Erdoğan YÖK'ü halka şikayet etti
Abone olBaşbakan rdoğan, Kuveyt'e uçarken uçakta gazetecilerlerle sohbet etti. Erdoğan YÖK ve rektörlerin tavrını çirkin buldu.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Ana muhalefet partisi CHP ile
bir uzlaşma sağlamadan YÖK konusunda yasal bir düzenleme
yapmayacağız" dedi. Başbakan Erdoğan ilk olarak bir gazetecinin
Milli Güvenlik Siyaset Belgesi ile ilgili sorusunu cevaplandırdı.
Erdoğan, "Milli Güvenlik Siyaset Belgesi aslında gecikmedi.
Üzerinde biraz çalışılması kurumlar arasında mutabakatın sağlanması
gerekiyordu. Bu nedenle bugüne kadar üzerinde çalışıldı. Mutabakat
sağlandı. Ve bu Milli Güvenlik Kurulu'nda Bakanlar Kurulu'na
tavsiye olarak gönderilmesine karar verildi. Gecikmenin sebebi
budur. Bu belge gizlidir. Sizlere bu belgenin içiriği ile ilgili
bir şey söyleyemem, ama başka yerlerden sızarsa onu bilmem. Bu
belge Bakanlar Kurulu'nun onayı ile yürürlüğe girecek. Türkiye'nin
iç ve dış politikası ile ilgili ayrıntıları içerdiği için bu belge
gizlidir" dedi. "YÖK, DAVRANIŞLARIYLA ÜLKEDE GERGİNLİĞİN TARAFI
HALİNE GELİYOR" Milli Güvenlik Kurulu'nda Van Yüzüncü Yıl
Üniversitesi Rektör olayı gündeme geldi mi? Şeklindeki soruyu
Başbakan Erdoğan, "Bu olay hiçbir şekilde kurulda gündem gelmedi.
Sayın Cumhurbaşkanı dahil hiç kimse bu konuyu gündem
getirmedi"şeklinde cevaplandırdı. YÖK'ün, Van Yüzüncü Yıl
Üniversitesi Rektörü'nün tutuklanması ile ilgili tepkilerine
ilişkin olarak da Erdoğan şunları söyledi: "Hükümet olarak biz
başından beri bu olayın dışında kalmaya özen gösteriyoruz. Hükümeti
olayın içine zorla çekmek istiyorlar. Çıkıp konuşuyorlar. Bizi
suçlayıp cevap hakkı doğuruyorlar. Biz de bu suçlamalara cevap
verince işin içine çekilmiş oluyoruz. YÖK Başkanı Teziç'in bir
televizyon kanalındaki açıklamasını dinledim. 'Diyor ki hükümet
üniversitelere kadro vermiyor. Biz yargı kararı ile kadro alıyoruz'
Kesinlikle böyle bir şey yok. Bakanlar Kurulu kararı ile
üniversitelerimize kadro veriyoruz. YÖK Başkanı'nın rektörleri
toplayıp topluca Adalet Bakanlığı'na gitmesi yine tüm rektörlerle
topluca Van'a gitmesi son derece çirkindir. Bu YÖK tarihinde
görülmemiş bir olay. Bu kadar bilim adamıyla oraya gitmekle yargıyı
baskı altına almış olmuyor musunuz? YÖK Başkanı yanına birkaç bilim
adamını alarak bunu yapamaz mıydı? YÖK, bu davranışlarıyla ülkede
gerginliğin tarafı haline geliyor. Ülkede bilim adamları bunu
yaparsa bunu, halka nasıl anlatırız. Ben YÖK Başkanı'nın
seçilmesini müteakip kendisiyle yaptığım ilk görüşmede, 'Ben
prensip olarak hiçbir konuda bilim adamlarıyla sürtüşmeye girmek
istemem. Bir sorun olduğunda telefonum açık. Telefon edin bir araya
gelip görüşelim. Sorunu çözelim' dedim. Ancak YÖK Başkanı bu yolu
kullanmak yerine sorunları basın toplantılarıyla gündeme getirdi.
YÖK; hükümet olarak kanunların bize verdiği yetkileri kullanmamızı
engellemeye çalışıyor. Olayın meydan geldiği gün müsteşarım ile
ilgili YÖK'ün verdiği haksız kararın zamanlaması çok ilginçtir. Bu
bir misillemedir. Herkes işine baksın. Herkes işiyle ilgilensin.
