Erdoğan bombaları patlattı! Genelkurmay ve Hulusi Akar sürprizi
Abone olCumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan özel uçağında habercilere son dakika açıklamalar yaptı. Bunlar için en bombası Genelkurmay Başkanlığı ile ilgili oldu. Yeni kabine ve Berat Albayrak ile ilgili değerlendirmesi de dikkat çekici oldu.
CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan, yemin töreninin ardından
gerçekleştirdiği Azerbaycan ve KKTC ziyaretini takip eden
gazetecilere uçakta özel açıklamalar yaptı. Genelkurmay
Başkanlığı'nın Milli Savunma Bakanlığı'na
bağlanacağını açıklayan Erdoğan, Cumhurbaşkanı Yardımcısı
sayısının da artabileceğini söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Sanayi Bakanı Mustafa Varank, Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Turizm Bakanı Mehmet Selçuk, Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Ticaret Bakanlığı Ruhsar Pekcan'ı neden Kabine'ye aldığını da açıkladı. İşte Erdoğan'ın gazetecilerin sorularına verdiği cevaplar...
MGK’DAKİ SUNUMLARI DİKKATİMİ ÇEKTİ
-Cumhurbaşkanı Yardımcılığı için nasıl karar
verdiniz, tek yardımcıyla mı çalışacaksınız?
Fuat
Oktay Bey özellikle Başbakanlık’taki Müsteşarlığı, AFAD’daki
çalışma döneminde başarılı bir isimdir. Amerika’da önemli yerlerde
çalıştı. Ben endüstri mühendislerine çok dikkat ederim, devlet
yönetimlerinde de başarılı olurlar. Fuat Oktay üretimi ve katkısı
ile, MGK’larda yaptığı sunumlar ile hep dikkatimi çekmiştir. Bunun
burada da yansıyacağına inanıyorum. Şu anda bir başkan yardımcısı
olarak atadık, ama ileride bir ikinci başkan yardımcısı atama
durumum da olabilir. Bir mesafe alalım, nerede bir aksama oluyor
olmuyor bakarız. İlerde durumu değerlendirir, gerekli görürsek
gerekli adımı atarız.
HULUSİ AKAR'IN BAKANLIĞINA NASIL KARAR
VERDİ?
-Hulusi Akar’ın bakanlığında ne etkili oldu,
Genelkurmay Başkanının yetkilerinde bir değişiklik olacak
mı?
2014 yılı sonunda AB müktesebatına göre
Genelkurmay Başkanlığı’nı Milli Savunma Bakanlığı’na bağlama süreci
ve gerekliliği vardı. O günden bugüne biz, AB müktesebatında bir
şeylere, tatsızlığa fırsat vermeyelim diye bu işi pek kurcalamadık.
Ama yeni yönetim sistemi içinde bu konuyu arkadaşlarımızla
değerlendireceğiz. Bir çift başlılığın olması doğru bir şey değil.
Bunu artık bir yoluna koymamız lazım. Bunu kararlılıkla aşacağımızı
tahmin ediyorum. Gerek Hulusi Akar Paşa’nın gerek ise Yaşar Güler
Paşa’nın ve Ümit Dündar Paşa’nın birbirleri ile olan gönül bağları
ve birliktelikleri “şüpheci nazar” ile bakma gibi bir durumu
ortadan kaldırmıştır. Sivil- asker gibi bir yaklaşım kalmamıştır,
aşılmıştır. Milli Savunma Bakanı ile Türk Silahlı Kuvvetlerimizin
arasındaki ilişkiler çok daha dayanışmacı olacaktır. İnanıyorum ki
karar alma sürecinde de bir sekteye fırsat vermeyecektir.
GENELKURMAY, MSB’YE BAĞLANABİLİR
-Genelkurmay, MSB’ye bağlanabilir
mi?
Bağlanabilir, hiçbir manisi yok. Dikkat
ederseniz, Hulusi Akar Paşa’yı bakan olarak açıkladık. Aynı anda da
Genelkurmay Başkanı’nı, Kara Kuvvetleri Komutanı’nı ve Genelkurmay
İkinci Başkanı’nı atadık. Çünkü Silahlı Kuvvetler boşluk kabul
etmez. Aslında devlet yönetiminde hiçbir yer boşluk kabul etmez.
Nitekim ben aşağıda bakanlarımızı açıklamaya giderken, vekaleten
olmaz dedik ve atamaları hemen yapalım diyerek, işi bitirdik.
