Erdoğan'dan ABD'ye gecikmiş sitem
Abone olBaşbakan Tayyip Erdoğan, dünyanın önde gelen yayın kuruluşları CNN International ve BBC’ye verdiği demeçte, ABD yönetimine ince eleştirilerde bulundu.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul’daki bombalı terör
eylemlerinden sonra dünya medyasının röportaj talepleri ile karşı
karşıya geldi. Dün programının büyük bölümünü yabancı basın
kuruluşlarına ayıran Başbakan, İngiliz BBC kanalı ve CNN
International'a konuştu. Erdoğan, iki kanal aracılığıyla terörle
mücadele konusunda dünyaya önemli mesajlar verdi. İnsan hakları ve
demokrasiden asla taviz verilmeyeceğinin altını çizen Erdoğan,
Amerika’nın 11 Eylül saldırılarından sonra uyguladığı
antidemokratik girişimleri örnek gösterdi. Kendisinin de bu tür
davranışlardan mağdur olduğuna dikkat çeken Erdoğan, “ABD 11
Eylül’den sonra beni bile aradı. Ayakkabım çıkarılarak topuğum
kontrol edildi. Ama biz tedbirlerimizi, istihbarat ve güvenlik
alanında alacağız, demokrasi ve insan hakları alanında değil.”
dedi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, dün Üsküdar Emniyet
Mahallesi'ndeki evinde dünya medyasından gazetecileri ağırladı. CNN
Insight programında yayınlanmak üzere Jonathan Mann’ın, BBC 2’deki
News Night adlı programda yayınlanmak üzere de Tim Whewell'in
sorularını cevaplandırdı. Erdoğan ayrıca BBC 1'in ünlü program
yapımcısı David Frost'un haftalık programına İstanbul'dan canlı
bağlantıyla katıldı. Başbakan Erdoğan, televizyonlara verdiği
demeçte, Türkiye’nin son bir yıl içinde güven ve istikrara
kavuştuğuna, ekonomik parametrelerin halka umut verecek şekilde
iyiye gittiğine dikkat çekti. “Dolayısıyla terör olayları,
istikrara atılmış bombalardır.” görüşünün altını çizen Başbakan,
eylemlerde bazı Türk vatandaşlarının taşeron olarak kullanıldığını,
ancak olayın tamamen uluslararası boyut taşıdığını söyledi.
Güvenlik kuvvetlerinin de bu uluslararası bağlantının mahiyetini
araştırmaya başladığını vurgulayan Erdoğan, şöyle konuştu: “Bunun
için uluslararası düzeyde bir eylem birliği ve istihbarat paylaşımı
zorunludur. Terör küresel bir yapı arz ediyor. Dünya barışı için
bir araya gelmeli ve bunu da hiçbir şey gözetmeden yapmalıyız.
Terörün ırkı, dini, dili ve milliyeti yoktur. Hal böyle olunca da
bunun üstesinden gelebilmek; ancak ortak mücadeleyle mümkün
olabilir. Biz Türkiye olarak terör bataklığını kurutmakta
kararlıyız. Mücadelemiz sonuna kadar sürecek.” “Bu olaylar Batı ile
ilişkilerinizi değiştirecek mi?” sorusuna da Erdoğan, şu karşılığı
verdi: “Stratejik ortaklarımızla ilişkilerimizi terör örgütlerine
göre belirleyecek değiliz. Halkımız ve tüm insanların çıkarı neyi
gerektiriyorsa onu yaparız. Bu ilişkilerin yaklaşık 50 yıllık
geçmişi var. Stratejik ortaklarımızla ilişkilerimize aynı
kararlılıkla devam edeceğiz. Terör saldırıları sebebiyle Türkiye
ittifaklarını ve yolunu asla değiştirmez. Türkiye, demokratik,
laik, sosyal bir devlettir ve öyle de kalacaktır.” Terörün
sebep-netice ilişkisinin iyi incelenmesi gerektiğine de dikkat
çeken Erdoğan, Türkiye'nin seçilmesinin manidar olduğunu, Irak'taki
birtakım gelişmelerin buna zemin hazırladığını anlattı. Daha sonra
sözü, yıllardır medeniyetler çatışmasını özleyenlere getiren
Başbakan, bu noktada Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne üyeliğinin
öneminin daha da arttığını dile getirdi ve ekledi: “Biz AB'yi
medeniyetler çatışmasının adresi ve bir Hıristiyan kulübü olarak
değil, medeniyetlerin buluştuğu yer olarak görüyoruz. Bizce Türkiye
bir an önce AB'ye girmeli. Zira Türkiye demokrasi ve İslam
kültürünü buluşturmak açısından önemli ve tek örnektir. Dünyanın,
medeniyetlerin buluşması için çalışması gerekiyor. Bunun adresi de
AB'dir.” “ABD'de sıkı önlemler alınmıştı. Bu olaylardan sonra sizde
de insan hakları konusunda ek tedbirler, kısıtlamalar alınacak mı?”
şeklindeki bir soru üzerine ise Erdoğan, 11 Eylül'den sonra ABD'de
sıkı tedbirlere başvurulduğunu, hatta bunu kendisinin de
yaşadığını, ayakkabısının çıkarılarak topuğunun bile kontrol
edildiğini hatırlattı. Erdoğan, “Ama biz tedbirlerimizi, istihbarat
ve güvenlik alanında alacağız. Demokrasi ve insan haklarından asla
taviz vermeyeceğiz.”dedi. Erdoğan, bazı Batılı ülkelerden yapılan
“İstanbul'a gitmeyin” çağrılarını da değerlendirdi. Terörün sadece
Türkiye'de yaşanmadığına işaret eden Başbakan, şöyle konuştu: “Bu
tür kısıtlamalar terörün amaçladığı şeyi sağlar. Özgür dünya,
teröre karşı dayanışmasını göstermek için seyahat kısıtlaması
yerine, asıl şimdi seyahate gidilmesini istemesi gerekir. 11
Eylül'den sonra bir an bile vatandaşlarımızın ABD'ye gidişini
engellemeyi düşünmedik. İngiltere de kendi vatandaşlarını rahatça
Türkiye'ye gönderebilir. Kendi canımıza ne kadar değer veriyorsak
konuklarımızın canlarını korumak konusunda da o kadar hassas
davranırız. Bu endişeleri taşırsak insanlık olarak hiç evden
çıkmamamız lazım. Özgürlük mücadelemizi geri adım atmayarak
sürdürmeliyiz.'' BBC 1'in ünlü program yapımcısı David Frost,
programına İstanbul'dan canlı bağlantıyla katılan Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan'a, İstanbul'daki terör eylemlerinde El Kaide
bağlantısının ispatlanıp ispatlanmadığını da sordu. “Hayır.
Elimizde kesin tespitler yok.” diyen Başbakan Erdoğan, bu tür terör
eylemleri için kesin tespitlere varmadan bir marka ilan etmenin
yanlış olduğuna dikkat çekti. Saldırıların altında dini duyguların
yattığına dair bulguların bulunduğunu belirten Erdoğan, şunları
kaydetti: “Ama bunu yapan El Kaide holdingi mi, yoksa bir başka
terörist örgüt mü bilmiyoruz. Terörün asli amaçlarından biri de
terör örgütünün propagandasını yapmaktır. Bence kesin tespitler
yapılmadan bu markaları ilan etmek doğru değil.”