Erdoğan yine CHPye çatttı!
Abone olBaykal Trabzon'dan Erdoğan'a yüklenirken Erdoğan'da Ankara'dan CHP ve DTP'ye çattı. Erdoğan'a göre CHP cağdışı!
Baykal, Trabzon'da Başbakan Erdoğan'a yüklenirken
Ankara'da ise Erdoğan'ın meydan okuması vardı. Başta kömür yardımı
olmak üzere, fakir ve fukaranın arkasında olduklarını söyleyen
Erdoğan, CHP'nin sosyal demokrat sıfatıyla bu yardımların önüne
geçmeye çalıştığını iddia etti.
İşte Başbakan'ın Ankara'daki parti toplantısındaki sözleri;
Gazze saldırılarını kınadı: Konuşmamın başında
Gazze'de yaşananlarla ilgili üzüntümü sizinle paylaşmak istiyorum.
Masum insanların, kadınların çocukların öldürülmesinin sivil
yerleşim yerlerinin bombalanmasının kabul edilemez olduğunu ifade
etmek istiyorum. Yapılan bu operasyon kesinlikle dünya barışına
uluslararası barışa indirilmiş bir darbedir.
Halk AK Parti'ye güvenmiştir: Hizmet
sisayesetinin partisi AK Parti. 2001'de AK Parti'yi kurduğumuzda
Türkiye'nin sorunlarını ancak bizim çözebileceğimizi çözümsüz
olmadığını söyledik. Bu kararlılığımız devam ediyor. Türkiye tarihi
başarılara imza atarak yolumuza devam ediyoruz. Aziz milletim
tercihini AK Parti'den yana yapmıştır. Emaneti AK Parti'ye
yüklemiştir.
DTP'ye ve CHP'ye gönderme: Kimse bizden DNA testi
yapmamızı beklemesin. AK Parti bugüne kadar hiç bir konuda
popilist söylemde bulunmadı. Siyaset pazarı açılıyor.
Milletimin bu tüccarlara karnı tok. Biz ürettiğimiz hizmetlerin
kalitesinde yarışırız. Çünkü fiyat rekabeti aldatıcıdır herşeyden
evvel yıllar yılı kısır döngüye sokan düşünce budur. Milletimizi
hep yanıltmıştır. Geçmişte acı örneklerini yaşadık. Seçim öncesi
ucuz ve kolay olduğu için lafın bedeli yok at atabildiğin kadar.
Böyle yaptılar. Bunların bir kısmı da kimlik siyasetine girdiler.
Biz vatandaşlarımızın etnik dini yada kültürel kimliklerini
pazarlık konusu yapmadık. Yapmayı da reddediyoruz. Biz her birimiz
bu ülkenin eşit vatandaşıyız. Biriz beraberiz. Alevi de sünni de
aynıdır. Hepsi aynı haklara sahip TC vatandaşıdır. Etnik dini
kimlikleri bölerek mezhepçilikten siyasi rant bizim kitabımızda
yazmaz.
Fakir fukaranın arkasındayız: Biz ne dedik? Biz
millete ne söz verdik? 3 Y ile mücadele edeceğiz dedik. Ceza infaz
sistemini etkin hale getirdik, işkenceye hiçbir ayrıcalık
göstermedik. Yoksulluk için mücadele ettik. Fakir fukaranın yanında
olacağız dedik, hiç kimseyi ötelemeyeceğiz dedik. Altı yılda sadece
5 katrilyon kaynak aktardık.
Bu CHP'yi anlamak imkansız: CHP'nin Ankara adayi
ben de kömür dağıtacağım diyor. Bir tv kanalında Deniz Bey kömür
yardımını ilgili ile karşıladı diyor. Neden bütçe görüşmelerinde
tepki ile karşılıyor. Biz yaparken sadaka oluyor onlar
yaparken sosyal demokrasi mi oluyor. Kömürler nedeniyle
farklı bölgelerde atıl olan kömür rezervleri küçük ölçekli kömür
ocakları yeniden çalışmaya başladı. Biz bu hesapları iyi yaptık.
Yaklaşık 25 bin insanımız bu işten ekmek yiyor. Bir taraftan
istihdam diyeceksin sonra da bunları eleştireceksin.
CHP'yi bu vatandaş bilir: CHP İstanbul Belediye
Başkanlığı'nda hava kirliliğinin benim vatandaşım ne olduğunu iyi
biliyor. Karayalçın döneminde Ankara'nın hava kirliliğini
benim vatandaşım iyi bilir. Vatandaş is kokacak diye
balkonuna çamaşır asamıyordu. Muhtaç ailelere dağıttığımız kömür
yüzde 15'ini teşkil ediyor. İstanbul, Ankara, İzmir'de kömürlerin
yüzde 5'ini oluşturuyor. Toplam kömürün yüzde 2'sine denk
geliyor.
Yolsuzlukla mücadele: Yolsuzluk son günlerin
modası. Buraya özellikle dikkatinizi çekmek istiyorum. 21 banka
fona devredildi. Yani batırıldı. DSP MHP ANAP hükümeti
dönemiydi. Bu bankalardan hazineye millete bedeli faiziyle
birlikte 65 milyar dolar oldu. Güncellenmiş rakam olarak. Bu
paranın peşine düştük. Tahsil ettik ve ediyoruz.
İddianız varsa götürün yargıya çözsün. Yargının işi bu değil mi?
Ama bunlar televizyonlarda şov yapıyorlar. Yolsuzluk yoksulluk
diyen insan gider yargıya. Şu ana kadar yok. Ama televizyonlarda
şov bol. İftira at tutmazsa iz kalsın. Bu eski komünistlerin
yöntemiydi onlar gitti şimdi onların uzantıları devam
ettiriyor.
Belediyecilik bizim işimiz: Belediyecilik AK
Parti'nin işi. Yıllardır ürettiğimiz hizmetler ortada. Bu ülkenin
başbakanı olarak ülkemin her iline defalarca gittim. Hükümet olarak
iller arasında ayrım yapmıyoruz. Bu benim bu değil anlayışını
benimsemiyoruz. Alacaklar ve kesintiler konusunda aynı oranları
aldılar. Biz geçmişte bunları görmedik. Biz 50 belediye ile yola
çıktığımızda belediyelerimizin alacakları borçlarına kesildi. Para
verilmedi. Bizim bunu devam ettirmemiz doğru değildi.