Erdoğan uru kaldırmada kararlı

Başbakan Erdoğan, Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı'nda düzenlenen "TOKİ Konut Kurultayı"na katıldı. Kurultayda öncelikle Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek söz aldı. Kentsel Dönüşüm Projeleri hakkında bilgiler veren Gökçek, belirlenen bölgelerindeki konutların, herhangi bir gerginlik yaşanmadan yıkıldığını söyledi.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş ise, İstanbul'un en fazla göç alan şehir olduğunu söyledi. Topbaş, "Enflasyon tek haneli rakamlarda, konut kredileri oldukça düştü, artık konutları daha ucuz ve uygun şartlarla insanlara verme imkanımız var" dedi.

Daha sonra söz alan Başbakan Erdoğan, 1-2 ay içerisinde, toplu konut adımının atılmadığı bir vilayet kalmayacağını söyledi. Şu anda 78 vilayete ulaşıldığını belirten Erdoğan, "Kalan 3 vilayette de bu adımları atmak suretiyle ülkemizin 81 vilayetinde konut yapımı, kentsel dönüşüm projeleri başlamış olacak. Toplu Konut İdaremiz Türkiye'nin en büyük rüyalarından birini gerçekleştirmektedir. Bizde mekana, konuta tarih boyunca çok önem verilir. Proje safhasındayken binaların satıldığını görüyoruz. Bu yolculuk, kısa vadeli bir yolculuk değil.

Uzun vadeli bir yolculuk. İktidara gelmeden önce milletimize sözümüz, Türkiye'nin özlem ve taleplerini karşılamaktı. O gün söz verdiğimiz şey, bugün inşaat sektörü başta olmak üzere bütün sektörlerde yaşanan heyecan ve canlılıktır" dedi.

Erdoğan, TOKİ'nin yurt genelindeki çalışmaları hakkında bilgiler vererek, "Biz hak olan bir şeyi değil, hak edilmediği halde adeta oranın işgalcisi olan insanları hem ikna yolunu hem de onların yaptığı bu yanlışa rağmen 'Enkaz bedeli verelim' demek suretiyle modern bir noktada yer almalarına zemin hazırlıyoruz. Şehirlerimizi ur gibi saran gecekondu düzenini ortadan kaldırmak en büyük idealimizdi, şimdi bunu başarıyoruz. Dar gelirli vatandaşımızı ev sahibi yapmak en büyük rüyamızdı. 20 yılda üretilen hizmetin 5 misli hizmet 3 yılda üretilmiştir. TOKİ sadece konut üretmiyor, şehirlerimizi yeniden planlıyor, yeniden inşa ediyor" diye konuştu.

Türkiye'nin depremden çok çektiğini belirten Erdoğan, yaşanan depremlerle birlikte güvenli konut ihtiyacının da gündeme geldiğini söyledi. Erdoğan, "Depreme dayanıklı, çevresi eksiksiz modern konutlardan oluşan şehirler, semtler kurulmaya başlandı. Hükümetimizin planlı kentleşme ve konut üretimi programı kapsamında başlatılan konut seferberliği, 2003-2006 tarihleri arasında büyük aşamalar kaydetti. Önümüzdeki dönem için hedef 250 bin konuta ulaşmıştır. TOKİ'nin hedefi 350 bin konuta ulaşmak" ifadelerini kullandı.

Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu:

"Bir vakıf medeniyetinin mensupları olarak bizim fakirimiz, yoksulumuz gururludur. İşsiz vatandaşlarımıza iş imkanı da sunuyoruz. Vatandaşımız alnının akıyla çalışacak, parasını kazanacak ve sonra alnının teriyle kazandığı parayla evini satın alacak. Hibe etmiş gibi olmaz, alnının terini akıtarak kazandığı para ile alacak evi. Vatandaşı tembelliğe alıştırmak yok"

Şehirleri bir bütün olarak ele almak gerektiğini belirten Başbakan Erdoğan, "Ben Ataköy'ü göstererek 'İstanbul budur' diyemem. İstanbul'un bütünü nedir? Bunu demek zorundayız. Bütün bu güzellikleri tüm insanımız yaşasın ama milletimiz de bu konuda bize yardımcı olsun. Kalkıp da bir at arabasının taşıdığı tuğlalarla 'Hemen oraya bir ev kondurayım' demek olmaz, bu bir vatandaşlık hakkı değildir, bu vatandaşlık hakkını ihlaldir. Yıllar yılı siyasi rant hesabıyla şehirlerimiz peşkeş çekilmiştir. Ama bugün o peşkeş çekenlerden hiç biri parlamentoda yok. Çözüm adil olmak, dürüst olmak. Şehrin insanlar üzerinde hakkı olduğunu unutmamak. İnsanın şehir üzerinde hakkı olduğu gibi, şehirlerin de insan üzerinde hakkı vardır" dedi.

Erdoğan, kaçak inşaat konusunda tepkisini dile getirerek, "Kaçak inşaat yapanları uyarmak lazım, anlamıyorsa şikayet etmek şart. 'Zavallıların bir evi vardı, onu da yıktılar' deniliyor. Nereden zavallı oluyor? Orada bir işgal var. O zavallı gidip 200 YTL taksitle daire alsın. Medeni olmak şehirli olmak demektir, kültür olarak köylü kaldığınız sürece bunu aşamazsınız. Eğer devlet millet kaynaşmasını başarırsak, 'Bu işi hallettik' demektir. Türk milleti bunu başaracak kabiliyet ve güçtedir" diye konuştu.

Ekonomik alandaki ilerlemeleri anlatan Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı:

"Ekonomimiz 2005 yılını da, 2003 ve 2004 yıllarında olduğu gibi hedeflerin üstünde bir başarıyla geçirmiş, Gayri Safi Milli Hasıla'da yüzde 7.6 oranında bir büyümeyi gerçekleştirmiştir. Hedef 2012 yılında 10 bin doları yakalamak. Kişi başına milli gelirde 10 bin doları yakaladığımızda Türkiye'yi tutana aşkolsun. Ekonomimizin büyümesi çok sevindirici. Bu büyümenin özel sektör kaynaklı bir büyüme olması daha da sevindirici. 2005 yılında da ekonomimizdeki büyümenin aslan payı özel sektöre ait olmuştur. Bu tablo içinde inşaat sektörümüzün farklı bir yeri var. İnşaat sektörümüz yüzde 19.7 oranıyla 2005 yılında en büyük ilerlemeyi gösteren sektör olmuştur. İnşaat sektörümüz, bir çok başka sektörü de olumlu şekilde etkileyen bir niteliğe sahip. Artık eski yaralarımızı sarıyoruz, süratle iyileşiyoruz. Türkiye; huzurun, güvenin, istikrarın tadını çıkardıkça; bu milletin huzurunu bozmak isteyenlerin alanı daralıyor"