Erdoğan: Bunlarda her numara var
Abone olCumhurbaşkanlığı seçimleri nedeniyle Şanlıurfa’ya gelen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, CHP, MHP ve HDP’ye yüklenerek Türkiye’nin eski Türkiy...
Cumhurbaşkanlığı seçimleri nedeniyle Şanlıurfa’ya gelen Başbakan
Recep Tayyip Erdoğan, CHP, MHP ve HDP’ye yüklenerek Türkiye’nin
eski Türkiye olmadığını ve gösterdikleri adaya oy çıkmayacağını
söyledi.
Şanlıurfa’da Topçu Meydanı’nda kendisini bekleyen coşkulu
kalabalığa seslenen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “Sizi gönülden
selamlıyorum. Allah’ın rahmeti ve bereketi üzerinizde olsun.
Mübarek Ramazan’ın Şanlıurfa’nın bereketli topraklarına daha da
bereket katsın. Şanlıurfa’da hakka yürüyen ve defnedilen CHP
zihniyeti tarafından kabrinden çıkarılıp mezarı Isparta’ya
nakledilen hem hayatında hem de ölümünde zulüm gören Said Nursi’yi
rahmetle anıyorum. Rabbim bizleri onların şahitliğine mahzar etsin.
9 martta Şanlıurfa’ya geldik. Burada unutulmaz bir miting yaptık.
Ardından sandığa gittiniz ve sonuç yüzde 62 AK Parti. Tabi bu kadar
değil 30 büyükşehir belediye arasında yüzde 62 oy oranı ile
Türkiye’de ikinci oldu. 81 il içinde de Rize ve Konya’dan sonra 3.
oldu. Şanlıurfa bir kez daha farkını ortaya koydu. Kendisinden
bekleneni ve yakışanı yaptı. Allah hepinizden razı olsun. Bu güzel
sonuçtan dolayı hepinize çok teşekkür ediyorum. Bu dava harekete bu
partiye bu kardeşinize vermiş olduğunuz destekten dolayı teşekkür
ediyorum. Şimdi önümüzde bir seçim var. 10 Ağustos’ta sandığa
gidiyoruz. Türkiye Cumhuriyeti’nin. 12. Cumhurbaşkanını Allah’ın
izniyle bu kez sandıkta belirliyoruz. Şanlıurfa 10 Ağustos’a hazır
mı? 10 Ağustos’ta yeni Türkiye diyor muyuz? Kimi Cumhurbaşkanı
seçiyorsunuz? Bu iş Şanlıurfa’da bitmiştir. Şanlıurfa
Cumhurbaşkanının kimin geleceğini tayin etmiş. Burada sıradan sonuç
beklemiyoruz yine rekor bekliyoruz. Buradan birincilik bekliyoruz
ve Şanlıurfa’ya bu yakışır. Şanlıurfa’dan MHP, CHP’nin ısmarlama
adayına oy çıkmaz. Buradan HDP adayına da oy çıkmayacak. Bakın
yıllardır ne diyoruz? Bu HDP Güneydoğu’nun CHP’si olmaya çalışıyor.
Model aldıkları parti CHP. Cumhurbaşkanlığı adayı belirlenirken
HDP, CHP ile pazarlık yapıyor ve kendisi de bunu itiraf etti. Eğer
diyor CHP filan ismi aday gösterseydi onlarla birlikte hareket
edeceğini söylüyordu. HDP’liler bunu duymamış olabilir siz onlara
söyleyin. Benim Güneydoğulu halkım bu CHP’yi iyi tanır. CHP demek
dikta yönetimi demektir, inkar demektir, red demektir, asimilasyon
demektir. CHP demek yasak demek, yoksulluk, yolsuzluk, ezanı Türkçe
okutmak, Kur’anı yasaklamak, baş örtülülere zulüm etmek, milli ve
manevi değerleri çiğnemek demektir. Kürt’ün Alevi’nin haklarını yok
saymak demektir. İşte böyle bir CHP ile HDP ittifak arayışına
giriyor. Bu nasıl bir CHP ki HDP ve MHP ile ittifak yapıyor.
Bunlarda her numara var. Sosyal medyada bunlarla ilgili güzelde bir
tasarım yapmışlar. Evet bunlarda darbecilik var, başörtüsü
düşmanlığı, Esedçilik yani ne aransan var. İnanın Şanlıurfa’nın
attar çarşısında, kapalı çarşısında bu kadar çeşit yok. İşte onun
için Türkiye genelinde CHP, MHP ve HDP’ye oy verenlere bizi
destekleyeceğine inanıyorum. Bu sandıkta vatandaşımız sadece
Cumhurbaşkanlığını seçmeyecek ilkesiz partilere sandıkta bir ders
verecek” dedi.
