşmasının bir bölümünde cemaate yakınlığıyla bilinen yayın organlarını da sert dille eleştirdi:
"Bugün de sermayesini manşetlerini kurşun gibi Meclis’in üzerine çevirenlere rağmen Meclis’in ve siyasetin saygınlığından taviz vermeyeceğiz."
BİR UYARI DA VEKİLLERE
Erdoğan, AK Parti'li vekilleri 'milli irade' hatırlatmasında bulunan Erdoğan, net bir dille yol arkadaşlarını uyardı:
"Milletten başka sandıktan başka karar mercileri aramak kendini inkardır."
ERDOĞAN'IN KONUŞMASINI CANLI YAYINLA İZLEMEK İÇİN TIKLAYIN
11 YILDA ÇOK YOĞUN MÜCADELE VERDİK
Erdoğan'ın konuşmasının satırbaşlarını paylaşıyoruz..
...11 yıl boyunca daha ilk günden bugüne kadar milli iradenin güç kazanması için, sadece güç kazanması değil, milli iradenin tam anlamıyla hakim olması için en yoğun mücadeleyi verdik.
Çok büyük projeler inşa edebilirsiniz, okullar hastaneler yollar kurabilirsiniz. Ekonomiyi büyütebilirsiniz. Ancak bundan daha önemli olan, bu inşa ve imar sürecini devamlı kılmak yani sarsılmaz bir istikrarı ülkenize kazandırmaktır.
Biz hepimiz faniyiz, ancak bu ülke insanlık var oldukça var olacak. Eğer biz göçtüğümüzde arkamızdaki eserlerde göçüp gidiyorsa bu sağlam bir zemin inşa edilmemiş demektir. İşte biz bir yandan Türkiye’ye büyük eserler bırakırken, bir yandan da kalıcı olması için sağlam bir zeminde inşa etmenin mücadelesini verdik.
CHP'YE TEK PARTİ DÖNEMİ ELEŞTİRİSİ
Şunu artık herkesin bilmesi gerekiyor:
Bu millet gayri mümeyyiz değildir. Yani millet kendi kararını kendisi vermekten aciz değildir.
Hatırlayın. Bu ülkede bir dönem tek parti yani CHP hiçbir eleştiriyi, hiçbir öneriyi tavsiyeyi dikkate almadan, hiçbir itiraza kulak vermeden ülke yönetmiştir. Millete siz bilmezsiniz, anlamazsınız denilmiştir. Millete devlet yönetmek önemli iştir diyerek karar hakkı tanınmamıştır.
MİLLETE BİDON KAFA DEDİLER
Hala halkına bidon kafalı diyen bunlardır. Milletin de bir sözü olduğu kabul edilmemiştir.
1950 – 60 arasındaki çok partili demokratik dönem 27 Mayıs müdahalesiyle rafa kaldırılırken yine millete aynı hakaret yapılmıştır. 12 Eylül 1980’de, 28 Şubat 1997’de aynı şekilde millet tahkir edilmiş, milletin bizati kendisi yok sayılmıştır. Milleti yok sayan tek parti dönemi, müdahale dönemi değildir. Çok partili dönemlerde, kimi çeteler, karanlık odaklar, zümre ve gruplar, bazı sermaye çevreleri millete aynı tahkir edici nazarla bakmış, milletin tercihini yok saymıştır. Bunlar hükümetler kurmuşlardır, istedikleri zaman değiştirmişlerdir.
GAZİ'NİN TELGRAFIYLA MESAJ
Gazi Mustafa Kemal’in 22 Nisan 1920’de çektiği telgrafını ben çok sık hatırlıyorum.
Bu telgraf önemlidir. TBMM’nin ne olduğunu, neden açıldığını en kısa açıklayan ifadeye sahiptir.
“23 Nisan 1920’den itibaren bütün sivil ve askeri makamların, bütün milletin başvuracağı merci Büyük Millet Meclisi olacaktır.”
Millet adına orada bulunan karar veren vekillerin Türkiye’nin istikametini çizeceği söyleniyor. İşte bu salon biliyorsunuz Türkiye ikili, burası da senatoydu. Biz şu anda senato salonunda AK Parti grubu olarak faaliyetimizi sürdürüyoruz.
KARAR VERECEK OLAN MECLİS'TİR
Nihayetinde karar verecek olan TBMM’dir. Milletin seçtiği vekillerdir. Meclis’i de hükümetleri de teşkil eden millettir. Millet beğendiğini orada tutar, beğenmediğini de alaşağı eder.
