Erdoğan o saldırı için HDP'yi işaret etti!
Abone olCumhurbaşkanı Erdoğan, Ankara'daki saldırıdan HDP'nin nemalandığını iddia etti. Koalisyon kurulamaması ve sonrasında yaşananların doğru olmadığını söyleyen Erdoğan, "paralel yapıya" sert sözlerle yüklendi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ankara'yı kana bulayan bombalı
saldırının hedefinin 1 Kasım seçimleri olduğunu söyledi. ABD'den
gelen kampanya ekibinin, HDP'den yalan ve iftirayı
uzatmalarını istediğini ileri süren Erdoğan, "paralel yapının"
virüs gibi devlete sızdığını söyledi.
Erdoğan, Atv ve A Haber ortak yayınında gündemi değerlendirdi. 7
Haziran sonrası koalisyon kurulamamasının ve sonrasında konuşuların
hoş olmadığını söyleyen Erdoğan, Ankara'daki patlamayla seçimlerin
ertelenmeye çalışıldığını kaydetti. İşte Erdoğan'ın açıklamaların
satır başları;
"1 Kasım pazar günü ülkemiz çok önemli bir seçimi yaşayacak. Zira 7
Haziran'dan sonra yaşananlar ortada. Bir defa yönetimin nasıl
sıkıntılar yaşadığını da gördük. Özellikle koalisyonun
gerçekleşmemesi ve konuşulanların dışa vurulması bunlar hoş şeyler
değildi. Umarım millet iradesi, istikrar ve güveni
zedelemeyecek bir netice ortaya koymasıyla böyle arayışların
içerisine ne girilmez.
"O SALDIRIDA KÜRESEL BAĞLANTI VAR"
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın Ankara saldırısıyla ilgili
açıklamasına baktığımız zaman, bir gerçeği görüyoruz. Bu gerçek
tabi öncelikle daha önce
Diyarbakır ve Suruç'ta yaşanan olayların, birbirine benzer yanlarının olduğu ve bu işin dış güdümlü olduğu bir yerde kürüsel bağlantılı olduğunu açıkça ifade ediyor. Bu bağlantının çok farklı yanları da var. Özellikle burada, daha önceki olaylarda hep DAİŞ üzerinden gitmeye çalıştılar. Böylelikle bölücü terör örgütü PKK'yı temize çıkarmak gibi bir durum söz konusu oldu. Bununla da bölücü terör örgütünün desteklemiş olduğu, ona bir imkan ve destek sağlamak gibi bir yöntemi seçtiler.
"HDP'NİN KAMPANYASINI ABD'Lİ ŞİRKET YÜRÜTÜYOR"
Kampanya olayı başladı. Biliyorsunuz bir Amerikalı bir şirket bu kampanyayı yürütüyor. İstanbul'da Bebek'te bir yerde malum Pensilvanya medyası ile Türkiye'de bir amiral gemi diye kendilerini tasnif eden ekibin temsilcileri bir araya geldiler ve bir çalışma yaptılar. Bu çalışma da medyaya yansıdı. Orada dediler ki siz hiç bir zaman bölücü terör örgütü ile kendisini birlikte göstermeyeceksiniz. Siz PKK'nın aleyhinde konuşacaksınız, PKK o malum parti hakkında konuşacak. Gerekirse bir takım saldırılarda olacak ve ölüm hadiseleri de olacak. Dolayısıyla tüm bunlarda devleti sorumlu tutacaksınız. Bunu sürekli kullanırsanız, bir süre sonra doğru olarak kabul edilir. Hakikaten de attığı iftiralarda, sözlerindeki yalanlarda da milletin bunlara inanır hale geldiğini de çoğu zaman gördük.
HEDEFTE SEÇİMLER VARDI
Ankara'daki saldırı 1 Kasım seçim sürecinin
ertelenmesine yönelik bir adımdır. Bunu Başsavcılık açıkladı. Kim
bilir dosyalar açıldıkça nerelere varılacak. Tweet atanlardan
birinin babası Suruç'ta Belediye Başkan Yardımcısı. Ankara
Garı'ndaki olay kolektif bir terör eylemidir.
CEMAATE SERT SÖZLER
Bunların dini hassasiyet diye bir şeyleri kalmadı. Bunlar çıkarları
için her şeyi yaparlar. Ben oraya gönül vermiş kardeşlerime
sesleniyorum. Bunların tabanı ibadet ortası ticaret tavanı ise
ihanettir. Bu örgütüdür şu anda tanımı budur. Burada bunlar
menfaatlerinin geriği için acımasızca davranıyorlar. Bunlarda tek
şey var örgüt bunlar uluslararası ihanet şebekesi.
Devletin içine sızmış virüs gibiler. Çalışanlar sistemi gelerek
işçi-Memur ayrımının kalması gerekiyor.
"2 BİNİ AŞKIN TERÖRİST ÖLDÜRÜLDÜ"
Silahlı Kuvvetler bu konuda çok hassastır. Son operasyonlarda 2 bine aşkın teröristin öldürüldüğü saptanmıştır. Dağdakiler diyor ki Kürt vatandaşları öldürülüyor. Hayır onlar Kürt vatandaşları değildir onlar teröristtir. Şu anda 2 bini aşkın terörist öldürülmüştür, hem içeride hem dışarıda. Bu operasyonlar devam edecektir. Bu süreçte 200'ü geçkin şehidimizi vardır. Şehit aileleri bilsin ki bu şehitler hepimizindir. Kim diyor ki şehitler sona erecek, yalan söylüyordur. Bunun böyle bilinmesi gerekiyor.
KAYYUM KARARI
Yargı, kayyum kararı verdi. Bu kararla ilgili ortaya konan eylemleri görüyorsunuz. Daha önce bu yargı, TSK’dan tutun da çok farklı yazarları içeri attığı zaman bunların sesi çıkıyor muydu? Şimdi iş döndü kendilerine döndü, kendilerine gelince bu işin patronu Türkiye’de değil kaçtı. Bunların hakim ve savcıları da kaçtı. Burası hukuk devleti niye kaçıyorsunuz? Adam gibi çıkar savunursunuz. Burası bir hukuk devleti."