Erdoğan'dan misilleme tehdidi
Abone olBaşbakan Erdoğan Macaristan'da sert bir çıkış yaptı. Ermeni soykırımı iddialarını meclis gündemine getiren ülkere karşı Erdoğan misilleme tehdidinde bulundu.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Terör örgütü elebaşı Öcalan'la
ilgili kararı verecek olan Türk yargısıdır. Hükümet ile bunun
alakası yoktur'' dedi.
Erdoğan, bu konuda yargının kararının bekleneceğini belirterek, bu
kararı beklemekten başka Türkiye'nin bir ''tasarrufunun''
olmayacağını söyledi.
Başbakan Erdoğan, Macaristan Parlamento Binası'nda Başbakan Ferenc
Gyurcsany ile görüştü. Parlamentodaki Başbakanlık makamında
yaklaşık yarım saat süren görüşmenin ardından heyetler arası
görüşmelere
geçildi.
İki lider, daha sonra ortak basın toplantısı yaptılar.
Başbakan Erdoğan, yaptığı konuşmada Macaristan Başbakanı ile siyasi
ekonomik, kültürel ve ticari konuları ele aldıkların söyledi.
Macaristan ile Türkiye arasında tarihten kaynaklanan ortak kültürel
bağlar olduğunu kaydeden Erdoğan, Türk-Macar dostluğunun çok
eskilere
dayandığını bildirdi.
Macaristan'ın Türkiye'ye AB yolunda destek verdiğini hatırlatan
Başbakan Erdoğan, bu destekten ötürü Başbakan Ferenc Gyurcsany'e
teşekkür etti.
İki ülke arasındaki ticaret hacminin 2004 yılı sonu itibariyle
yüzde 30 arttığını belirten Erdoğan, bu rakamın daha da artırılması
konusunda siyasi iradenin mevcut olduğunu ifade etti.
Turizm konusunda Macaristan ile Schengen vizesiyle ilgili sıkıntı
olduğunu ve bu sıkıntının giderilmesi için çalışmalar yapılacağını
anlatan Erdoğan, Türkiye ile Macaristan arasında herhangi bir
siyasi sorunun olmamasının Türkiye açısından bir kazanç olduğunu
vurguladı.
-MACARİSTAN BAŞBAKANI'NIN RİCASI-
Erdoğan, Macaristan Başbakanı Gyurcsany'nin kendisinden isteği olan
Mehmet Tüysüz adlı Türk vatandaşının Macar eşinden olan çocuğunun
''Türkiye'ye kaçırılmasıyla'' ilgili olarak da ''Bu konuyu döner
dönmez takip edeceğiz. İçişleri Bakanı'na gerekli talimatı
hemen
verdim. Emniyet teşkilatımız gerekeni yapacaktır'' dedi.
İki ülke arasında kara ve deniz taşımacılığı konusunda sıkıntılar
olduğunu kaydeden Erdoğan, iki ülkenin Ulaştırma Bakanlarının bir
araya gelerek sorunun giderilmesi için çalışılacağını da dile
getirdi.
-''TÜRKİYE'NİN TASARRUFU OLMAYACAK''-
Başbakan Erdoğan, daha sonra gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Bir gazetecinin terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan ile ilgili
AİHM'in verdiği kararla ilgili sorusu üzerine, ''AİHM'in usul
açısından vermiş olduğu bu karar, Bakanlar Komitesi'nde görüşülecek
ve Bakanlar Komitesi'nin görüşmesi ne kadar sürecek bu
bilinmiyor.
Görüşmeden sonra Türk yargısı gereken kararı verecektir. Türkiye
bir hukuk devletidir. Bundan hiç şüphemiz yoktur. Yargının kararı
beklenecektir. Bu kararı beklemekten başka Türkiye'nin bir
tasarrufu
olmayacaktır'' dedi.
Erdoğan, ''AB Anayasası ile ilgili Fransa'da yapılacak referandum
olumsuz sonuçlanırsa, bu Türkiye'nin durumunu etkileyebilir mi?''
sorusuna, şu yanıtı verdi:
''Bu AB anayasasının oylamasıdır Türkiye'nin oylanması değildir.
