Erdoğan fidan dikti

Başbakan Erdoğan, Gazi Üniversitesi Gölbaşı Yerleşkesinde düzenlenen, ’5 milyon öğrenci için 5 milyon fidan dikiyoruz“ etkinliğine katıldı.
Erdoğan, fidan dikim törenine bir konuşma yaptı. Başbakan, “Biz bu topraklarda misafir değiliz. Biz bu topraklara ev sahibiyiz. Biz sadece bugünü değil yarınları sadece kendimizi değil çocuklarımızı torunlarımızı da düşünüyoruz. Şunu tüm samimiyetimle söylüyorum. ağaç dikme konusunda çevre hassasiyeti konusunda kimse bizi eleştiremez. Biz ağaç dikme konusunda çevrecilik konusunda cumhuriyet tarihinin en büyük projesini yürüttük. Bu toprakları bu ülkenin şimdiye kadar gördüğü en fazla fidanı biz diktik. İşte az önce değerli Bakanım şuana kadar 3 milyar dikilen fidanı açıkladı" dedi.

"HATIRLAYIN O YILLARI"
2008-2012 yılları arasında Cumhuriyet tarihinin en büyük ağaçlandırma ve erozyon kontrolü seferberliğini hayata geçirdiklerini belirten Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:
“Bu çalışmalar neticesinde işte bu fidanları diktik şimdide; 5 milyon öğrenciye evet 5 milyon öğrenciye 5 milyon fidan dikiyoruz yani biz şu ana kadar aslında Belçika büyüklüğünde bir alanı ağaçlandırıyoruz. Ben Rizeliyim, ağaç görmemiş ,yeşil görmemiş bin insan değilim. Takdir edersiniz ki Rize’deki gibi; Rize’de ki kadar ağaç varlığı Türkiye’de çok az yerde bulunur. Ben İstanbul’da belediye başkanlığı yaptım, erguvanların renk kattığı boy boy çınarların süslediği bir şehrin içinde büyüdüm. Hatırlayın o yılları. Türkiye’nin gündemini İSKİ’nin oluşturduğu, İstanbul susuzluktan kıvranıyordu su bulamıyordu içecek su bulamıyordu bırakın ağaç dikmeyi ; dikili olan ağaçlar bile susuzluktan kuruma noktasına gelmişti. Biz belediye başkanı olduktan sonra ne yaptık biliyor musunuz? İSKİ’nin üç milyon müşterisi için o zaman 3 milyon ağaç diktik ve peyzaj anonim şirketini kurduk. Kadıköy’den Tuzla’ya, Eminönü’nden Büyükçekmece’ye kadar bütün caddeleri yani yol kenarındaki yerleri ağaçlandırdık. Orta refüjleri ağaçlarla güçlendirdik kokudan yanına yaklaşılmayan canlıların yaşayamadığı Haliç bugün yemyeşil tertemiz adeta şiir gibi bir Haliç görüyorsunuz.”
(İHA)