Erdoğana ağır eleştiri

Nuray Gürel bildiriyor

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, "Danıştaya bir komplo yapılmış, bu
komplonun içinde Baykal da varmış, ben bunu duyunca şöyle düşündüm, demek ki Türkiye’de başbakanların da saçmalama hakkı varmış" dedi.
Baykal, Çorlu’da Atatürk Meydanı’nda yaptığı mitingde, bu mitingle
halkın sorunlarını iktidara duyurmayı değil, Türkiye’ye sahip çıkmayı
hedeflediklerini söyledi.

Bu mitingde, Türkiye’nin 70 milyon vatandaşına "Türkiye’ye sahip çıkalım" mesajı verildiğini kaydeden Baykal, ülkede pek çok sorun yaşandığını ifade etti. Baykal, hükümetin tarım politikasını eleştirerek, dünyanın her yerinde çiftçilerin kazandığını, Türkiye’de ise bu politika nedeniyle çiftçinin icralık olduğunu anlattı.

Deniz Baykal, "Bu iktidar çiftçinin üzerine çarpı koydu, çiftçi de bu iktidarın üzerine çarpı koyacaktır, koymak zorundadır" dedi. 3.5 yılda ülkenin iç ve dış borcunun 100 milyar dolar arttığını, dış ticaret açığının patladığını, cari açık verildiğini söyleyen Baykal, ülkedeki pek çok kuruluşun satışa çıkarıldığını, elde avuçta ne varsa satılmak istendiğini ifade etti. Deniz Baykal, "Bu gidiş iyi gidiş değil, sıkıntılar ortaya çıkmaya başladı. En küçük bir dalgalanma Türkiye ekonomisini sarsmaya başladı" diye konuştu.

İşsizliğin cumhuriyet tarihi rekoru kırdığını savunan Baykal, ekonomide yurtdışından verilen talimatların uygulandığını ileri sürdü. İktidarın "yolsuzlukla mücadele etme" iddiasıyla hükümet olduğunu kaydeden Baykal, son dönemde Arap şeyhlerine paralar kaptırıldığını savundu. Yurtiçinde "Ali Dibo" denilen, AK Parti teşkilatlarının ihale almasına yönelik bir tezgah kurulduğunu iddia eden Baykal, "Yukarıdakiler Abudabi, aşağıdakiler Ali Dibo... Yolsuzlukla mücadele etmelerine imkan var mı? Milletvekilliği dokunulmazlığını niye kaldırmıyorlar?Dürüst, namuslu insan, kendi hesabını vermekten korkmayan insan dokunulmazlıkları kaldırmaz mı?" diye konuştu.

"1 MİLYON İNSAN YATAĞA AÇ GİRİYOR"
Türkiye’de her akşam 1 milyon insanın yatağa aç girdiğini, 18 milyon kişinin de günde 2 doların altında kazandığını ifade eden Baykal, ülkenin huzur ve refahının ekonomik refaha da bağlı olduğunu söyledi. Baykal, Türkiye’de huzurun ayrıca siyasete de bağlı olduğunu ifade ederek, ülkede alt kimlik ve üst kimlik söylemlerini doğru bulmadıklarını dile getirdi. Hükümetin terörle mücadele konusunda kararlılık ve siyasi irade göstermediğini savunan Baykal, Terörle Mücadele Yasası çıkarılmak istendiğini, ancak bu yasanın 6. maddesinin "terör örgütü kurucusu pişmanlık beyan ederse cezası dörtte üçe kadar indirilir" ibaresi taşıdığını anlattı. Baykal, bu madde üzerine çıkan tartışmalara da işaret ederek, haftalar geçmesine rağmen hükümetin tıkanıp kaldığını, ne yasayı çıkarabildiğini ne de "Deniz Baykal haklıymış, özür dileriz" dediklerini söyledi.

"BİR TANE KİMLİK VAR, O DA TÜRK MİLLETİ KİMLİĞİ" Türkiye’de herkesin bir kökü, kökeni, ailesi, aşireti, kabilesi, etnik kökeni bulunduğunu ama tüm bunların ötesinde kendisini Türk milletinin bir parçası gördüğünü anlatan Baykal, "Bırak bu alt kimliği, üst kimliği. Türkiye’nin bir tane kimliği var, o da Türk milleti kimliği" dedi. Son dönemde dini inançlar ve dinin yaşanmasıyla ilgili sıkıntıların da ortaya atıldığını ifade eden Baykal, Türkiye’de herkesin Müslüman bir toplumda olmanın gururunu yaşadığını, kutsal günlerin mutluluk içinde geçirildiğini dile getirdi. Türkiye’nin en güzel ve en özgür Müslüman ülke olduğunu vurgulayan Baykal, "Bu ülkede, butoplumda sanki bir din problemi varmış gibi bir huzursuzluk çıkarmanın, bir tartışma açmanın bu topluma yararı var mı?" diye sordu.

"HANGİ ÇAĞDA YAŞIYORUZCHP Genel Başkanı Baykal, AK Partili Eyüp Belediyesi’nin bir kitapçık dağıtarak, "kadınların başı açık dolaşması günahtır" dediğini, Tuzla Belediyesi’nin de yine bir kitapçıkta "9 yaşında kız almak mubahtır" ibaresini kullandığını ifade ederek, "Türkiye’de milyonlarca kadın başı açık geziyor, yani onlar günah mı işliyor? Sen kim oluyorsun da fetva veriyorsun? Türkiye’nin huzurunu bozmak isteyenler meydanı boşbuldu" diye konuştu. Bu belediyeler hakkında herhangi bir soruşturma açılmadığına da dikkati çeken Baykal, Allah ile kul arasına girmeye kimsenin hakkı bulunmadığını söyledi. Baykal, "Hangi çağda yaşıyoruz. Medeni Kanun ne diyor, bunlar ne diyor? Gençleri böyle mi yetiştireceğiz? Bakın hangi
anlayışla yetişiyor gençler" dedi. Başbakan’ın da vatandaşları "dindar olanlar ve olmayanlar" diye ayırdığını ileri süren Baykal, böyle bir anlayışın bir başbakana yakışmadığını, bu tartışmaların Türkiye’de kalpleri ve inançları kırdığını söyledi.

