Erdoğan AB muhaliflerine çattı
Abone olBaşbakan Erdoğan AB muhaliflerine çatarak, "41 yılın hesabını yapamayanlar veya 45 yılın hesabını yapamayanlar, bugün kalkıp 2014'ün hesabını yapmaya başladılar" dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 17 Aralık sonrası yeni dönemde
Türkiye'nin, özellikle bir 'evrensel değerler bütünlüğü' olduğuna
inandıkları Avrupa Birliği deneyiminde yeşerecek yeni barış
ikliminin, adeta 'barış rüzgarı' olacağını söyledi. Başbakan
Erdoğan, Ankara HiltonSA'da yapılan TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi
(YİK) toplantısında yaptığı konuşmada, Avrupa Birliği konusunda,
bugüne kadar emeği geçmiş bütün hükümetler, sivil toplum örgütleri,
akademisyenler, kişisel katkısı olanlarına teşekkür etti. Geleceğin
tarihçilerinin de, 17 Aralık tarihinden söz ederken bugün
söylediklerinden çok daha fazlasını söylemek imkanını bulacağını
umduğunu belirten Başbakan Erdoğan, ''bu tarihi, medeniyetlerin
yakınlaşması adına bir milat kabul edeceklerdir'' şeklinde konuştu.
Erdoğan, devamla şunları söyledi: "Yeni dönemde özellikle Türkiye,
bir evrensel değerler bütünlüğü olduğuna inandığımız Avrupa Birliği
deneyiminde yeşerecek yeni barış ikliminin adeta barış rüzgarı
olacaktır. Gelinen bu noktada bu hedefi fazlasıyla yakalanabilir
bulduğumu, özellikle ifade etmek istiyorum. Bu hedefe ulaşma
yolunda ilerlerken, zengin tarihi birikimimiz, geniş coğrafi etki
alanımız ve büyük insan potansiyelimizle, sadece Avrupa Birliği'ne
değil, bugün en büyük ihtiyacı barış olan bütün bir insanlığa da
önemli katkılar sağlayacağımıza inancım tam.'' ''GELİNEN NOKTA
VARIŞ DEĞİL, AKSİNE ÇIKIŞ NOKTASI'' Başbakan Erdoğan, gelinen
noktanın bir varış noktası olmadığını, aksine bir çıkış noktası
olduğunun farkında olduklarını vurgularken, ''önümüzde zorlu
engeller ile dolu uzun bir yarış parkuru var. Bizim için tek
seçenek, bu yarışı yüz ağırtan bir derece ile tamamlamaktır'' dedi.
Başbakan Erdoğan şöyle konuştu: ''Bunu söylerken, elbette
önümüzdeki yıl başlayacak zorlu müzakere sürecinden alnımızın akı
ile çıkmayı kastediyorum. Ama ondan da çok, ülkemizi eksiksiz bir
demokrasiye sağlam bir ekonomiye, işleyen bir sisteme, verimli bir
ticaret hayatına, bilgi çağınının nimetlerine ve insanca yaşamanın
en üst standartlarına taşımayı kastediyorum. Avrupa Birliği
üyeliği, bizim için çok önemli hedeflerimizden biridir. Bundan
dolayıdır ki buna bir medeniyet projesidir diyoruz. Ama bu
topraklarda yaşayan herkes, aynı duyguda birleşiyor olmalı ki
Türkiye Cumhuriyetinin en temel hedefi, çağdaş uygarlığın en üst
seviyesini belirleyen çıta nereye konmuşsa, o çıtayı da o seviyeyi
de hep birlikte aşabilmektir.'' TÜRKİYE'NİN 100. DOĞUM YILI HEDEFİ
Millet olarak bu heyecan verici hedefe kilitlenmek için, önlerinde
'altın bir vesile'' olduğunu belirten Başbakan Erdoğan, bunu
''Türkiye Cumhuriyetinin 100. doğum gününü her alanda, dünyaya
örnek olacak pırıl pırıl bir ülke olarak birlikte kutlamak'' olarak
açıkladı. Bugün bu hedefi çocukların önüne koymak için, en güzel,
en uygun, en ideal zaman olduğunu vurgulayan Başbakan Erdoğan,
''ben bu ülkeye, bu ülkenin insanlarına, bu insanların var oluş
direncine, medeniyet aşkına, engin sağduyusuna, büyük dinamizmine
sonuna kadar inanıyorum. Türkiye'nin geleceğin dünyasındaki yeri
bugün bulunduğu noktadan çok farklı ve çok parlak olacaktır'' dedi
HAKSIZ ELEŞTİRİLERE TEPKİ Başbakan konuşmasında, AB sürecine dönük
haksız eleştirilerde bulunanlara da tepki gösterdi. ''Bu yeni
dönemin başlangıcında, maalesef bizim bu heyecanımızı paylaşmak
yerine, sokaktaki insanımızın rahatlıkla görebildiği bir başarıyı
göremeyen ve gelinen bu noktayı gölgelemeye çalışan da var'' diyen
Başbakan Erdoğan, bu hatayı da yanlış bilgilendikleri için ya da
siyaseten öyle davranmaları gerektiğine inandıkları için yaptıkları
kanaatinde olduğunu söyledi. Başbakan Erdoğan şöyle devam etti.
''Halbuki bunu bir milli, bir ulusal dava olarak görüyorsak, hep
birlikte el ele vermek suretiyle, bu süreci şu ana kadar nasıl
getirdiysek, bundan sonra da böyle götürmek durumundayız. Çünkü
arada baktığımızda makas çok açık. Bu makası hep birlikte
kapayacağız. Aksi takdirde ben inanıyorum ki tarih bizi
affetmeyecektir. Nesiller bizi affetmeyecektir. Çok zaman
kaybettik. 41 yılın hesabını yapamayanlar veya 45 yılın hesabını
yapamayanlar, bugün kalkıp 2014'ün hesabını yapmaya başladılar.
Önce gel şu 41 yılın hesabını yap. Buralara nasıl geldik? Şunu
değerlendir ve şu gün nasıl bir Türkiye var. Önümüzdeki bu süreci
Türkiye nasıl değerlendirebilir? Bütün kurumlarıyla,
kuruluşlarıyla, insan gücüyle buna bak ve değerlendirmeyi ona göre
yap.'' Bunu yapmaktan uzak anlayışların 'maalesef' olduğuna işaret
eden Başbakan, ''hükümet olarak, bizi 17 Aralık eşiğine getiren
ortak gayreti, her vesileyle dile getirmeye, bu milli hedefe yol
alma noktasında açık bir irade ortaya koyan bütün taraflara
takdirlerimizi ve şükranlarımızı sunmaya özen gösteriyoruz.
Hassasiyet gösteriyoruz. Çünkü hakkaniyete inanıyoruz. Siyaseti
çürüten eski alışkanlıkları da artık bir yana bırakmanın vaktinin
geldiğini düşünüyoruz'' şeklinde konuştu.