Erdoğan işkence olmadığını söyledi
Abone olBaşbakan Erdoğan Alman Tagesspiegel Gazetesi'ne konuştu. Erdoğan, işkence yollu bir soru üzerine "Bu yöndeki iddialar ispata muhtaç. Türkiye'de işkence yok" dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'de sistematik şekilde
işkence yapılmadığını söyledi. Başbakan Erdoğan, Alman Tagesspiegel
gazetesinin yarın yayımlanacak sayısı için verdiği demeçte,
Türkiye'deki işkence iddialarıyla ilgili bir soruya karşılık, ''Bu
yöndeki iddiaların hiç birinde ispat yok. Türkiye'de sistematik
işkence yapılmıyor. Bunlar, Verheugen'in (AB Komisyonu'nun
genişlemeden sorumlu üyesi) Türkiye ziyareti sırasında yapılan
incelemelerin de sonuçları'' dedi. Erdoğan, bazı insan hakları
örgütlerinin işkence olaylarından söz ettiklerinin hatırlatılması
üzerine de ''Bu örgütler ideolojik olarak köreltilmiştir. Eğer
işkence varsa bunu önce Türk devletine bildirmeliler. İddiayı
ortaya atanlar bunu da ispatlamalı. Ben göreve başlamadan kısa süre
önce 4 ay hapis yattım, yani şartları biliyorum. Ülkemde işkence
yok'' diye konuştu. Erdoğan partisiyle ilgili olarak da ''AK Parti
dinci bir parti değildir. Muhafazakar-demokratik bir partidir.
Ekonomi politikamız liberaldir. Sosyal politikamızdan dolayı, çoğu
vatandaşımız bizi Sosyal Demokrat olarak görüyor'' dedi. Partisinin
hedefleri hakkında da bilgi veren Erdoğan, ''Partimin temel fikri
şudur: Bırak insanlar özgür yaşasın. Onların durumu iyi olursa,
devletin durumu da iyi olur. Dost kazanmak ve düşman edinmemek için
her türlü çabayı harcıyoruz. Biz medeniyetler çatışmasını önlemek
ve uyum içinde birlikte yaşanmasını istiyoruz'' şeklinde konuştu.
Türkiye'nin AB'ye maliyetinin yerine daha yoğun şekilde Türkiye'nin
AB'ye sağlayacağı faydalar üzerinde tartışılması gerektiğini
belirten Erdoğan, üyelik müzakerelerinin hiçbir zaman şartlı
yapılmadığını, İlerleme Raporu'nda da şartların değil, sadece
Türkiye'nin eksikliklerinin yer alacağını kaydetti. Türkiye ile AB
üyelik müzakerelerine başlanması durumunda AB'nin, diğer üye
ülkelerdeki şartlara uyum amacıyla sağladığı kaynaklardan vazgeçmek
istemediklerini ifade eden Erdoğan, ''AB'den bugüne kadar hemen
hemen hiçbir ekonomik yardım görmedik. Sadece sembolik miktarlarda
para aldık. İşçiler için serbest dolaşım sağlanacağı şeklinde 1986
yılında verilen vaat de yerine getirilmedi. AB'ye üye olduğumuzda,
Türkiye'ye AB ülkelerinden dönen Türklerin sayısının, Türkiye'den
AB ülkelerine gidecek Türklerin sayısından daha fazla olacağına
inanıyorum'' dedi. Türkiye'nin AB üyeliği için gerekli olan tüm
kriterleri yerine getireceğini, şu anda bile bazı AB ülkelerinin
tüm kriterleri yerine getirmediğini kaydeden Erdoğan, ''Bizim
Avrupa'yla entegrasyona barış ve ortak pazar için ihtiyacımız var.
Biz entegrasyona 'evet', asimilasyona 'hayır' diyoruz. Biz, bir
medeniyetin diğerini zorlamadığı ortamda medeni standartlar
arasında uyum sağlanmasını istiyoruz. AB bir değerler
topluluğudur'' diye konuştu. Başbakan Erdoğan, Türkiye ile üyelik
müzakerelerine başlanmaması durumunda ne olacağı şeklindeki bir
soruya karşılık da ''Bu olasılığı düşünmek bile istemiyorum. Bu
bana özel olarak ve halkıma karşı da ağır bir darbe olur. Biz
görevimizi yaptık. Verheugen de artık önümüzde bir engel
kalmadığını doğruladı. Ancak müzakerelere davet edilmezsek, yine de
reformlarımızı sürdüreceğiz. Hedefimiz Türklerin yaşam
standartlarını iyi hale getirmek'' yanıtını verdi. Kaynak:
Milliyet