Erdoğan'dan adalette sürat çağrısı
Abone olBaşbakan Erdoğan, yıllar süren davalarla sonuç elde etmenin mümkün olmadığını, adalete hız kazandırmak gerektiğini söyledi.
Erdoğan, Adana Adliye Sarayı'nın açılışındaki konuşmasında,
dünyanın her yerinde güçlülerin güçsüzler üzerinde üstünlük kurmaya
çalıştığını, bunun önlenmesinde adaletin ve özellikle de hukukun
büyük önemi bulunduğunu bildirdi. Hukuku oluşturma yolunda yargı
mensuplarına önemli görev ve sorumluluklar düştüğünü ifade eden
Erdoğan, şöyle devam etti: ''Güç hukuku değil, hukuk gücü
oluşturmalıdır. Bu nedenle hukuk ve kanunu birbirinden ayırmalıyız.
Hukuk, kanuna göre oluşturulmaya çalışılırsa hukuk olmaz, zulüm
olur. Bu ülkede bu yolda, hukuku oluşturma yolunda, yargı
mensuplarına önemli görevler düşüyor. Yolsuzlukla mücadelede büyük
sorumluluklar düşüyor, biz ne gerekiyorsa yapalım, onların önünü
açmak için mücadele yolunda istediklerini verelim.'' Erdoğan,
bundan böyle Türkiye'de yıllarca süren mahkemelerin olmayacağını,
kararların hızlı verileceğini belirterek, şöyle konuştu: ''Adalet
hız kazanacak. Çünkü, yıllar süren davalar varsa netice almak
mümkün değildir. Bu dönem bunları hızlandırma dönemi olacaktır.
Yargıtay ve Danıştay mensuplarından tüm yargı üyelerimize kadar
neler yapılması gerekiyorsa bu konudaki düşüncelerini, tezlerini
bizlere ulaştırsınlar. Biz bu adımı atmaya hazırız.'' ''HER ŞEY
PARA DEĞİL'' Erdoğan, bir adliye sarayının inşaatının 7-8 yıl
sürmesi ile sıçrama yapılamayacağını vurgulayarak, şöyle konuştu:
''Bu binaların süratli yapılması lazım. Bunun için kaynak gerekir
deniliyordu. Bu ülkede kaynakların israfının önlenmesi için
yapılacak çok iş var. Her şey para değil, yönetim kabiliyeti de çok
önemli. Bunu ortaya koyduğunuzda birçok şeyi halledebiliyorsunuz.''
Erdoğan, devlet-millet kaynaşmasının da gerçekleştirdiğini, gittiği
her yerde buna tanık olduğunu vurguladı. Dinsel ve ırka dayalı
milliyetçilikle dini istismara müsaade edilmemesi gerektiğini ifade
eden Erdoğan, ''Bizim ortak paydamız Türkiye Cumhuriyeti
vatandaşlığıdır. Asla bölgesel, dine ve ırka dayalı milliyetçilik
yapmamalıyız. Türkiye'nin Batı'sına ne hizmet gidiyorsa her yerine
o hizmet gitmeli'' dedi. AB SÜRECİNDE ŞAŞIRTICI HIZ Avrupa Birliği
konusuna da değinen Erdoğan, Türkiye'deki değişime AB'ye üye
ülkelerin de tanık olduğunu ve şaşırdıklarını ifade ederek,
konuşmasını şöyle sürdürdü: ''Türkiye, artık Avrupa Birliği
yolundadır. AB yolunda Kopenhang siyasi kriterleri ile ilgili
atılan adımları görüyorsunuz. 6. reform paketi bitti, ulusal
program hazırlanıyor. Önümüzdeki hafta Meclis'ten geçecek, ardından
7. reform paketi gelecek. Gösterdiğimiz hıza şaşırıyorlar. AB
ülkeleri çok şaşkın. Selanik'te (bizi şaşırttınız) dediler.''