DANIŞTAYA SALDIRI
Baykal, Danıştay 2. Dairesine yönelik saldırıya da değinerek, "Böyle bir ortam yaratıldı. Bu ortam içinde birden bire Danıştaya bir saldırıgerçekleştirildi. Biri geldi, yüksek yargıcı vurarak öldürdü. Bu kişi, üstelik avukat... Nasıl okumuş, nerede okumuş?" şeklinde konuştu. Danıştayın bir süreden beri siyasi tartışmaların hedefi konumuna getirildiğini ifade eden Baykal, şöyle konuştu: "Başta Başbakan olmak üzere Danıştaya karşı hiç yakışık almayan bir üslupla saldırılar yapılmıştı. ’Efendiler’ diye hakaretamiz sözler kullanılarak onlar suçlanmıştı. Bir gazete de o hakimlerin fotoğraflarını basarak hedef göstermişti. Sonra birisi de gitti, bu olayı gerçekleştirdi. Bu tablo bütün Türkiye’yi derinden yaraladı. Herkes o zaman ’Türkiye nereye gidiyor’ diye sormaya başladı. Türkiye nereye gidiyor, ne yanlış işler... Ülkenin bu tartışmalara sürüklenmesinden herkes kaygılanmaya başladı. Bu tartışma içinde millet ayağa kalktı. Muhteşem bir cenaze töreni, muhteşem bir 19 Mayıs, bütün millet ortalıkta... Buradan herkes gerekli dersi almalı. İktidarın da yaptığı yanlışları görmesi gerekiyor. Türkiye’yi nereye doğru sürüklemekte olduklarını görmeleri gerekiyor."

"ONLAR DA SAÇMALAYABİLİRMİŞ"
Başbakan’ın dün ilginç bir değerlendirme yaptığını ve "Bu Danıştay ile ilgili olanlar bir komplodur. Bu komplonun içinde CHP Genel Başkanı Baykal da vardır" dediğini ifade eden Baykal’ın bu sözleri üzerine, alanda bulunan partililerden protesto sesleri yükseldi. Partilileri uyaran Baykal, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Danıştay’a bir komplo yapılmış, bu komplonun içindeBaykal da varmış, ben bunu duyunca şöyle düşündüm, demek ki Türkiye’de başbakanların da saçmalama hakkı varmış. Yani bir insanın başbakan olması saçmalama özgürlüğünü ortadan kaldırmazmış. Onlar da saçmalayabilirmiş. Başbakan suçluların telaşı içinde konuşuyor vesaçmalıyor. Neymiş, ben Salı günü gerçekleştirilen grup toplantısında, ’Türkiye bir kırılma noktasına gidiyor’ demişim. O da, ’Bak bu kırılma noktasına gidiyor dedi ve 24 saat geçmeden Danıştaya saldırı oldu, bu da komplo içinde’ diyor. Ben Salı günü bir teşhis yaptım, ’bu gidiş iyi gidiş değil’, aklınızı başınıza alın’ dedim."

"HÜKÜMETİN GİDİCİ OLDUĞU GÖRÜLDÜ"
Baykal, bu olaydan bir hafta önce Danıştay Başkanı’nın tehditler aldıklarını söylediğini anımsatarak, bunun üzerine Başbakan’ın ’Bunları hep dinliyoruz, ne önemi var’ dediğini savundu. Saldırıyı yapan avukatın daha önce Cumhuriyet Gazetesi’ne de saldırı gerçekleştirdiğinin anlaşıldığını anlatanBaykal, Cumhuriyet Gazetesi’ne yapılan saldırının da iktidar tarafından küçümsendiğini ve aynı kişinin gidip, bir yüksek yargıcı öldürdüğünü kaydetti. Baykal, tüm bu tablo karşısında hükümetin gidici olduğunun görüldüğünü savunarak, artık Türkiye’nin bir kırılma noktasına geldiğini, bu hükümetin ve bu anlayışın cumhurbaşkanlığı seçimi gerçekleştireceğini söyledi.

Türkiye’nin seçim noktasına geldiğine işaret eden Baykal, Önümüzdeki seçim iktidarı seçme değil, Türkiye’nin kader seçimidir. Bu seçimde Türkiye, bir Malezya, İran, Afganistan olma yoluna mı girecek, yoksa Atatürk Cumhuriyeti yolunda mı ilerleyecek, bu seçilecek" diye konuştu.

Deniz Baykal, artık günün Türkiye’ye sahip çıkma günü olduğunu,
toplumun tüm kesimlerinin el ele, laikliğe ve demokratik cumhuriyete sahip
çıkmaları gerektiğini söyledi.
Son dönemde verilen tepkinin anlık ve duygusal olarak kalmaması
gerektiğini vurgulayan Baykal, bunun sürekli laik, demokratik cumhuriyete
sahip çıkma alışkanlığına dönüşmesi gerektiğini kaydetti.
CHP Genel Başkanı Baykal, "Bu vatanı Çanakkale Savaşı’nda, Sakarya
Meydan Muharebesi’nde kurtardık, bu vatanı önümüzdeki seçimde sandıkta da kurtaracağız" diye konuştu.