Üzerinde durmak istediğim husus şudur:
Milli irade sandığa demokrasiye en çok sahip çıkması gereken bizzat TBMM’dir. Meclis içindeki hiçbir vekil her bir siyasi parti, saygınlığını en üst düzeyde korumalı. Milli iradeye sahip çıkmalıdır.
BAŞKALARINDAN MEDET UMANLAR KENDİNİ İNKAR EDER
Eğer bir vekil yada siyasi parti, yetkinin kendisinde değil meclis dışındaki güçlerde olduğuna inanıyorsa, medet umuyorsa, o vekil ve siyasi parti en başta kendisini inkar etmiş olur. Milletten başka sandıktan başka karar mercileri aramak en büyük haksızlık olacaktır.
MEDYA MECLİS'İN YERİNE GEÇEMEZ
Medya meclisin yerine geçemez, baskı grupları meclisin yerine geçemez, sermaye meclisin yerine geçemez, çeteler mafyatik örgütler kendilerini meclisin yerine koyamaz, üzerinde göremez. Millet adına karar veremez. Geçmişte Türkiye’de milli irade, Meclis’in saygınlığını defalarca sarsmıştır. Ama biz buna asla müsaade etmedik. Kurtuluş savaşı günlerde Polatlı’dan top sesleri gelirken, Meclis vazifesini yerine getirmişti.
MANŞETLERİNİ KURŞUN GİBİ MECLİS'İN ÜZERİNE ÇEVİRENLER...
Bugün de sermayesini manşetlerini kurşun gibi Meclis’in üzerine çevirenlere rağmen Meclis’in ve siyasetin saygınlığından taviz vermeyeceğiz.
Ne elin silahlı terör örgütler, ne çeteler, ne manşetler, ne sermaye çevreleri Meclis’in çözüm iradesini gasp edemezler. Biz milletin emanetini omuzlarımızda taşıyoruz. Kirli komplolardan, terörist saldırılarından, yurt içi yurt dışında yazılan senaryolarından medet umanlar milletin emanetine ihanet eder. Her meselenin çözüm yeri TBMM’dir.
TARİHİ REFORMLAR YAPTIK
2002 yılından itibaren temel kanunlarda demokratikleşme yönünde iyileştirmeler yaptık. OHAL’i kaldırdık. 2003’te işkenceye sıfır tolerans getirdik. 2004’te DGM’leri kaldırdık. Ölüm cezasını tamamen ayıkladık. 2005 yılında Türk Ceza Kanunu, Kabahatler Kanunu gibi kanunlar yenilendi. 2007’de cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesini getirdik. Uygulama imkanı kalmamış kanunları kaldırdık. 2008’de yeni vakıflar kanunu çıkardık, 301. Maddeyi yeniden düzenledik. 2009’da farklı dil ve lehçelerde yayının önünün açtık.
2010’da EMASYA protokolünü kaldırdık. Halk oyuyla anayasanın 26 maddesini değiştirdik. Böylece YAŞ kararlarına yargı yolu açtık. 12 Eylül darbecilerine yargı yolu açtık.2012 yılında liselerde yapılan bazı uygulamaları yeniden düzenledik. İnsan hakları kurumunu kurduk. 2013’te TSK iç hizmet kanunu 35. Maddeyi değiştirdik.
Son açıkladığımız demokratikleşme paketiyle kılık kıyafet yönetmeliğini değiştirdik. Şimdi bu idari kısımlar hallettikten sonra, diğer maddelerin de inşallah adımını atıyoruz. Bunlar sadece örnek. Bunların her biri tarihi reformlardır.
TEHDİT EDİLDİK, CİNAYETLER İŞLENDİ
Bunlar kolay olmadı. Partimiz kapatılmak istendi. Tehdit edildik, cinayetler işlendi. Faturası bize çıkarılması istendi. Çok kirli tuzaklar kuruldu. Dikkat edin siyaset kurumunun topyekûn itibar kazanmasına da vesile olduk. Biz milletimize inanıyoruz. Allah korusun milleti küçümseyenlerden hor görenlerden değiliz. Tam tersine millet ne derse o doğrudur. Millet doğruyla yanlışı birbirinden ayıracak akla sahiptir. Millet bize oy verse de vermese de doğru karar vermiştir. Bize oy vermeyenleri makarnacı kömürcü bidon kafalı diye sıfatlarla tahkir edenlerden olmadık, olmayacağız.
Milli irade istikrar içinde güven içinde Türkiye’yi büyütmeye devam edecektir. Bize sahip çıkan, bize dualarıyla her an heyecanlı tutan aziz milletimize bir kez daha şükranlarımız ifade ediyorum.