Erdoğan'a karikatür dersi

Nazım ALPMAN nazimalpman@internethaber.com

Karikatürcüler dün bir basın toplantısı yaparak, Başbakan'ı "kedi" şeklinde çizdiği için 5 Milyar lira para cezasına mahkum edilen Musa Kart'a destek verdiler. Türk karikatürünün abide isimleri "karikatürcü-politikacı" ilişkilerini örneklerle anlattılar.

Turhan Selçuk, İngiltere'nin büyük devlet adamı Winston Churchill'i sürekli buldok köpeği gibi sarkık yanaklı olarak çizen Low'la ilişkisine işaret etti. Churchill bir gün Low'un kendisiyle ilgili çizimine itiraz ediyor:

-Benim yanaklarım seni çizdiğin köpeğin yanaklarından daha sarkık!

Bedri Koraman da kendi deneyimlerini anlattı. Adalet Partisi iktidarlarının "zehir hafiyesi" eski içişleri bakanı Seyfi Öztürk seçim gezilerinde kendi aleyhinde olacak anekdotları not alır, Bedri Koraman'a pusula ile iletirmiş. Bedri Ağabey, karikatürün politikacı için ne anlama geldiğini anlatırken şöyle dedi:

-Karikatürü çizilmeyen politikacının misyonu bitmiştir! Üzülmesi gerekir.


Dünkü toplantıda anlatılmayan bir şeyi de ben ekleyeyim. Rahmetli Adnan Kahveci bakanlığı dönemlerinde İstanbul'a geldiğinde sık sık karikatürcülerle toplanıp yemek yerdi. Turing'in Sultanahmet'teki Yeşil Ev'inde yapılan toplantıların haber niteliği olmasın diye basına da haber verilmezdi. Yani Kahveci "şov" için karikatürcülerle biraya gelmezdi. O yıllarda Kahveci aleyhinde çizilen karikatürlerin de haddi hesabı yoktu. Hatta yemekte bile yine bu çizgi sürerdi. Peçetelere çizilen karikatürlerde Kahveci'nin devlet parasıyla sanatçılara ziyafetler çektiği hicvedilirdi. Hiç alınmaz sadece "düzeltme" yapardı:

-Yemeği milletvekili maaşımdan ödüyorum!

Dünkü basın toplantısında Karikatürcüler Derneği Başkanı Metin Peker, yazılı açıklamasında şöyle diyordu:

-Bir zamanlar kendisi de fikir suçlusu olan Başbakan'dan, sanatçıların eserleri nedeniyle mahkum edilemeyeceği ortamı sağlamasını bekliyoruz.

Aynı cümleler Eskişehir 3. Asliye Hukuk Mahkemesi Hakimi Mithat Ali Kabaali'nin 23 Aralık 2004'te verdiği karar metninde de görülüyor. Musa Kart'ın kedili karikatürünü Eskişehir'de yayın hayatına devam eden Sakarya Gazetesi'nde iktibas yoluyla yayınlayan Önder Baloğlu hakkında Başbakan tarafından açılan 10 bin YTL'lik davayı karara bağlarken Kabaali şöyle diyordu:

-Hiciv içeren sözkonusu karikatürün eleştiri sınırları içinde kaldığı bu yüzden hukuka uygun bulunduğu; okuduğu şiir yüzünden cezaevinde yatmak zorunda kalan Sayın Başbakan'ın bu tür eleştirilere daha hoşgörülü yaklaşması kanaatiyle aşağıdaki kararı vermek gerekmiştir. Davanın reddine, dava masraflarının davacı taraf üzerine bırakılmasına...

Başbakan Erdoğan dün, NTV'ye verdiği özel röportajda, çalışma temposunun yüksekliğinden yakınıyor, ailesine bile yeteri zamanı ayıramadığını anlatıyordu. Milletvekilleri arkadaşlarının görüşme taleplerini bu yoğunluk yüzünden geri çevirdiğini söylüyordu.

Anlaşılan Başbakan, ailesiyle ilgilenemiyor, milletvekilleriyle görüşemiyor, sadece kedili karikatürün peşinden dava açmak için koşmaya zaman bulabiliyordu!