BERAT BEY ÇOK DAHA SERİ DERLEYİP TOPARLAYACAK
Hazine ile Maliye Bakanlığı’nı birleştirdik. Devlet bankaları da Merkez Bankası da artık bu bakanlıkla ilişkili kurum olarak ilintili hale geldi. Berat Albayrak Bey’in finans sektörü ile hem pratikte hem de teorikte geçmişi var. Özel sektörde başarıyla çalışmış, son dönemlerde Marmara Üniversitesi’nde bu konunun dersine girmiş, böyle bir geçmişi olmuş bir arkadaşımız olması sebebiyle bu işi çok daha seri derleyip toparlayacağına ve başarıyla yürüteceğine inanıyorum. Maliye ve Hazine Bakanlıkları geçmişte zaten tek bir bakanlıktı, ancak sonradan ayrılma süreci oldu. Ama o uygulama fayda getirmedi, zarar getirdi. Zira Maliye Hazine’den ayrı hareket ediyor, Hazine Maliye’den ayrı hareket ediyor. Bunlar aslında bir bütünün parçalarıydı. Şimdi biz bunu ‘deneme- yanılma’ diyelim; neticelerini gördük ve birleştirmeyi uygun bulduk. Çalışma şemasında Hazine-Maliye Bakanlığı’nın alt birimleri olarak çok önemli kurum kuruluşlar var. Bu adımla birlikte Hazine Maliye Bakanlığı, devlete finans temininde çok daha güçlü bir kaynak oluşturacak.
PİK YAPTIĞIMIZDA DA HAYIRLI RÜYA GÖRMEDİLER
- Mehmet Şimşek’in kabinede yer almaması
yabancı basında olumsuz yorumlara sebep
oldu
Yabancı basının yaklaşımlarına göre hareket
etmek doğru bir anlayış değildir. Dolayısıyla, onların
yaklaşımlarını pek umursamıyorum. Kaldı ki yabancı basın, bizim
için hiçbir zaman hayırlı rüyalar görmemiştir. Biz pik yaptığımız
zamanda bile hayırlı rüyalar görmemiştir. Kredi derecelendirme
kuruluşları biz tırmanışta iken bile bize hep eksi verdiler. Buna
karşılık komşuda dibe vurma var; ama bir bakıyorsunuz komşuyu dört
derece birden yükseltiyor. Bu nasıl bir kredi derecelendirme
kuruluşudur, bunları anlamak mümkün değil. Onun için biz onların
açıklamalarına değil, daima kendi işimize bakalım.
KENDİ GÖBEĞİMİZİ KENDİMİZ KESECEĞİZ...
Türkiye iyi yolda. Yatırımlarımız ortada. Uluslararası kuruluşların, kredi kuruluşlarının Türkiye’de yatırım yapanlara kredi vermesi de bunu gösteriyor. Nitekim 18 Mart Köprüsü’nün finansmanını dışarıdan temin ettik. Herhangi bir sıkıntı söz konusu değil. Hatırlarsanız, üçüncü havalimanını başta engellemeye kalkışmışlardı. Önce yerli bankalarımız finansör oldu, baktılar ki bu iş kalmayacak, “bizi de oraya katın” demeye başladılar. Kendi göbeğimizi kendimiz keseceğiz, kesiyoruz. Sonradan onlar da arkamıza takılıyorlar zaten. Bundan sonra çok daha iyi olacak.
BİRÇOK ENSTRÜMANIMIZ VAR, FAİZ DÜŞECEK
-Siz kabineyi açıklamadan dolar kuru 4.50’ye kadar
geriledi, sonra 4.75’e fırlatıldı. Hazinenin ihalesinde faiz yüzde
20 civarında gerçekleşti. Yeni sistem başlarken negatif operasyon
çekildiği kanaatinde misiniz?
Birileri bu işi tırmandırmaya çalışsa da bunun düştüğünü
göreceksiniz. Bu kadar emin konuşuyorum. Hazine ve Maliye Bakanımız
elbette ne gerekiyorsa yapacaktır. Burada birçok enstrümanlarımız
var. Önümüzdeki süreçte inanıyorum ki faizin de düştüğünü
göreceğiz. Ben eminim, sadece devlet bankalarımız değil, özel
bankalarımız da gerektiğinde taşın altına eline koyacaktır. Yüksek
faiz, istihdamda düşüşü de beraberinde getirebiliyor. Yatırımcılar,
gerçek girişimcilerin, yatırımlarını geliştirmeleri, istihdamlarını
artırmaları, elbette kendilerine imkan sunulmasıyla mümkündür. Bu
işi sadece devlet bankalarının sırtına yükleyemeyiz.
