Erdoğan ve Davutoğlu'nun Başkanlık dansı!
Abone olAlper Görmüş Cumhurbaşkanı ile Başbakan arasında başkanlık çelişkisi olduğunu söylerken "işler Erdoğan’ın arzuladığı kadar pürüzsüz bir biçimde yürümeyecek" dedi.
İNTERNETHABER.COM
Gazeteci Alper Görmüş, gündemdeki başkanlık
sistemi tartışmalarını yorumladığı yazısında Başbakan ile
Cumhurbaşkanı arasında kaydadeğer bir çelişki olduğunu iddia etti.
Görmüş, El Cezire Türk için kaleme aldığı yazıda Cumhurbaşkanı
Erdoğan'ın "Öyle zannediyorum ki, Ahmet Bey’in de -ki yeni
anayasada bile üzerinde durduğumuz konulardan biriydi- savunulacak
en önemli tezlerden bir tanesidir." sözlerini
yorumladı.
Davutoğlu'nun başdanışmanı Etyen Mahçupyan ve AK Parti Sözcüsü Beşir Atalay'ın açıklamalarının AK Parti içinde farklı bir eğilimi yansıttığını savunan Görmüş "işler Erdoğan’ın arzuladığı kadar pürüzsüz bir biçimde yürümeyecek" dedi. Görmüş, Erdoğan'a yakınlığı ile bilinen Sabah gazetesinin başkanlık sistemi iddiaları ile parti sözcüsü Beşir Atalay'ın tekzibine dikkat çektiği yazısında hükümet içinde bir vekalet savaşı yaşandığını vurguladı.
İşte Görmüş'ün yazısındaki ilgili bölüm:
ERDOĞAN NEDEN "BİZ" DİYOR?
Erdoğan’ın, kendisinden söz ederken birinci tekil şahıs yerine
“biz” sözcüğünü kullanmayı tercih ettiğini bilmeyen biri, bu
satırlardaki “biz”i “Davutoğlu ve ben” diye algılayabilir ve
Erdoğan’ın konuşmasından, sanki “Davutoğlu da yıllardır Başkanlık
sistemini savunuyor” gibi bir sonuç çıkartabilir...
DAVUTOĞLU'NUN BAŞKANLIK İÇİN NET BİR AÇIKLAMASI
YOK
Oysa Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun ne başdanışmanlık, ne bakanlık ne
de başbakanlık dönemlerinde başkanlık sistemiyle ilgili net bir
açıklaması olmadı.
Bu bilgiyi Erdoğan’ın konuşma tarzı ve kelime tercihleriyle
birleştirdiğimizde, Somali dönüşü uçakta gazetecilere söylediği
sözleri şöyle değerlendirmeliyiz:
ERDOĞAN ASLINDA NE DEMEK İSTEDİ?
Cumhurbaşkanı, Başbakan’ın başkanlık sistemini kamuoyu önünde
hiçbir zaman açıkça savunmadığını bilmektedir. Bu cümleleriyle,
Davutoğlu’yla birlikte çalıştığı dönemlerde de kendisinin sistemi
açıkça savunduğunu, dolayısıyla Davutoğlu’nun da bunu böyle
bildiğini ona ve kamuoyuna hatırlatmaktadır. Demek istemektedir ki,
zamanında hiçbir itirazda bulunmayan Başbakan şimdi de böyle bir
şey yapmayacak ve başkanlık sistemini savunacaktır.
VEKALETEN TARTIŞMA
Erdoğan’ın Davutoğlu’nu sahaya çağırmasını izleyen günlerde
Davutoğlu sessizliğini sürdürdü ama AK Parti’li bazı üst düzey
yetkililerle AK Parti’ye yakın gazetelerde çok ilginç bir tartışma
ortaya çıktı. Ortada sanki bir vekâleten tartışma vardı.
Tartışmanın en hararetli bölümünü de Başbakan Davutoğlu’nun
başdanışmanı Etyen Mahçupyan’ın, Davutoğlu’nun konuya dair henüz
net bir fikir oluşturmadığını imâ eden sözleri oluşturdu.
Şimdi bu gelişmeleri sırasıyla gözden geçirelim.