Erdoğan, başarıda önemli iki kavramın bulunduğunu, bunlardan
birinin uyum, diğerinin uygulama olduğunu bildirdi. Erdoğan, uyumda
ve uygulamada yargı mensuplarından da yardım istediklerini
kaydetti. DÜŞÜNCE, İNANÇ VE TEŞEBBÜS HÜRRİYETİ Erdoğan, bir ülkede
düşünce özgürlüğünün asla tahribe uğramaması ve gerektiği şekilde
uygulanması gerektiğini, ancak hiçbir özgürlüğün de sınırsız
olamayacağını kaydetti. Bir kişinin özgürlüğünün bir başkasının
sınırına kadar olacağına dikkati çeken Erdoğan, ''Sınırsız hürriyet
de olmaz. Bir başkası benim hürriyet alanıma giremez, bunları da
iyi tespit etmemiz lazım'' dedi. Erdoğan, Türkiye'de düşünce ve
örgütlenmeden korkulmaması gerektiğini ifade ederek, konuşmasını
şöyle sürdürdü: ''Düşüncenize güveniyorsanız düşünce hürriyetinden
korkmazsınız. İnanç hürriyetinden de korkmayacaksınız, bırakın
inanan herkes inandığı gibi yaşasın. Ama, ne yazık ki inancına
güvenmeyenler inanç hürriyetinden korkuyor. Korkmayın rahat olun,
onun için biz rahatız. Ülkemizde inanç hürriyeti de ulaşması
gereken noktaya ulaşacaktır.'' Erdoğan, bir ülkede teşebbüs
hürriyetinin de olması gerektiğini belirterek, ''Gelin bir yerde
sıkıntınız mı var, bürokrasi önünüzü mü tıkıyor. Gelin bize, biz
sizin hizmetkarınız. Biz o takozu ortadan kaldıralım, korkmayın''
dedi. E-ADALET SİSTEMİ Adalet Bakanı Cemil Çiçek de 2004 yılı
ortalarına kadar adalet hizmetinde gereken atakların yapılacağını,
''e-adalet'' sistemine geçileceğini belirterek, ''Türk siyaseti,
adli hizmetlere biraz iğreti bakar. Çünkü, bu hizmetler seçim
kazandırmaz. Bize göre, bunlar seçim kazandırmaz ama milleti
kazandırır'' dedi. Çiçek, yeni yüzyılın siyaset anlayışında adalet
hizmetine gereken önemin verilmesinin zorunlu olduğuna işaret
ederek, şöyle devam etti: ''Adalet hizmetinin iyi işlediği
ülkelerde, 3 unsur vardır. Kaliteli yasa, kaliteli personel ve
kaliteli hizmet mekanları. Bugün burada kaliteli mekana örnek
görüyoruz. Avrupa Birliği yolunda da kaliteli yasa yapmak için
çalışıyoruz. Türk yargısının en önemli görevi AB yolunda insan hak
ve özgürlüklerini güvence altına almaktır.'' AB yolunda Türkiye'nin
önünün açılması veya kapanmasının da yine yargıdan geçeceğini
vurgulayan Çiçek, yargı mensuplarına çağrıda bulunarak, şunları
söyledi: ''Yolsuzlukla, kanunsuzlukla mücadelede yargı mensuplarına
büyük görev düşüyor. Neye ihtiyacınız varsa söyleyin. Yetki azsa
(az) deyin yetki verelim, ne gerekiyorsa yapalım. Yolsuzlukla
mücadeleyi kuvvetlendirelim.'' Adana Valisi Kemal Önal da, adaletin
mülkün temeli olduğunu vurgulayarak, ''Adalet dağıtan mekanların da
bu kutsallığa uygun olması gerekir. Fiziki şartlar gerektiği
biçimde düzenlendiğinde adalet yerini daha hızlı biçimde
bulacaktır'' dedi. CUMHURİYET BAŞSAVCISI GÜRÇAY Adana Cumhuriyet
Başsavcısı Cemal Sahir Gürçay da hakimin objektif, tarafsız ve adil
bir karar verebilmesi için görev yaptığı ortamın koşullarının