DÜRÜST, EHLİYETLİ, LİYAKATLİLER
Bu arkadaşlarımız dünyayı iyi tanıyorlar, dünya ile entegre olmakta bir sıkıntıları yok. En büyük özellikleri dürüstlükleridir, ehliyet ve liyakatleridir. Kültür ve Turizm Bakanlığı’na getirdiğimiz arkadaşımız Mehmet Ersoy, turizm sektörü içindeki neredeyse bir numara operatördür. Davet ettik, kırmadı, görevi üstlendi. Ticaret Bakanlığı’na getirdiğimiz Ruhsar Pekcan sektörün içinde bir iş insanı. DEİK ile, TOBB ile yoğun çalışmaları olan bir isim. Kendisine inanıyorum, ondan da çok şey bekliyorum, odalarla ithalat -ihracat konularında yoğun çalışmaları olacak.
“MADEM ŞİKAYETİN VAR İŞİN İÇİNE GİR” DEDİM
Sağlık Bakanımız Fahrettin Koca’ya ‘Arkadaş işinin başından geleceksin’ dedik. Ben bir DEİK Toplantısı’nda ‘Burada da babayiğitler çıksın, dışarıdan kuru sıkı atmaya benzemez, gelin elinizi taşın altına koyun’ demiştim. Sonra da ‘Madem sağlık sektöründen şikayetin var, o zaman gel sen de bu işin içine gir, hem bu şikayetleri ortadan kaldıralım, hem de özel sektör mantığını devlette daha hakim hale getirelim’ dedim. Sağ olsun o da kırmadı.
OKULLARININ BAŞARI GRAFİĞİ YÜKSEK...
Milli Eğitim Bakanlığı’na da Ziya Selçuk Bey’i getirdik. Benim ilk dönemimde MEB Talim Terbiye Kurulu Başkanı idi. Onun da akademisyenlik hayatı var ayrıca okulları var. Okullarında başarı grafiği yüksek. Oradaki başarılarını devlet okullarımıza hakim kılmasını temenni ediyorum.
VARANK’A ATOM KARINCA DİYEBİLİRSİNİZ
Gıda Tarım Orman Bakanımız Bekir Pakdemirli’nin babasından genlerine işlemiş bir başarı var, gıda sektöründe önemli görevlerde bulundu, ekonomi dünyasını da iyi bilen bir isim. Sevk-i idare kabiliyeti olan bir arkadaşımız. Benim ordinaryüs Prof. Reşat Kaynar Hocam vardı, bir gün derste ‘Türkiye’nin en önemli eksiği sevk-i idareci eksikliği’ derdi. Yani bugünkü hali ile organizatör. Diğer yandan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı da çok önemli. Berat Albayrak’ın Bakanlığı dönemindeki müsteşar arkadaşımız Fatih Dönmez yıllardır sektörün içinde başarılı bir arkadaşımız.
Mustafa Varank’ı zaten tanıyorsunuz. Sanayi ve Teknoloji Bakanı’mız ODTÜ mezunu, Amerika’da yüksek lisans öğrenimi oldu. Gayretli, pratik, zeki, tuttuğunu koparır; atom karınca diyebilirsiniz.
DÜRÜST, SAAT MEFHUMU OLMAYAN BİR İSİM
Çalışma, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı’mız Zehra Zümrüt Selçuk çok zeki, farklı yerlerde eğitim görmüş, iyi bir istatistikçidir, kadın istihdamı ile ilgili önemli çalışmaları var. Aslında ben onu en son İslam İşbirliği Teşkilatı’na bağlı Sesric’de Genel Sekreterliğe direktör olarak teklif ettim. Ama kabine gündeme gelince biz bundan vazgeçelim dedik. Ben Fatma Betül Sayan Kaya Hanım’dan, Jülide Sarıeroğlu’ndan da çok memnundum; ama parlamentodan kabineye çok fazla isim çekmeyelim istedik. Gençlik ve Spor Bakanlığı’na getirdiğimiz Mehmet Kasapoğlu Spor Toto’nun başında idi. Amerika’da eğitim yaptı, Spor Toto’da bize çok ciddi katkıları oldu. Bakanlıkta da başarı olacağına inanıyorum. Ulaştırma Bakanımız Cahit Turan daha önce Karayolları Genel Müdürlüğü yapmış, özel sektörde üst düzey yöneticilik yapmış, çok çalışkan, dürüstlüğü ile bilinen, saat mefhumu olmayan bir isim.