SABAH'IN HABERİNE BEŞİR ATALAY TEPKİSİ
28 Ocak: Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti / AKP) Genel Başkan
Yardımcısı Beşir Atalay, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamasından
bir gün sonra, gazetecilerin konuya dair soruları üzerine
konuştu... Sorular net bir biçimde ‘başkanlık sistemi’
hakkında ve Cumhurbaşkanı’nın dediği gibi seçimlerin önemli bir
vurgusunu oluşturup oluşturmayacağı üzerine olmasına rağmen, Atalay
bu ifadeyi telaffuz etmekten titizlikle kaçındı. Şöyle dedi:
“Anayasa’nın bu seçimde de ana gündemde tutulması iyi olur, bizim
gündemimizde de olacak. Biz seçim beyannamemizi tam şekillendirmiş
değiliz. Şu anda size bağlayıcı olarak seçim beyannamemizde şunlar
yer alıyor demem yanlış olur.”
29 Ocak: O gün, “ABD başkanlarının güne başlarken ilk ellerine
aldıkları gazete Washington Post”a nazireyle üretilen cümledeki
gazete olan Sabah çok ilginç bir manşetle çıktı.
Gazetenin manşeti sanki Beşir Atalay’ı tekzip eder gibiydi. Sabah’a
göre, başkanlık sistemi, AK Parti’nin seçim beyannamesinin en net,
en kesin parçalarından birini oluşturuyordu: “İşte AK Parti’nin
başkanlık modeli / yürütme yetkisi Başkan’a geçecek / tek meclisli
başkanlık sistemi, AK Parti’nin 7 Haziran 2015 seçimleri için
hazırladığı beyannamenin en önemli sürprizini oluşturacak...”
30 Ocak: Beşir Atalay yine konuştu. bu defa da sanki o Sabah’ı
tekzip eder gibiydi:
“Seçim beyannamemizde hangi ana başlıkların ve detayların
olacağıyla ilgili henüz bir netleşme yok. Bugün bazı gazetelerde
‘seçim beyannamesinin en önemli vurgusu başkanlık sistemi olacak’
gibi haberler var. Bunların hiçbirisi şu anda gerçeği yansıtmıyor.
Seçim beyannamemizi şu anda heyetlerimiz çalışıyor. Kaynak da
gösterilmeden, haberler verilmesini doğrusu yadırgıyoruz,
bunları yanlış buluyoruz.”
MUSTAFA ŞENTOP ATALAY'DAN FARKLI KONUŞTU
30 Ocak: Beşir Atalay’la aynı gün AK Parti’nin seçim işleri başkanı
Mustafa Şentop da konuştu. Şentop, Hürriyet’e verdiği demeçte bir
yandan başkanlık sisteminin seçim beyannamesinde yer alacağını
söylüyor, bir yandan da ‘doğrusunun yarı başkanlık’ olacağını
söylüyordu:
“Önümüzdeki seçimlerin en önemli başlığı yeni anayasa olacaktır. Bu
anayasanın en önemli unsuru da Başkanlık sistemidir. (...) Seçim
beyannamemizde de önemli başlıklardan biri olarak yer alacaktır.
Bana göre Türkiye’ye en uygun model yarı başkanlık sistemidir.”
MAHÇUPYAN'IN SÖZLERİ
Tartışma şimdilik durmuş gibi görülürken Başbakan Davutoğlu’nun
başdanışmanı Etyen Mahçupyan’ın konuya dair sözleri geldi.
Başbakanlık döneminde Erdoğan’ın da zaman zaman fikrine başvurduğu
Mahçupyan, Habertürk’ten Kübra Par’ın “Cumhurbaşkanı Erdoğan
‘Başkanlık sistemi Ahmet Hoca’nın da tezidir’ dedi ama Davutoğlu bu
konudaki sessizliğini koruyor” sorusuna şu cevabı verdi:
“Gördüğüm kadarıyla her iki sistemin de olabileceğine, bunun bir
istişare sonucu ortaya çıkması gerektiğine inanıyor.”
Davutoğlu’nun başkanlık sistemine dair kamuoyuna açıklanmış net bir
görüşü bulunmadığına göre, Mahçupyan “gördüğüm kadarıyla” derken
bir anlamda bize Davutoğlu’ndan aldığı bir bilgiyi mi
aktarmaktadır?
Öyle olması gerekir ve eğer öyleyse, işler Erdoğan’ın arzuladığı
kadar pürüzsüz bir biçimde yürümeyecek demektir.