Internet Haber Mobil Uygulama
Internet Haber mobil uygulamasını denediniz mi?
Internet Haber mobil uygulamasını denediniz mi?
Üzülerek görüyoruz ki…
Bu ülkede Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın verdiği
mücadelenin değeri yeterince bilinmiyor…
Hani deriz ya...
Herkes kendine Müslüman!..
Aynen öyle...
Tayyip Erdoğan sırtlamış ülkenin sorunları uzun ince yolda yürüyor...
Birileri hala bu devletin ve bu milletin alıştırıldığı bütün bağımlılık tabularını yıkarken, gelecek nesillere başları dik alınları açık bir Türkiye bırakmak için verilen verdiği mücadeleyi anlamak istemiyor...
Veya kafaları karıştırılıyor ülkem insanının...
Öyle bir akıl tutulması yaşanıyor ki;
Tayyip Erdoğan’ın verdiği bu büyük mücadeleyi birbirlerine asla benzemeyenler siyasi emelleri ile kirletmek için ne yazık ki omuz omuza vermiş!..
Tek hedefleri Tayyip Erdoğan!..
Sözde ülkücü Meral hanım siyasi yaşamları boyunca ülkücüler için hayırlı bir rüya görmeyen, düşman gibi bakan CHP ile birlikte PKK'nin siyasi kanadı HDP ile aynı safta buluşmuş!..
FETÖ'ya ise tek kelimeleri yok...
Ya sözde Milli Görüşçü Temel Bey!..
O da ne hikmetse CHP'nin kayığına binmiş maşallah!..
Yetmedi...
Hayallerinde dahi göremeyecekleri şekilde Erdoğan'ın bu ülkede Cumhurbaşkanı, Başbakan, Bakan yaptığı eski yol arkadaşları da Tayyip Erdoğan düşmanı ABD gladyosuna hizmet eder olmuş...
Hepsi birden Selahattin Demirtaş sevici olmuşlar!..
Daha dün dediklerini birer birer yalanlamaya başlamışlar maşallah!..
Ne ilkeleri kalmış ne duruşları...
Varsa yoksa Tayyip Erdoğan düşmanlığı!..
Ne yazık ki Tayyip Erdoğan her birini kalbindeki Karacaahmet mezarlığına gömer duruma gelmiş!..
Türkiye'nin aydınlık yarınları ve bekası için ABD, İsrail, Yunanistan, İngiltere ve AB ülkeleri ile mücadele ederken birde bu zat-ı muhteremlerle mücadele etmek gibi ihaneti yaşıyor Recep Tayyip Erdoğan...
Ahh be Reis!..
Bu ülkeyi yüzde yüz yerli ve milli bir anlayış ile yönetmek,
dünyada konuşulan ve saygınlığı olan bir ülke konumuna
getirmek kolay mı?
ABD’ye, AB’ye, İsrail’e, İngiliz’e karşı dik durmak, kendi bildiğin
yoldan yürümek kolay mı?
Küresel güçlerin sadece Türkiye üzerinde değil mazlum ülkeler
üzerindeki menfaat projelerine engel olmak kolay mı?
17 yılda bütün dünyanın hayranlık duyacağı muhteşem projelere imza atmak kolay mı?
Şöyle bakıyorum...
Daha ne yapsın Tayyip Erdoğan dememek mümkün mü?
Bu ülke nereden nereye geldi sorusunu kendi vicdanına sorup
cevap alan insanların sesi yükselmeli artık!..
Tayyip Erdoğan her insan gibi bu dünya da bir fani, bu devlet
ilelebet baki ise ise Tayyip Erdoğan kimin adına bu büyük
mücadeleyi veriyor?
Bu devlet, bu millet ve gelecek nesiller için değil mi?
Yarın tarih, Allah uzun ömürler versin Tayyip Erdoğan’ın bugün
verdiği bu büyük mücadeleyi altın harflerle yazarken
bunun değerini bilmeyenlerin yarın tıpkı sağlığında
değeri bilinmeyen Sultan Abdülhamit ve Erbakan hoca'
dan bugün özür diler duruma geleceklerinden hiç şüphem
yok...
Kim ne derse desin;
Türkiye hiçbir dönem böylesine güçlü bir şekilde bağımsız bir duruş sergileyemedi, dünya siyaset sahnesinde böyle güçlü bir şekilde söz sahibi olamadı, böylesine oyun kuran devlet olamadı...
İşte görüyoruz Alman’ı , Fransız’ı İngiliz’i, Rus’u gerek Akdeniz'de gerekse Ortadoğu'da Tayyip Erdoğan'sız hiç bir toplantı yapamıyor.
Yani Türkiye küresel güç olma yolunda dev adımlar atarken
Türkiye dışında herkes bu gerçeği görüyor ama bir benim ülkemin
kalpleri mühürlenmiş muhalefeti görmüyor...
Hem de;
Bu ülkenin içinde cirit atan, devletin içine sızmış ajanlarla mücadele ederek ve içeriden her türlü şer ekseninin itibar suikast girişimine rağmen bunu başarıyor Recep Tayyip Erdoğan...
Bir tarafta Tayyip Erdoğan ve ona kayıtsız şartsız destek veren Devlet Bahçeli yani Cumhur ittifakı ...
Diğer tarafta başta haydut devletler olmak üzere içerideki izansız muhalefet FETÖ'sü, PKK'sı kimi ararsan yani topu birden karşıda.
Bakın sizlerle izni ile üstat yazar Mustafa Güldağı’nın mükemmel şekilde kaynakları ile sunduğu herkesin okuması gerektiğini düşündüğüm “Coğrafi ve zihinsel işgalin arka planı; KUŞATMA” adlı kitabından bir bölümü paylaşmak istiyorum…
Çünkü Türkiye'de aslında neyin ne olduğunu gösteriyor...