Kimse toplumu germesin ve iç huzuru bozmasın" "CHP'SİZ YÖK'TE YASAL
DÜZENLEME DÜŞÜNMÜYORUZ" Başbakan Erdoğan, bu gerginliklerden sonra
planladığınız YÖK reformunu yapacak mısınız? şeklindeki soruyu da
şu şekilde cevapladı: "Şimdilik böyle bir planımız yok. Biz ana
muhalefet partisi CHP ile bir uzlaşma sağlamadan YÖK konusunda
yasal bir düzenleme yapmayacağız. CHP ile bir uzlaşma zemini
sağlamamız lazım. Bu düzenlemeyi CHP dışında herhangi bir partiyle
yapmayacağız. YÖK konusunda yasal bir düzenlemenin yapılmasıyla
ilgili toplumsal uzlaşmada bir sıkıntı yok. Halk bu düzenlemenin
yapılmasını istiyor. Ancak kurumsal uzlaşmada sıkıntı var. Biz bu
reformu CHP ile uzlaşarak yaparsak TBMM'de sıkıntı yaşanmadan yasal
değişiklik yapılabilir. Toplumsal uzlaşmanın yanında kurumsal
uzlaşmayı da yakaladığımız gün YÖK konusunda yasal düzenlemeye
kalkışırız" "SURİYE HAKKINDA YARGISIZ İNFAZ YAPMAK YANLIŞ" Lübnan
eski Başbakanı Refik Hariri suikastına ilişkin Suriye'ye yöneltilen
suçlamalara ilişkin soru üzerine Başbakan Erdoğan, "BM'nin
raporunda Hariri'nin katili şudur diye kesin bir tespit yok. Sadece
zanlılar var. Suriye Devlet Başkanı Esat da diyor ki 'Suikastı
yapanlar en yakınım bile olsa gereğini yapacağım' Bunu diyen bir
devlet başkanına suçlular kesin olarak ortaya çıkmadan yargısız
infaz yapmak yanlış. Bence Suriye Devlet Başkanı ile BM yetkilileri
temas kurmalı, görüşmeli. Ben BM Güvenlik Konseyi'nin Suriye ile
ilgili bir yaptırıma gideceğini sanmıyorum. BM Soruşturma Raporu
net değil. Suriye yönetimi kendileriyle ilgili yargısız infaz
yolunun açılmasından rahatsız" dedi. "RUSYA, KKTC'YE İŞADAMLARINI
GÖNDERECEK" Başbakan Erdoğan, KKTC ile ilgili BM Genel Sekreteri
Annan'ın hazırladığı raporun BM gündemine gelmesini veto eden
Rusya'nın tutumunda bir değişiklik olup olmadığına ilişkin bir
soruya ise şu cevabı verdi: "Ben, Rusya Devlet Başkanı sayın Putin
ile telefon görüşmesi yaptım. Rusya'dan Kasım'ın ilk 15 günü içinde
geniş bir Rus işadamı heyetini KKTC'ye gönderecek. KKTC
uluslararası arenada iyi bir zemine oturdu. Talat'ı ABD davet
ediyor. Talat şu anda herkesle görüşüyor. KKTC'ye her ülkeden
yatırımcılar geliyor. KKTC güçleniyor. Almanya Başbakanı Merkel'in
görevini devralmasından sonra KKTC konusunda kendisinden destek
talep edeceğiz" BM'de Kıbrıs konusunda bir çalışma var mı?
Şeklindeki bir soru üzerine Erdoğan şunları söyledi: "Sayın Annan
bize bu yıl içinde bir gelişmenin olacağını söyledi. Annan'ın bir
çalışması var. Onun sonucunu beklemek lazım. KKTC'ye uygulanan
izolasyonlar kaldırılmadan biz de Kıbrıs Rum kesimine uyguladığımız
kısıtlamaları kaldırmayacağız. Bunu herkese söyledik. Herkes
biliyor" "ÖZELLEŞTİRMELER KONUSUNDA VİCDANIM SON DERECE RAHAT"
Dubaililer gibi Kuveyt'ten de Türkiye'ye yatırımcılar bekliyor
musunuz? Tarzındaki bir soruyu Erdoğan "Dubai'den yatırım için iki
büyük grup geldi. Kuveyt'ten de bu tür gruplar bekliyoruz. Ben
ülkemi pazarlarım diyorum. Bunu yanlış yerlere çekmek isteyenler
var. Bu insanların pazarlama ilminden marketing denen olaydan
haberleri yok. Okusalar nelerin pazarlanabileceğini öğrenecekler"
diye cevapladı. Başbakan Erdoğan, özelleştirmeler ile ilgili bir
soruya da şu cevabı verdi: "OFER grubunun 3 Türk ortak ile birlikte
aldığı TÜPRAŞ hisseleri, Galata Port ihalesi ve Kuşadası Limanı'nın
özelleştirmesi konusunda vicdanım son derece rahat. Bunların
hiçbirinde en ufak bir hukuksuzluk, haksızlık yok. TÜPRAŞ hisse
olayını getirip OFER'e bağlayanlar neden diğer 3 Türk ortağı
görmüyorlar. Onlardan bahseden yok".