Erdoğan: Lügatımızda kin yok

AKP Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, kendi lügatlarında asla düşmanlık, kin ve nefret üzerine siyaset olmadığını belirterek, "Siyaset, kin ve nefret kabul etmez" dedi. Erdoğan, Kaya Ramada Otel'de partisinin Büyükçekmece İlçe Teşkilatı'nın 2. Olağan Kongresi'ne katıldı. Burada yaptığı konuşmada, "Hafızai beşer nisyan ile maluldür" sözünü hatırlatan Erdoğan, geçmişteki bütün kötülükler unutulabileceği gibi, iyilikler ve mevcut güzelliklerin de unutulabileceğini kaydetti. Mutfak dilinin önemli olduğunu ifade eden Erdoğan, şöyle devam etti: "Hayatında bakkal, market yüzü görmeyen bu dili anlamaz. Ben bunu söyleyince 'bakkal düşmanı' diyenler çıkabilir. Bizim lügatımızda değişim, dönüşüm ve gelişim var. Bizim lügatımızda asla düşmanlık, kin, nefret üzerine siyaset yoktur. Siyaset, kin ve nefret kabul etmez. Şunu da söyleyeyim; bizim lügatımızda muhalefetin tanımı, bunların muhalefet anlayışı gibi değildir. Muhalefetin tanımı, siyaha beyaz demek değildir. Bir ülke insanlarının, konulardaki farklı görüşleri muhalefeti oluşturur. Vatandaş da seçicilik yapar. Bugünkü muhalefet anlayışı bu değil... Bunlar 2 kere 2'ye 4 değil, 5 diyorlar... Bunlar matematiği, hakikati, gerçeği zorluyorlar. İşte burayı çözmek lazım..." "Dinci holdingler..." Başbakan Erdoğan, ekonomideki gelişmeleri anlatırken de "Faize halkı ezdiriyorlar" sözünü iktidarları için kimsenin kullanamayacağını kaydetti. Finans çevrelerinin ciddi manada para kazandığını, eskiden Türkiye'de her önüne gelenin bakkal dükkanı gibi banka açtığını anlatan Erdoğan, "korkunç faizler" nedeniyle vatandaşların da paralarını buralara yatırdığını ifade etti. Erdoğan, "Hatta bazı dinci holdingler çıktı ya... İşte, orada, döviz bazında yüzde 30-35 nema dağıtıyor... Adını da faiz koymuyor... Nema..." diye konuştu. Kredi kartı tartışmalarına da değinen Başbakan Erdoğan, şunları söyledi: "Kredi kartı olayında bu kadar düzensiz olarak bu sistemi kimler kurdu? Bunun hesabını sistemi bu şekilde kuranlara sorun... Kredi kartıyla ilgili yeni bir kanun hazırladık. Orada ciddi manada borcu bulunanların yeni bir yapılanmayla sıkıntılarını aşacağız. Artık bunu bir sisteme oturtalım diyoruz. Senin maaşın 10, sadece bir bankanın sana verdiği kredi imkanı 100... Ondan sonra da kim ağlıyor? Hem banka ağlıyor, hem de 'gitti intihar etti' deniliyor. Bunun 3 tane sorumlusu var: Bu sistemi yanlış hazırlayanlar, limitini sınırsız kullananlar ve kullandıranlar... Hepsi de bunun suçlusudur... Kalkıp da kimse AK Parti'ye fatura kesemez, yetkisi de hakkı da yoktur..."