Erdoğan topu velilere attı
Abone olMeslek liseleri sorununu erteleyen Başbakan Tayyip Erdoğan sorunun çözümünde topu velilere attı. Erdoğan Birlik Vakfı'nın açılış konuşmasında sorumluyu buldu.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Özellikle meslek liselerinde yavrularını okutanlar, çocuklarının durumuna sahip çıkmamışlardır. Bunun karşısına dikilenlere toplum gereken cevabı vermemiştir'' dedi. Başbakan Erdoğan, Birlik Vakfı tarafından İstanbul Grand Cevahir Oteli'nde düzenlenen ''Meseleler ve Çareler'' konulu toplantının açılışında yaptığı konuşmada, ''uzun yıllar boyunca Türkiye'nin gündeminin neredeyse tamamını 'ekonomik krizler, siyasi çalkantılar, çözülemeyen meseleler ve bitmeyen suiistimallerin' işgal ettiğini'' anlatarak, şunları söyledi: ''Bugün çok şükür Türkiye'nin geleceğini masaya yatıracak, Türkiye'nin yarınları adına umutlarımızı tazeleyecek bir zihin ve ufuk açıklığı dönemini yaşıyoruz. 20 aylık bir iktidarın başı olarak, aldığımız bu pozitif mesafelerden ve eşiğinde olduğumuz bu yeni sıçrama noktasından, sıkıntılarıyla beraber de olsa büyük bir haz duymaktayız. Her şeyden önce bakışımız tepki içerikli olmamalı, bakışımız aklın, ilmin, tecrübenin gerektirdiği neyse buna dayalı olmalıdır. Eğer tepkisel bakışlarla yarınların adımlarını atacak olursak, kazanımlarla değil her geçen gün kayıplarla yola devam ederiz. Sadece kişisel, kurumsal kayıplar değil, devlet, millet olarak kayıplar değil, tarih olarak da gelecek nesilleri bile kayba uğratırız. Burada çok hassas olmaya mecburuz. Aklı, ilmi, tecrübeyi, netice alacak şekilde değerlendirmemiz lazım.'' ''Hükümet olarak yönetim anlayışımızın anahtarı şeklinde nitelediğimiz değişim reformunun sadece biz ve sizlerin değil, bu toplumun tamamının ortak iradesi ve beklentisi olduğu aşikardır'' diyen Erdoğan, ''Türkiye'nin aydınlık bir geleceğe yürümek adına vizyonunu belirlerken, bu ortak irade doğrultusunda rota izlemeyi görev bildiklerini'' vurguladı. ''EN BÜYÜK ÖNCELİĞİMİZ ADALETİ TESİS ETMEK'' Başbakan Erdoğan, bugünkü toplantının ana başlıklarını oluşturan ''İnsan Hakları ve Özgürlükler'', ''Kamu Yönetiminin Yeniden Yapılandırılması ve Eğitim Politikası''nın Türkiye'nin birikmiş, öncelikli sorun alanları olduğuna dikkat çekerek, Türkiye'nin alması gereken mesafenin bu alanlarda atılacak adımlarla doğrudan ilgili bulunduğunu söyledi. ''En büyük önceliklerinin bütün sorun alanlarının anahtarı olan adalet kavramını tesis etmek olduğunu'' dile getiren Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Hantal, artık işlemeyen, hizmet üretmeyen, verimlilik hesabı, kar-zarar muhasebesi yapmayan, hesap sorulmayan, kendi içine kapalı, vatandaşa hizmeti öne almayan bürokrasiyi ve şekilciliği esas alan geleneksel kamu yönetimi anlayışından süratle kurtulmak, olmazsa olmaz bir şarttır. Keza adalet duygusunun en çok zedelendiği, devlet ile toplumun bütünleşmesinin yara aldığı en önemli alanlardan biri, insan hak ve özgürlüklerine kuşkuyla bakan, korkular üreten bakış açısıdır. Bu dar bakış açısı artık değişmektedir. Sıkıntılarımız var. Hala bu değişme süreci devam ediyor, ama değişecektir. Özellikle son birkaç ay içerisindeki gelişmeler, değişmeler, zannediyorum ki bu umudumuzu artırmaktadır. Bu dar bakış açısıyla, eğitim süreci içerisindeki 15 milyon ilk ve ortaöğretim çağındaki çocuklarımıza aydınlık bir gelecek sunamayacağımız açıktır. Haksız rekabeti her alanda gidermek zorundayız.'' MESLEK LİSELERİ... Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, kendilerine göre toplumun en büyük talebinin adalet olduğuna işaret ederek, ''Adaleti toplumdan esirgeyerek demokrasiyi geliştirmeniz mümkün değil. Bütün icraatlarımızın kaynağı, her attığımız adımdaki hareket noktamız adalet duygusunu tesis etmektir'' diye konuştu. ''Bu konuda toplumdan gelen taleplerle hükümetin icraatlarının tam bir paralellik içinde olduğunu'' anlatan Başbakan Erdoğan, şunları kaydetti: ''Yeter ki toplum, bu noktada duyarlılığını sürekli tutsun, sürekli geliştirebilsin. Yaşanan son bazı olaylar var. Bu olaylar karşısında ben toplumumuzun daha duyarlı olmasını beklerim, beklerdim de... Nedir bu? Örneğin meslek liseleri konusunda hocamın (kendisinden önce konuşan Prof. Dr. Şefik Dursun) düşüncelerini paylaşmıyorum. Meslek liseleri olayında, özellikle meslek liselerinde yavrularını okutanlar, çocuklarının durumuna sahip çıkmamışlardır. Bunun karşısına dikilenlere toplum gereken cevabı vermemiştir. Şunu da hatırlatmak isterim, biz bunun ikincisini de yaparız, yapardık. Ama bunun bedelini siz ödemeye hazır mısınız? Bunun bedeli var. Biz hükümet olarak bu bedeli ödemeye hazır değiliz. Niye? Çünkü daha önce ödenen bedeller var. Biz şimdi bu meslek liselerinde okuyanlara da aynı bedeli ödetemeyiz. Bunun için de bu adımı atamayız. Toplum buna hazır olduğu zaman bu adım atılır.''