Halen de neler olduğunu anlatıyor...
Buyurun okuyalım;
***
“Resimdeki adam kim biliyor musunuz?
Dikkat buyurun.
NATO karargahında görev yapmış olan Albay Turan
Çağlar.
Kendisi aşırı bir NATO'cu ve ABD
hayranıydı.
1950'de NATO'ya girdiğimizde ABD, askeriyemizde birçok adam
devşirip eğitti, çıkarı için kullandı.
Askeriyemiz NATO'cularla dolmuştu. Turan Çağlar da bunlardan
biri.
O kadar NATO'cuydu ki doğan kızının adını NATO koydu.
Lale NATO.
Lale NATO, babası NATO karargahında görevliyken karargahta
doğmuştu.
Turan Çağlar ABD'nin yaptırdığı 1960 darbesinde aktif rol
aldı. Emekli olduktan sonra ABD adına çalışan vakıf
ve iş adamları ile ortak faaliyet yürüttü.
CIA ajanları ile görüşüp devlet ve ordu sırlarını ve
faaliyetlerini CIA'ya verdi.
1983 yılında CIA ajanlarını takibe alan MİT, telefon
dinlemeleri yaparken kendisini "John" diye tanıtan bir Türk'ü
takibe aldı.
Bu "John" kod isimli kişi Emekli Albay Turan Çağlar
çıktı.
Her ay iki kez CIA ajanları ile buluşup onlara bilgi
veriyordu.
Turan Çağlar 15 yıl boyunca Türk ordusu ile ilgili bilgileri
CIA'ya verdiğini itiraf etti.
Yargılanıp 15 yıl hapsi istendi.
Yargılama sırasında "Zaten bütün hükümetler,
Genelkurmay Başkanları Amerikan hesabına çalışıyor, ben yapınca mı
suç oldu!" dedi.
O ara aniden öldü. Kalp krizi dendi.
Kızı Lale NATO'ya ne oldu dersiniz?
Barış Manço ile evlendi ve çocukları oldu.
Barış Manço 1999'da ölmeden önce canlı yayında Türkiye'de
gerçekleşen 4 darbeden sonra müzik piyasasına gizli bir el
tarafından el atıldığını söyler.
Darbeyi yaptıran güçlerin sosyal hayat hakkındaki projelerini
tespit eder.
Tüm bunlarla ilgili çok önemli bilgilerin olduğu bir belgesel
çalışması yaptığını söyler.
Bu açıklamalardan 1 ay sonra Barış Manço
ölür.
Kardeşi Savaş Manço kardeşinin öldürüldüğünü söyler.
Her neyse konu Barış Manço değil.
Orduda, emniyette, hukukta, istihbaratta, bürokraside,
mecliste Albay Turan Çağlar gibi birçok ABD'ci Gladyo artığı
var.
Türkiye Akdeniz'de, Libya'da, Ortadoğu'da NATO ve ABD
çıkarına aykırı stratejik adımlar atarken bu elemanlara dikkat
etmeli.
2 bin yıllık tarihimizin en büyük süreçleri
yaşanıyor.
7 yıldır yaşananları parti kavgası sananlar
yanılıyor.
Türkiye'nin içindeki Derin NATO temizliğini durdurmak,
Türkiye'nin Akdeniz, Afrika ve Ortadoğu'dan elini çekmesini isteyen
büyük odak psikolojik ve fiziki operasyonu çoktan başlattı
bile.”
***
Her bir cümlesine katılmamak mümkün değil…
İşte manzara budur…
Tayyip Erdoğan’ın “Bağımsız güçlü bir Türkiye”
için verdiği mücadelenin kilometre taşlarını anlatmaya yeter
de artar bile…
Dikkat edilmesi gereken budur!..
Oyun budur!..
Türkiye’nin önünü kesmeye çalışanların operasyonlarının bitmediği
aşikardır…
Tayyip Erdoğan’ın verdiği bu büyük mücadeleyi kendi adına değil, bu
ülkenin aydınlık yarınları adına verdiğini bilmemek, görmemek ve
destek olmamak bu millete ihanettir…
Türkiye Cumhuriyeti Devleti milletiyle birlikte Tayyip Erdoğan
liderliğinde yeni bir tarih yazıyor...
Nasıl bir tarih yazıldığını Yunan TV’leri dahi
anlatır ama Kemal
Beyler, Meral Hanımlar, Ali Babacanlar, Güller, Davutoğullları,
Temel amcalar anlatmaz…
Anlatamaz!..
Çünkü ne yazık ki gladyo artığı olmak böyle bir şey olsa
gerek...
Çünkü bütün varlıklarını devletin ve milletin
menfaati üzerine değil Tayyip Erdoğan düşmanlığı üzerine kurmuş ve
postu oraya atmışlardır...
ABD’de, AB’de, İngiltere’de, İsrail’de, Yunanistan’da gazete
yazarlarının Türkiye’ye yönelik korku dolu
sözlerinde görürsünüz Tayyip Erdoğan’ın kim
olduğunu…
Adamlar, Ortadoğu’da, Akdeniz’de, Kafkaslarda söz sahibi
olan, askerini hiç kimseden icazet almadan güvenliği için sınır
ötesine taşıyan, kendi silah sanayini inşa eden bir Türkiye gerçeği
karşısında büyük bir şaşkınlık yaşıyor.
Bu satırları yazarken Tayyip Erdoğan’ın duasını duyar gibi
oluyorum…
“Ya rabbi beni (eski) dostlarımdan koru, ben düşmanlarımla
baş ederim”
Vesselam…