Başbakan Erdoğan konuşmasında cumhurbaşkanlığı vizyonları ile
ilgili de açıklamalarda bulunarak, “Önceki gün Cumhurbaşkanlığı
vizyon belgemizi açıkladık. Salonda her kesimden insanlar oradaydı.
Vizyon belgemizde demokrasi, siyasi ve toplumsal normalleşme, refah
toplumu, öncü Türkiye, 2023’e kadar demokrasi çıtasını
yükselteceğiz dedik. 12 yılda yaptığımızın daha fazlasını
yapacağız. Aktif dış politikamızı sürdürecek daha öncü bir ülke
olacağız. Biz Türkü, Kürdü., Arabı, Lazı, Çerkezi, Boşnağı, Romanı
yani herkesimi ile biz beraberiz iriyiz, kardeşiz, hep birlikte
Türkiye’yiz. Zira biz birbirimizi yaradan dan ötürü seviyoruz.
Parasından pulundan makamından mevkisinden dolayı değil. Irkından
dolayı değil, sadece beni yardan Allah onları da yarattığı için
seviyorum. Bizde ayrı gayrı yok. Bu yola böyle çıktık böyle devam
edeceğiz” dedi.
“YASAKLARIN, ZULMÜN İNKARIN, TÜRKİYE’YE ZARAR VERDİĞİ ORTAYA
ÇIKTI”
Türkiye’ye çok ağır bedeller ödetildiğini ifade eden Başbakan
Erdoğan, “Lüzumsuz tartışma ve yasaklarla bu ülkeye çok ağır
faturalar ödettiler. Bir genç kız üniversitede baş örtüsü ile
okusaydı ne olurdu? Bir anne evladı ile Arapça Kürtçe konuşsa ne
olurdu? Bugün olduğu gibi bundan öncede herkes düşündüğünü özgürce
ifade edip yazsaydı bundan kim ne zarar görürdü? Türkiye yoksulluk
içindeydi, bunlar gitti ezan Türkçe’mi Arapça’mı olsun? diye
konuştular. Çocukların okuyacağı okul yoktu, çocukların
ayakkabıları yoktu bunlar gidip farklı şeyler konuştu. Şivan Perver
38 yıl vatan toprağını yasakladılar. Köylerin ilçelerin gerçek
isimlerini yasakladılar. Yıllar boyunca bu ülkeye yazık ettiler. Bu
ülkenin enerji ve kaynaklarını toplumsal barışı ve kardeşliği
törpülediler. Biz geldik bütün bu yasakları ortadan kaldırdık.
Meslek liselide imam hatipliler eşit dedik ve kazandığı bölümü
okuyacak dedik. Sünni de insan Alevi de insan. Benim yavrularım
İmam Hatip mezunu ama benim yavrularım burada okuyamadılar. Kat
sayı ve başörtüsü onlar için sorun oldu. Amerika’da başörtülü
okuyor ama burada okuyamıyor. Öz yurdunda garipsin. Ama şimdi
başörtülü kızlarımız istediği okula gidiyor mu? Devlet dairelerinde
çalışıyor mu? Ne oldu millet bir birine düştü mü? Ama bunlar
kortular bakın şair Ahmet Arif Şanlıurfa’da Siverek’te bir
ilkokulda okumuştu. Şanlıurfa valimiz ve milletvekilimiz o köydeki
okulun ismini değiştirdi ve o şairimizin ismini verdi. Ne oldu
Türkiye bölündü mü, parçalandı mı? Kardeşliğimiz zedelendi mi? Tam
tersine Türkiye büyüdü, güçlendi, daha demokratik ve daha öncü bir
ülke oldu. Bütün o yasakların, zulmün inkarın, Türkiye’ye zarar
verdiği ortaya çıktı” şeklinde konuştu.
Başbakan Erdoğan çözüm sürecindeki kararlılıklarını
sürdüreceklerini de ifade ederek, “Bakın 1.5 yılı geçti dağlardan
acı haberler almıyoruz. Artık anneler evlatları için ağlamıyor.
Tabi anneleri ağlatmak için uğraşanlar var. Çocukları annelerinden
koparmak isteyenler var. Ama anneler artık eski anneler değil
Türkiye eski Türkiye değil annelerde eski anneler değil. İşte
Diyarbakır’da anneler itiraz ediyor. ‘Bizim çocuklarımızı elimizden
alamazsınız’ diye anneler yüreklerini ortaya koyuyorlar. HDP’den
ses var mı? Hani demokrasi, özgürlük barıştı. Annelerin evlatlarını
zorla ellerinden alarak mı demokrasi olur? buna sessiz kalarak mı
demokrasi olacak? Çocukların cenazeleri gelince sahtekarca ağlarlar
timsah gözyaşı dökerler. Kürtlerin temsilcileri olduklarını
söylüyorlar, bu halka gözyaşından başka ne verdiniz” diye
konuştu.
(İHA)