Erdoğan: Karabulutlar dönmeyecek
Abone ol'O kara bulutlar gelmemek üzere gittiler' diyen Erdoğan, aldıkları mesafeyle yetinmeyeceklerini söyledi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Belediye Başkanı iken
kullandığı ''göçlerde, özellikle büyük şehirlere girişte nakil
ilmuhabiri istenmesi gerekir'' ifadesinin bugün de arkasında
olduğunu bildirdi. Başbakan Erdoğan. MÜSİAD Genel Kurulu'ndaki
konuşması sırasında, Saadet Partisi Genel Başkan Vekili Recai
Kutan'ın değindiği göç konusunun kendilerinin baştan beri ikazını
yaptığı konu olduğunu belirtti. Erdoğan, şunları kaydetti:
''Bakınız ben İstanbul Belediye Başkanı iken bir ifade
kullanmıştım. Bugün de arkasındayım bu ifadenin. O nedir. Göçlerde,
özellikle büyük şehirlere girişte nakil ilmuhabiri istenmesi
gerekir demiştim. Ve o zaman benimle istihza etmişlerdi. 'Vize mi
koyacaksın?' demişlerdi. Halbuki vize koyma merci ben değildim ama
ben bir gerçeği ortaya koyuyordum. Çünkü bunun iki önemli sıkıntısı
vardı. Bir, söylediğimiz suç oranlarının artmasını tahrik eder,
iki, terörü tahrik eder. Ve bunun bedelini de maalesef büyük
şehirlerimiz ödedi, ödüyor.'' Bunun sadece Türkiye'ye has bir konu
olmadığını, dünyanın gelişmiş ülkelerin büyük şehirlerinde de bu
uygulamaların görüldüğünü belirten Erdoğan, şöyle devam etti:
''Sorarlar adama 'niçin geliyorsun, cebinde para var mı? İşin mi
var, bir yakının mı var, niçin geliyorsun? Turist misin, necisin'
diye sorarlar. Para yok, cebinde hiçbir şeyi yok, sırtında
yorganıyla yatağıyla almazlar içeri. Geldiği yerde onu beslemenin,
istihdam etmenin gayreti içinde olurlar. Tabii sosyal güvenlik
olanakları güçlü olan ülkeler bunu çok daha farklı bir şekilde
çözüyorlar. Bizim bu noktada eksiğimiz var. Sosyal güvenlik
mekanizmalarımız, istenilen arzu edilen güçte değil. Bu güce
ulaştığımızda bunu çok daha rahat başarabiliriz. Ama şu anda biz
bir teşvik yasası çıkardık. Bu yasanın içinde ilk 36 ile
baktığınızda 5'i hariç Doğu ve Güneydoğu illerimiz ağırlıklıdır,
geri kalmış bölgelerimizdir. Şimdi bunlara 13 ili daha ilave
ediyoruz. Neden? İşte bu göçü engelleyebilmek, oralarda yatırımları
sağlayabilmek ve bu yatırımlar eliyle oralardan vatandaşımızın
göçünü engelleyebilmek. Bunun gayreti içerisindeyiz. Bu tedbirleri
bunun için alıyoruz.'' ''KARA BULUTLAR GELMEMEK ÜZERE GİTTİLER''
İktidarlarının ekonomi yönetimindeki başarısının, siyasai
perspektiflerinin, demokrasi anlayışlarının neticesi olduğunu,
ülkenin geleceğinin de bu anlayışın muhafazasında olduğunu kaydeden
Recep Tayyip Erdoğan, ''Baştan beri ısrarla üzerinde durduğumuz
husus eksik bir demokrasi ile sağlıklı bir ekonomik düzenin tesis
edilemeyeceğidir. Yani özgürleşme, zenginleşmenin gerek şartıdır.
Bu yüzden ilk günden itibaren en büyük önceliğimiz hukuk
devletidir'' dedi. Artık piyasa kuralları zemininde işleyen,
rekabetçi ve dünyaya açık bir ekonomik düzenden geri dönülmesinin
mümkün olmadığı mesajını veren Başbakan Erdoğan, üretimde,
rekabette, büyümede çok daha ileri ufuklara bakmalarını
istediklerini vurgulayarak, MÜSİAD üyelerine ''lütfen çıtayı
yükseltin'' çağrısında bulundu. Büyümede son 39 yılın rekorunun,
dünya ülkeleri arasında da henüz açıklanan oranlara göre dünya
rekorunun kırıldığını anımsatan Erdoğan, kişi başına milli gelirde
Cumhuriyet tarihi rekorunun elde edildiğini anlattı. Başbakan
Erdoğan, ''Ekonomi yüzde 9.9 büyüdü ama zenginleşmedik derseniz bu
hakkaniyete uyar mı? Hem krizin etkilerinden kurtuluyoruz, hem
ekonomiyi sağlam temele oturtuyoruz. Bu az şey midir?'' dedi.
Ekonomide 28 aylık süre içerisinde elde ettikleri başarılara işaret
eden ve bu başarılarla yetimediklerini belirten Başbakan Erdoğan,
''Kişi başına milli gelirde 10 bin dolara doğru ikinci dönemde
yürüyeceğiz. Buraya çıkmak zorundayız. Bunu başardığımız sürece
Türkiye'nin dünyada o saygın yeri yakalayacağına inanıyoruz.
Ekonomik bağımsızlığımız çok önemlidir'' diye konuştu.