Erdoğan'dan Abdullah Gül çarkı! 5 Temmuz'da ne oldu?

İNTERNETHABER.COM
Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesi Başbakan Erdoğan ile Abdullah Gül arasındaki denklemin akıbetini yorumlayan Radikal yazarı Murat Yetkin, Gül'ün siyasi arenaya dönüş sinyali verdiğini yazdı.

ERDOĞAN, GÜL'E KARŞI TUTUMUNU NEDEN YUMUŞATTI!

Başbakan Erdoğan'ın 5 Temmuz'dan sonra Abdullah Gül'e karşı tutumunu değiştirdiğini savunan Murat Yetkin, daha önce Gül'ü hedef alan dolaylı çıkışlar yapan Erdoğan'ın şu anda makas değiştirdiğini kaydetti. Abdullah Gül'ün Kayserili işadamlarına verdiği 5 Temmuz tarihli iftarda "millete hizmet emeye devam edeceğim" demesinden sonra Erdoğan'ın tutum değişikliğine gittiğini savunan Yetkin "Gül, Erdoğan'ın davetine açık ama; ne cumhurbaşkanlığından inip parti yarışında koşturmak ne de 'Medvedev gibi' Başbakan olmak istiyor." dedi.

İşte Yetkin'in yazısındaki ilgili bölüm:

ERDOĞAN 1 TEMMUZ'DA GÜL'ÜN ADINI BİLE ANMADI

Erdoğan 1 Temmuz’da adaylık ilan konuşmasında Gül’ün adını ağzına bile almadı, hatta 2007’de askerlerin müdahalesine karşı verilen mücadeleye değinirken bile.

Hem o konuşmada, hem sonrasında, Gül’ü yine ismini anmadan Mısır’daki darbe lideri Abdülfettah Sisi’ye cumhurbaşkanı seçildikten sonra tebrik mesajı göndermesinden dolayı kınadı da.
Gül 3 Temmuz’da CHP ve MHP’nin tercihi Ekmeleddin İhsanoğlu’nun kabul etti, bir gün sonra da, tıpkı Erdoğan gibi, ona da “başarılar dilediğini” açıkladı.

GÜL 5 TEMMUZ'DA MAKAS DEĞİŞTİ: HİMZETE DEVAM

Kayserili işadamlarına 5 Temmuz iftarında mealen dedi ki, “Türkiye’yi 12 yıl bir noktaya beraber getirdik. Daha da yapacak çok iş var. Millete hizmete devam edeceğim.”

Gül, adeta Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın geçen haftaki “Davet gelirse Gül reddetmez” sözlerine atıfta bulunuyor gibiydi.

ARINÇ'IN SÖZLERİNİ ONAYLAMIŞ OLDU

Erdoğan’ın Gül’e karşı tutumundaki yumuşama, bu sözlerin ve daha fazlasının ışık hızıyla Başbakan’a fısıldanmış olmasından mı kaynaklanmıştır?

Yoksa Erdoğan kazandığı takdirde Gül’ün AK Parti ve hükümetin başına geçmesi ihtimalinin, bütün gücün bir tek kişinin elinde toplanacağından endişe edenleri bir nebze teskin ettiğinin görülmesinden midir?

Ya da her ne pahasına olursa olsun 10 Ağustos’taki ilk turda cumhurbaşkanı seçilmek isteyen Erdoğan’ın bir yandan İhsanoğlu, diğer yandan Kürt seçmene hitap eden HDP’li Selahattin Demirtaş’a karşı işi garantiye alma isteğinden midir?

ERDOĞAN'IN GÜL'E TAVRI 7 TEMMUZ'DA DEĞİŞTİ

Her ne sebeple olursa olsun Erdoğan dün, 7 Temmuz’da tutum değiştirmeye başladı. Evet, önce İhsanoğlu’nun parlamenter demokrasi vurgusuyla adeta alay ederek, cumhurbaşkanı siyasi olur, yolla da köprüyle de ilgilenir diyerek tutum tekrarı yaptı.

Ancak sonra, önceki cumhurbaşkanları gibi derken, “Gül hariç” deyiverdi. Gül’ün 2007’de seçilmesinden bu yana hep birlikte mücadele vermişlerdi; bu noktaya kolay gelinmemişti.
Gül’ün yakın çevresine soracak olursanız, “Defter henüz kapanmış değil.” Gül için önemli olan gelecek davetin niteliği ve AK Parti’nin başına dönmesini sağlayacak koşullar.

GÜL'ÜN TALEBİ ERDOĞAN'IN İŞİNE GELİR Mİ?

Özetle, Gül, cumhurbaşkanlığı koltuğundan inip AK Parti liderlik mücadelesine girmek de istemiyor, daha önce söylediği gibi, “Medvedev gibi” bir başbakan olmak da. Yani Gül, Erdoğan cumhurbaşkanı seçilirse, ne kukla başbakan, ne kukla parti başkanı olurum, bu koşullarla gelirim demek istiyor.

Bu Erdoğan’ın işine gelir mi? Parti içinde Gül ihtimal dışı görününce Erdoğan’ın koltuğu için bir ümit yarışmaya başlayan aktörler bu durumu sessizce kabullenir mi?

HAVA DÖNDÜ! GÜL DÖNEBİLİR

Ve tabii AK Parti’deki Erdoğan’ın kazanamama ihtimalinin hiç hesaba katılmadığını da söylememiz gerek. O durumda yeni bir Türkiye’den söz etmek gerekecek çünkü.

Ama oraya hiç girmeden, şimdilik havanın döndüğünü, Gül’ün de dönme koşullarının konuşulmaya başladığını söylemekle yetinelim.