Erdoğan: Putin bana 'mert ve cesur adam' derdi
Abone olCumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Putin'in ithamlarına yanıt verdi.
Putin'in iftira kampanyaları ile kendi inandırıcılığını yitirdiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Putin daha önce benim hep mert ve cesur olduğumu söylüyordu." dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Fransa’nın başkenti Paris’ten Katar’a giderken uçakta gazetecilere açıklamalarda bulundu. İşte Star gazetesinden Sevil Nuriyeva imzalı o söyleşinin ayrıntıları:
TÜRKMENLER HEDEF
Rusya’nın DAEŞ’i bahane ederek yaptığı operasyonları hatırlatan Erdoğan, şöyle devam etti:“Rusların yaptıkları operasyonların genelde DAEŞ’le ilgisi yok. Paris’te görüştüğüm liderlerin hepsi de aynı kanaatteler. Rusların yaptıkları operasyonların neredeyse sadece yüzde 10’u DAEŞ’e karşı. Operasyonlarının yüzde 90’ı, genelde Bayırbucak Türkmenlerinin yaşadığı bölgeyi hedef alıyor. Geçen 3 ay içerisindeki Rus uçaklarının vurmuş olduğu sivil sayısı 500’ü aşmış durumda.”
- Obama ile görüşmenizde Türkiye ile ABD’nin Cerablus-Azez hattına dönük başlaması beklenen yoğun hava harekatı konusu görüşüldü mü?
Koalisyon güçleri gerekli operasyonları yapacaktır. Şu anda güvenlik güçleri irtibat halindeler. Bizim en hassas olduğumuz konu sınır boylarımızdaki tedbirlerdir. Bu tedbirlerimiz artarak devam ediyor. İşin üç boyutu var. Birincisi hava boyutu, uçuşa yasak bölge konusu. Şu anda koalisyon güçleri havadan karaya lojistik destek sağlıyor. Yapılan budur. İkinci adım kara harekatı meseledir. Karada daha çok ÖSO merkezli bir çalışma söz konusudur ve koalisyon güçlerinin ÖSO’ya hava harekatıyla verdiği destek var. Buna devam edeceğiz. Bir diğer husus da eğit/donat hususu var. Aktif olarak eğit/donatı da yapıyoruz.
PUTİN DAHA ÖNCE BENİM HEP MERT VE CESUR OLDUĞUMU SÖYLÜYORDU
- Uçağın düşmesinin ardından Rusya’da yetkililerin Türkiye aleyhtarı bir üslup kullanmalarını, yaptırımlardan söz etmelerini nasıl karşılıyorsunuz?
Eteklerindeki taşları dökmekle meşguller. Tabii böyle bir konuda, hemen kara propagandaya başvurmaları üzücü. Ciddi bir iftira kampanyası yapıyorlar. Ancak bu iftiralara dünya liderleri tabii ki inanmıyor. Görüştüğüm liderlerden edindiğim izlenim bu. Tam tersine Rusya bu tür iftira kampanyaları ile kendi inandırıcılığını yitiriyor. Putin daha önce benim hep mert ve cesur olduğumu söylüyordu.
Mesela Sayın Putin’in, Türkiye’nin DAEŞ’ten petrol aldığından söz etmesinin hiçbir inandırıcılığı yok. Oğlumun da bu işin içinde olduğundan söz etmeleri dahil, bu tür iddiaların tümü iftira. Ben kendilerini bunu ispata davet ediyorum. Sayın Putin bunu ispat ederse ben Cumhurbaşkanlığı görevini bırakmaya hazırım. Peki ispat edemezse kendisi de görevini bırakmaya hazır mı?
DAEŞ’İ BESLİYORLAR
Ben de iddia sahiplerini bunu ispata çağırıyorum. İspat edemezlerse müfteri konumuna düşerler. Türkiye’nin petrol aldığımız yerler bellidir. DAEŞ’in petrolünü şu anda kimlerin aldığı da belli. Mesela, George Haşhadi denilen Rus vatandaşı, aynı aman Suriyeli bir kişi alıyor. DAEŞ’ten alıyor ve Esad rejimine satıyor. Rejim dışı satışları da var. Bunu ABD kaynakları da açıkladı. Bunu Obama ile konuştuk, her şey ortada. DAEŞ’le ticaret yaparak, DAEŞ’i besliyorlar. Suriye rejimi DAEŞ’in devamından yana. DAEŞ yok olursa rejim yok olacak. Bunu bildikleri için DAEŞ’in yok olmasını istemiyorlar. Irak’ta da aynı şekilde DAEŞ’i destekliyorlar.