İNSANI VE PARAYI İYİ YÖNETEN BİR ARKADAŞIMIZ
Çevre Bakanı Murat Kurum’u Emlak Konut’tan aldık. Onu anlatmaya gerek var mı? Emlak Konut’un Murat Kurum ile nasıl uçtuğunu, güçlendiğini biliyorsunuz. İnsanı iyi yöneten, parayı iyi yöneten bir arkadaşımız. Bu sürede İmar Barışı olayımız var. İmar Barışını iyi takip edecek, teslim aldığı noktadan çok daha iyi noktaya götürecektir. Şu anda 3 milyonu aşkın bir müracaatı almış durumdalar. Hedefi yakaladığımız anda Türkiye’miz çok daha güzel bir hale gelecek. Bu arada Dışişleri Bakanlığı’nda Mevlüt Çavuşoğlu, İçişleri Bakanlığı’da Süleyman Soylu, Adalet Bakanlığı’nda ise Abdülhamit Gül, onların da her biri kendilerini ispatlamış arkadaşlarım.
BAKAN YARDIMCILARINDA 2’Yİ, 3’Ü ZORLAYACAĞIZ
Bakan yardımcıları birden fazla olabilecek, bazılarında 2’yi, bazılarında 3’ü zorlayacağız. Bakanlıkların güçlü olması lazım. İşlevlerine göre belirleyip çalışmaları güçlü hale getirmek istiyoruz. Personelde ciddi manada üst düzey yönetici de azaltmaya gidiyoruz. Amerika’yı düşünün, bir bakanın altında üç tane, dört tane bakan yardımcısı var. Biz de bakanlığın vasfına göre buralarda bu tür adımları atacağız. Bakan yardımcılarını da bakan arkadaşlarımız delege edecek. Sistemin bir diğer özelliği yalın olması.
BAŞKANLIKTA SAYI 11 AMA ARTABİLİR
Kurullar ve başkanlıklar var. Başkanlıkta sayı 11 ama artabilir. Atanmış olanlar var atanacak olanlar var. Genelkurmay Başkanlığı belli, Milli İstihbarat Başkanlığı belli, Savunma Sanayi Başkanlığı belli, Milli Güvenlik Kurulu aynı şekilde belli. Diyanet İşleri Başkanlığı belli. Devlet Denetleme Kurulu belli. Strateji ve Bütçe başkanlığı, bende belli... Kendisini çağırdım görüştüm. Görüşmelerimiz, belirlemelerimiz akabinde, diğer başkanlıkların ve kurulların atamaları da yapılacak.
YETKİ KARMAŞASI OLMAZ, ENDİŞEM YOK
-Kurullar, ofisler, bakanlar arasında bir yetki
karmaşası olur mu?
Yok olmaz, o konuda hiçbir
endişem yok. Kurullar ve kurumların hepsi bana bağlı. Ama tüm bu
kurum ve kurullarda birer tane vekilim var. Ne demek o? Benim
vekilim o kurum ve kurulları benim katılmadığım zaman benim adıma
yönetecek. O bize arkadaşlarla yaptığı çalışmalardan bilgi sunacak.
Zaten her gün çalışan kurul değil. İcabında haftada bir gün iki gün
gelecekler. Ama başkan sürekli Ankara’da olacak. Herhangi bir
sıkıntı söz konusu değil. Kurulların ilgi alanları daha çok
bakanlıklarla paralel veya paralellik arz eden konular olacak.
Mesela Yerel Yönetim Politikaları Kurulu, bunun hem Çevre ve
Şehircilik Bakanlığı ile ilişkisi var, hem de İçişleri Bakanlığı
ile. Ayrıca bir de ofisler var. Örneğin Finans Ofisi. Görevi
dünyadan para bulacak, yani icrai bir yanı da var. Direk olarak
Cumhurbaşkanı’na bağlı çalışacak. Dünyadaki para üreten yerlerle
ilişki kurarak Türkiye’ye para getirme gayreti içinde olacak.