Erdoğan ve AK Parti'yi durduracak parti formülü
Abone olRadikal yazarı Tarhan Erdem bugünkü köşe yazısında muhalefet partilerine 'yeni bir parti' kurun çağrısı yaptı. Erdem bununla da kalmayıp AK Parti ve Erdoğan'ı durdurması için kurulacak partinin formülünü de açıkladı.
Radikal yazarı ve Konda Araştırma'nın sahibi Tarhan
Erdem'den ilginç bir yazı geldi.
Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesi Erdoğan'a 'aday olma' çağrısı yapan Erdem bu kez de 'AK Parti'yi durduracak yeni parti' için ipuçları yayınladı.
"Halkın birliğini sağlayacak parti" başlıklı bugünkü yazısında Tarhan Erdem, önce "Mevcut partilerden biri en geç üç ay içinde Demokratik Türkiye Programı hazırlayıp halka sunabilir" dedi ardından da şöyle devam etti:
MEVCUT YÖNETİMİ DURDURABİLİR
"...
Böyle bir parti kurulursa, çok kısa bir zamanda gelişip, halka huzur ve güven verecektir. Ancak böyle bir parti, Türkiye Cumhuriyeti'ni yıkıma götüren bugünkü yönetimi durdurabilir."
Peki Tarhan Erdem'in öngördüğü 'yeni parti' ve Demokratik Türkiye Programı nedir?
İşte Tarhan Erdem'in bugünkü yazısından öne çıkan bölümler:
"...
Kaç kez yazıldı, söylendi; bir kez de ben yazayım:
İlk temel bulgu Türk siyasal hayatının yenilenmesi gereğidir.
İkincisi, ancak kendi içinde demokratik bir partinin, siyasal hayatı yenileyebileceğidir!
- Mevcut partilerden biri en geç üç ay içinde Demokratik Türkiye Programı hazırlayıp halka sunabilir.
- Mevcut partilerden sadece birinin, CHP’nin, böyle bir parti haline dönüşebileceği umut edilebilir!
- CHP bu iradeyi gösteremeyecekse, hemen yeni bir parti kurulmalıdır.
Cumhuriyeti demokratikleştirecek yeni parti; ilkelerini çok anlama gelecek belirsiz cümlelerle değil, tek anlama gelecek cümlelerle açıklayarak, hemen kurulmalıdır.
Örnek vererek ne demek istediğimi anlatmaya çalışayım:
CHP’nin “Büyük buluşma” toplantısında açıklanan maddelerden birinde şu cümle var:
“Düşünceyi açıklama özgürlüğü sağlanmalı”.
Bundan daha iyisi AK Parti programında var. İfade özgürlüğünün şuna yakın bir cümleyle taahhüt edilmesi gerekir: Mahkemece belirlenen yakın ve açık tehlike içermeyen düşünce ve örgütlenme özgürlüğü sınırlanamaz.
Büyük buluşmada okunan bildirideki “Toplantı ve gösteri hakkı sağlanmalı” cümlesi yerine, “Şiddet içermeyen toplantı ve gösteri sınırlanamaz” denilmelidir. Hemen arkasından “şiddet, insana kaba kuvvetle ve yaralama amacıyla saldırarak ve her türlü mala fiziken zarar vererek düşünceyi yaygınlaştırmaya çalışmak demektir” veya benzer bir cümleyle tanımlanmalıdır.
Yerinden yönetim, partilerin demokratikleştirilmesi, kadın hakları, her türlü ayrımcılığın reddi, çevre ve doğanın korunması, ekonomik büyüme, yargı bağımsızlığı, Kürt sorununun tanımı ve çözümü politikaları, yurttaşlık tanımı, seçim yönetimi, barajın kaldırılması ve diğer toplumsal sorunlarda politikalar açık ve tek anlama gelecek cümlelerle açıklanmalıdır.
İki örnek vermek istiyorum:
İlki yerinden yönetim ilkesi: Köy, mahalle, kasaba ve benzeri yerleşim yerlerinde oturanların meclis üyelerini ve yöneticileri seçmesi; o yerlerde oturanlarla ilgili kuralların o meclislerce belirlenip ilan edilmesi, komşu yerleşim yerleriyle ortak konularda bir üst birimle toplanarak karar verilmesi, bütün ülkenin genelinin sorun ve konularının ülke meclisinde görüşülüp kararlaştırılması yerinden yönetim ilkesi olmalıdır yeni partinin. Yerinden yönetim kural ve kurumları için, Avrupa Birliği ülkelerinden herhangi birinin anayasasındaki yönetim hükümleri örnek alınabilir.
İkincisi demokratik parti tanımı: Partiler demokratik tüzüklere sahip kılınacaktır; kanun çıkmadan yeni parti tüzüğü aşağıdaki ilkeleri kabul etmelidir.. Üye mahkeme kararı olmadan partiden çıkarılamaz. Partiler, nüfusu 2 bini geçmeyen birimlerden başlayan kademe (mahalle, ilçe, il, bölge ve ülke geneli) üye ve delegelerinden oluşan kongre kararlarıyla yönetilir. Kongreler her yıl olağan ve üye sayısının beşte birinin isteği üzerine olağanüstü toplanır. Yerel birim meclis üyesi ve milletvekili adayları, il kongrelerinde kabul edilen yönetmeliğe göre belirlenir.
Böyle bir parti kurulursa, çok kısa bir zamanda gelişip, halka huzur ve güven verecektir. Ancak böyle bir parti, Türkiye Cumhuriyeti'ni yıkıma götüren bugünkü yönetimi durdurabilir.
Ancak böyle bir parti, devletimizin ve milletimizin temel ilkelerinde milletin birliğini sağlayabilir.