Dolayısıyla burada herhangi bir endişemiz söz konusu değildir.
Buradaki sorun Sayın Chirac başta olmak üzere Fransız hükümetinin
bu konuyu Fransa halkına anlatmaları olacaktır. Anlatacaklar ve AB
Anayasası da temennimiz odur ki, Fransız halkı tarafından kabul
edilecektir. Şu andaki gelişmelere bakılırsa Fransa'da halkın AB
Anayasası'na tavrı olumlu anlamda gelişmektedir. Türkiye olarak
endişe taşımıyoruz. Böyle bir endişemiz yok. Dersimize iyi
çalışıyoruz. 3
Ekim'de müzakereler başlayacaktır. Bunun önünde de herhangi bir
engel yoktur.''
-''BEN DE KALKIP...''-
Erdoğan, Macar bir gazetecinin, ''Acaba Ermeni soykırımı ile ilgili
olan bazı görüşler ve dile getirilen suçlamalar, Türkiye'nin AB'ye
girmesini etkileyebilir mi?'' sorusuna şu karşılığı verdi:
''Sözde Ermeni soykırımı konusu Kopenhag siyasi kriterleri
içinde yer almıyor. AB ve 3 Ekim konusunda bizim için böyle bir ön
koşul söz konusu değildir. Sözde Ermeni soykırımı konusunda iktidar
ve muhalefet
olarak almış olduğumuz bir karar var. Biz diyoruz ki, tüm devlet
arşivlerini açtık; Ermenistan da varsa elindeki arşivleri meydana
çıkarsın. 3. ülkelerde varsa onlar da meydana çıkarsın. Bu iş,
tarihçilerin, hukukçuların işidir. Onlar çalışsınlar.
Hazırlıklarını karşılıklı olarak yapsınlar. Önümüze getirsinler,
ondan sonra biz siyasiler olarak oturalım konuşalım, eğer
tarihimizle hesaplaşmak gerekirse, veririz. Fakat, ilgili ilgisiz
bazı ülkelerin
meclislerine bu konuyu getirmek suretiyle oylama yapmak hangi
uluslararası diplomasi ile uyuşabilir, ben bunu anlamakta zorluk
çekiyorum.
Bu konu Macaristan'a da getirilmek istendi. Sayın Başbakan'ın
olumlu yaklaşımı ile bu konu burada ele alınmadı. Temennimiz odur
ki uluslararası platformda diğer ülkeler de buna olumlu
yaklaşsınlar. Ben
de kalkıp şimdi farklı bir ülkede tarihinde olmuş bir soykırımı
gündeme getirebilirim, meclisimizden de bunu çıkarırız. Çünkü
çoğunluğumuz da var. Kaldı ki, muhalefet de aynı şeyleri düşünüyor.
Hele hele bu 15 tane ulusal meclisten bu tür kararı geçirmiş
olan
ülkeleri masaya yatırırız.
Bunların içinde bu tür soykırım yapmış ülkeler hangileri ise aynı
şekilde alırız, kendi meclisimizden geçirmek suretiyle böyle bir
adımıatarız. Bu gücümüz de var. Ama sözde Ermeni soykırımı
konusunda Türkiye'ye karşı kurulmak istenen tuzak, çok çirkin bir
tuzaktır.
Böyle bir tuzağa da Türkiye düşmeyecektir.''
Erdoğan, terör örgütü elebaşının yeniden yargılanıp
yargılanmayacağının sorulması üzerine, ''Bakanlar Komitesi
değerlendirme yapacak. Bu değerlendirmeden sonra buna Türk yargısı
bakacak. Kararı verecek olan Türk yargısıdır. Hükümet ile bunun
alakası yoktur. Yargının vereceği karar da nihai karardır'
dedi.
Öte yandan, heyetler arası görüşmelerin ardından Çevre ve Orman
Bakanı Osman Pepe ve Macaristan Çevre Bakanı Mikloş Persany
tarafındanTürkiye-Macaristan Ekonomik İşbirliği Anlaşması
imzalandı.