Erdoğan bağırdı polise laf ettirmedi!
Abone olÜniversite öğrencilerinin yumurtalı eylemi üç lider arasında polemik konusu oldu. Başbakan Erdoğan Bahçeli ve Kılıçdaroğlu'nun iddialarına sert yanıt verdi.
Nergis DEMİRKAYA
İNTERNETHABER
ANKARA- Öğrencilerin yumurtalı eylemi bütçe
görüşmelerinde üç lideri birbirine düşürdü. Muhalefet partisi
liderleri iktidarı suçlarken Başbakan Tayyip Erdoğan çok sert
çıktı.
“Biz polisimizi kimseye ezdirmeyiz” diyen Başbakan
Tayip Erdoğan, eylem yapan öğrencilerin illegal örgüt üyesi
olduğuyla ilgili ellerinde belgeler olduğunu belirterek,
“Önce hükümete faşist deyip sonra öğrenci konuşturmayınca
faşist diyen sizsiniz. Sonra ne oldu. Ertesi gün çark ettiniz. Biz
öğrencilerimizi başımızın üzerinde taşıyoruz. Elinde molotofla
taşla geleni geleni değil” dedi.
Davetli olunmayan yere gidilemeyeceğini söyleyen Erdoğan, CHP
sıralarına seslenerek, “Şiddete karşı olmadığınız sürece
aynı zihniyetten şiddet göreceksiniz” uyarısı yaptı.
BAHÇELİ HERKESE KIZDI
Görüşmelerde ilk kürsüye çıkan lider MHP Genel Başkanı Devlet
Bahçeli sözlerine öğrenci eylemleriyle ilgili kaygılarını
paylaşarak başladı. Bahçeli hükümete “Başbakan ve hükümet
yetkilileri üniversite gençliğinin sorunlarına ve bunları dile
getirme çabalarına karşı gereken anlayış ve hoşgörüyü göstermeli.
Türk polisini öne sürerek aradan çekilmek Sayın Başbakanı ve
hükümetini vebal ve sorumluluktan kurtaramayacaktır” diye yüklendi.
Bahçeli taş ve molotof kokteylerine vücudunu siper eden kahraman
polise sahip çıkılmasını istedi. Polisi orantısız güç kullanmama
konusunda uyaran Bahçeli ana muhalefeti de sorumlu davranmaya davet
etti.
BEBEĞİNİ DÜŞÜREN GENÇ KADINI ANLATTI
Gençler CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun da gündemindeydi.
Kılıçdaroğlu Meclis’e gelmek isteyen gençlere engel olunduğunu
belirterek “Ama Burhan Kuzu da aldı konuştu. Bize gelince suç,
sizin milletvekillerine gelince sorun olmuyor” diye çıkıştı.
Şikayet eden öğrencilerin dinlenmesini öneren Kılıçdaroğlu şöyle
devam etti:
“Yolsuzlukların olduğu ülkede demokrasiden söz edemezsiniz.
Konuşanların tehdit edildiği bir ülkede demokrasiden söz
edemezsiniz. Özgürce köşe yazanları patronlarına şikayet edip
işlerine son verdirirseniz demokrasiden bahsedemezsiniz. Eylem
yapan gençler için illegal örgüt üyesi dediniz. Siz Başbakan değil
misiniz. Yargıya çıkarır belgelerini koyarsınız. Yedikleri dayakla
kaldılar. Öğrencilerden üniversitelerden korkmayacaksınız. Başbakan
çağırsın dertlerini sorsun. Ama orantısız güç kullanamazsınız.
Hangi milletvekili hangi vicdan sahibi bir genç kadının çocuğunu
düşürmesini kabul edebilir.”
ÖĞRENCİLERE FAŞİST DİYEN KİM?
Bahçeli ve Kılıçdaroğlu’nun bu sözlerine Başbakan Erdoğan’ın yanıtı
çok sert oldu. “Biz polisimizi kimseye ezdirmeyiz” diye söze
başlayan Başbakan Erdoğan şunları söyledi: “Biz illegal örgüt
derken hepsinin belgeleri vesikaları var. Önce hükümete “faşist”
deyip sonra öğrenci konuşturmayınca “faşist” diyen sizsiniz. Sonra
ne oldu. Ertesi gün çark ettiniz. Biz öğrencilerimizi başımızın
üzerinde taşıyoruz. Elinde taşla molotofla geleni değil. 100
üniversiteyi niye yaptık. Şiddete karşı olmadığınız sürece aynı
zihniyetten şiddet göreceksiniz.”
Erdoğan’ın sözleri üzerine muhalefet sıralarından tepkiler
yükseldi. Başbakan Erdoğan daha önce de ifade ettiği gibi, “Davetli
olan yere gidilir. Davetli olunmayan yere gidilmez” yanıtı
verdi.
Başbakan Erdoğan'ın konuşmasında öne çıkan diğer başlıklar şöyle
oldu:
MİLLETİN AYNASINDA MAHCUP OLURLAR
İktidara geldiğimizde en çok güvenilen kurum siyaset çıkıyor. Genç
nesil tarafından siyaset kirli bir iş olarak görülüyor
güvenilmiyordu. Siyasetçi sokağa çıkmaktan ben siyasetçiyim
demekten korkuyordu. Siyaset yolsuzluk, çark etmekle, u dönüşü
yapmakla, yeni yeni “tornistan, çakma” gibi şeyler çıkmaya başladı.
İktidara gelmek için kaf dağının ardındakini vaat edenler aynada
kendilerine bakarken yüzleri kızarmasa da milletin aynasında mahcup
olurlar.
AK PARTİ SİYASETİ TEMİZE ÇEKEN PARTİ
Birileri siyaseti hala yolsuzluk imtiyaz meselesi olarak görüyor
şuur altındaki bu anlayışı siyasete egemen kılmaya çalışıyor.
Milletin teveccühü ikitdarına dayanarak AK Parti siyaseti temize
çeken bir partidir. Siyaset ile popülizmi birbirinden ayırmıştır.
Siyasete güveni yeniden tesis etmiştir. Bizim siyasetimiz bu ülkeye
8 yıl önce hakim olan siyaset anlayışından tamamen farklıdır. Biz
büyük hedefler koyuyor buna ulaşmak için de büyük adımlar
atıyoruz.
MEMLEKET YÖNETMEK 3-5 KOYUN GÜTMEYE BENZEMEZ
Ülke milleti sevmek, milliyetçilik halkın ayağına eğitim
sağlık hizmetlerini ulaştırmaktır. Nerede ata yadigarı varsa
hepsine sahip çıkıp bunu onarıyoruz. Memleket yönetmek farklı şey.
3-5 koyunu güdemeyenler ülke nasıl yönetilir bilemez.
BENİM SESİMİ ANCAK MİLLET KESER
Başbakan Erdoğan konuşurken muhalefet sıralarından atışmalar oldu.
Erdoğan bunun üzerine, “Bağırmak çağırmakla benim sesimi
kesemezsiniz. Benim sesimi bu ülkede sadece millet keser” diye
bağırdı.