ASİL DURUYORUZ
Rus uçağı olduğunu bilseydik farklı olurdu, sözünüzü açar mısınız?
Uyarının şekli değişebilir, süresi uzatılabilirdi anlamında söyledim. Bölgede yaşananlardan sonra angajman kurallarının hassasiyeti artmıştır. Suriye tarafından yapılabilecek hava sahası ihlallerine karşı müteyakkız olmak durumundayız. Ancak, bu hassas ortamda milliyeti tam belli olmayan, ikazlara aldırmayan bir uçağa müdahale edilmesi akabinde Rusya’nın sergilediği tavır pek diplomatik değil. Olaya duygusal yaklaşıyorlar. Hemen yaptırımlardan söz etmeleri de hoş değil. Şu anda onların yaptığına bir bakın. Bu gıda ürünlerini almayacağız diyor, iş adamlarımıza eza ceza çektiriyorlar. Bunlar devlet ciddiyetiyle bağdaşmıyor. Türkiye bu hususta asilliğini koruyor. Biz onlarla aynı dili kullanmıyoruz. Onların da dillerinin değişmesini bekliyoruz.
- Suriye dönüşürse ne olacak? Örneğin Rusya Türk vatandaşlarını ihraç ederse biz de mütekabiliyet esasları doğrultusunda karşılık verir miyiz?
Mütekabiliyet, hukuk sınırları dahilinde olabilecek bir şeydir. Biz Rusya’nın halihazırda duygusal bir tavırla yaptıklarına teenni içinde yaklaşıyoruz. Türkiye’de yaşayan Rusların hukukuna riayet etmememiz söz konusu olamaz. Türkiye, Rusya’dan ülkemize gelip daire almış, yerleşmiş olanları hissi tavırlarla yurtdışı etmek gibi davranışlar içerisine giremez. Tayyip Erdoğan olarak böyle bir şeye evet demem söz konusu olmaz. Bu bize yakışmaz. Rusya’nın şu anda yaptıklarını duygusallığın eseri olarak gördüğüm için, olaya teenni ile yaklaşıyoruz. Gidişata göre durumu yeniden değerlendiririz. Hükümetimiz, silahlı kuvvetlerimiz, tüm birimlerimizle istişare içinde yol haritamızı belirleriz.
SABIRLA BU İŞİ ÇÖZECEĞİZ
- Son aylarda Türkiye ABD ve AB ile ilişkilerinde önemli bir ivme yaşanıyor. İç politikada da kurucusu olduğunuz parti yüzde 49 oy aldı. Kısa sürede yaşanan bu değişimi nasıl okumalıyız?
Biliyorsunuz ki biz de kelamı kibar var. Her olanda hayır vardır. Biz de böyle inandık. Bütün mesele niyet hayır akıbet hayır diye de bir söz var. Niyetiniz doğru oldu mu sonucu da hayırlı olur. Bunları yaşayarak görüyoruz. Bizim kimseye kinimiz düşmanlığımız yok, yeter ki bize başkalarının kini nefreti olmasın. Bu şekilde devam edeceğiz. Bütün olanların üzerine sabırla gideceğiz, öfkeyle değil. Sakin bir şekilde değerlendirmelerimizi yapacağız.
BU MİLLET ÇİLEYE ALIŞIKTIR
- Ortalama vatandaş ‘Doğalgaz konusunda bir sıkıntı yaşar mıyız?’ diye endişeleniyor. Cumhurbaşkanı olarak ne diyecek siniz?
Biz hayat boyu doğalgazla yaşamadık biliyorsunuz, doğalgazla tanışalı ne kadar zaman olduğu belli. Bu millet çileye alışık bir millettir. Kaldı ki Rus doğalgazı olmazsa biz yandık bittik diye bir durum yok. Bunu da bilmenizi isterim. Rusya dışında birçok ülkeden doğalgaz aldığımızı zaten dile getirdim. Biz Türkiye olarak Allah’ın izniyle bunların üstesinden geliriz.