elverişsizliği, personel ve malzeme eksikliği, lojman yetersizliği
ve gelir düzeyinin düşüklüğü gibi sıkıntılardan uzak olması
gerektiğini söyledi. Hakimin baktığı dava dosyası sayısının,
Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun ilke kararı ile belirlediğinin
üzerinde olduğunu belirten Gürçay, ''Bu koşullarda çalışan hakimin
vereceği kararın ne derecede sağlıklı olabileceğini takdirlerinize
bırakıyoruz'' dedi. Adliye binalarının son yıllarda olanaklar
ölçüsünde modern ve çağdaş bir yapılanma içerisinde olduğunu
belirten Gürçay, şöyle konuştu: ''Adalet Bakanlığı'nın bu alandaki
en önemli girişimlerinden biri, Ulusal Yargı Ağı Projesi'dir. 2004
yılı sonu itibariyle tüm adliyelerimiz bilgisayar ağı ile
donatılacaktır. Böylece defter tutma işlemi sona ereceği gibi,
kurumlarla yazışma ve haberleşmeleri bilgisayar ve internet
aracılığıyla yapılacaktır.'' Baro Başkanı Necati Erdem, AB yolunun
yargıdan geçtiğini vurgulayarak, ''Adalet tanımazlık, yolsuzluk bu
ülkede hem ekonomik imkanların boşa harcanmasına hem de halkın
umudunun sömürülmesine neden oldu'' şeklinde konuştu. Erdem,
devletin gücünün yargının gücü olduğunu ifade ederek, siyasetin
yargıya karışmaması, yargının da siyasete bulaşmamasını, kuvvetler
ayrılığının en iyi biçimde sağlanması gerektiğini savundu. Tören
sonunda, Adana Valisi Kemal Önal, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a,
Cumhuriyet Başsavcısı Cemal Sahir Gürçay da Adalet Bakanı Cemil
Çiçek ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler'e teşekkür
şilti verdi. Bu arada, kalabalığın arasından sıyrılarak Başbakana
ulaşmaya çalışan bir kişi, ''Benim bir sorunum var, siz
çözebilirsiniz konuşmak istiyorum'' dedi, ancak korumalar buna izin
vermedi. Açılışı yapılan Adliye binasının karşısından töreni
izleyen bir grup da ''Dokunulmazlıklar kaldırılsın'' yazılı pankart
açıp slogan attı. Güvenlik güçlerinin uyarısı üzerine grup dağıldı.
Törene, Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Aytaç Durak, Seyhan
Belediye Başkanı Yıldıray Arıkan, Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın,
yargı mensupları ile meslek odaları ve sivil toplum örgütlerinin
temsilcileri katıldılar. Erdoğan ve beraberindekiler daha sonra
helikopterle Hatay'a hareket ettiler. ADANA ADLİYE SARAYI Adliye
Sarayı'nın inşaat çalışmalarına 1997 yılında başlandı ve 5 trilyon
liraya maloldu. Arşiv dairesi ile birlikte 9 katlı binanın 28 bin
metrekare kapalı alanı bulunuyor. Binada, hakim, savcı ve kalem
odaları ile birlikte toplam 364 oda, 65 duruşma salonu, 150 kişilik
toplantı salonu, hakim, savcı ve personel için ayrı ayrı olmak
üzere toplam 400 kişilik 2 yemekhane yer alıyor. Binada, biri
engelliler için olmak üzere 4 asansör hizmet veriyor. Giriş katında
100 kişi kapasiteli kafeterya bulunan Adliye Sarayı'nda PTT, Nüfus
Müdürlüğü ve Defterdarlık Saymanlığı için de yer tahsis edildi.