Enginden istifa gerekçesi
Abone olEski Beşiktaş Futbol Takımı Genel Menajeri Sinan Engin, istifasının perde arkasını anlattı ve Deniz'li ile ilgisi yok dedi.
Eski Beşiktaş Futbol Takımı Genel Menajeri Sinan Engin,
siyah-beyazlı kulüpten ayrılmasının, teknik direktör Mustafa
Denizli'nin göreve gelişiyle ilgisi olmadığını
açıkladı.
Sinan Engin, yaptığı yazılı açıklamada, bazı çevrelerin üretmekten keyif aldıkları hayali senaryolara itibar edilmemesi için bu açıklamayı yaptığını ifade ederek, şunları kaydetti:
''İstifa etmemin Mustafa Denizli'nin gelişiyle ilgisi yoktur. Aksine kendisi göreve devam etmem konusunda bana büyük ısrarlarda bulunmuştur. Mustafa Denizli ile bir sorun yaşamamızın imkanı yoktur. Ancak benimle ilgili yapılan haksız saldırıların, yeni ekibi rahatsız etmesini engellemek de bana düşen ilk görevdir. Aynı şekilde sevgili başkanımızın gitmemi engelleme girişimlerini de görev yaptığım dönemde 'başarılı olduğumun' bir ölçüsü olarak değerlendiriyorum.''
Geçtiğimiz günlerde istifa eden teknik direktör Ertuğrul Sağlam ile birlikte görevi bırakmamasının nedenlerini de açıklayan Engin, şu ifadeleri kullandı:
''Sağlam ile beraber bırakmadım, çünkü Beşiktaş'ı sahipsiz bırakmak bu camiaya verilecek en büyük zarar olurdu. Sağlam ile beraber bırakmadım, çünkü ben başkanımız Yıldırım Demirören'i böyle kritik bir aşamada yalnız bırakmak istemedim. Sağlam ile beraber bırakmadım, çünkü transferlerini bizzat yaptığım yabancı oyuncular başta olmak üzere tüm futbolcu ekibimizle ilgili bilgileri görevi yeni devralacak ekibe vermeyi kendime bir borç bildim. Bazı eleştirilere çok sinirlendim ama kan kusup kızılcık şerbeti içtim.''
Beşiktaş'ta 1,5 yıl önce başladığı menajerlik görevine bugün itibariyle son vermiş bulunduğunu vurgulayan Engin, yazılı açıklamasında daha sonra şunları kaydetti:
''Yanlış anlamlara sebebiyet vermemek için görevden ayrılırken, büyük Beşiktaş camiasına, büyük Beşiktaş taraftarına ve saygıdeğer medyaya bir açıklama yapma ihtiyacı duyuyorum. 1,5 yıldır omuz omuza çalıştığım eski teknik direktörümüz Ertuğrul Sağlam'ın istifasından sonra hakkımda, hak ettiğimi hiç düşünmediğim yorumlar yapıldı. Bunlar beni çok üzmesine rağmen büyük Beşiktaş için hepsini sineye çektim. Bu yorumları yapanlar beni Beşiktaş genel menajeri sanıyorlardı. Oysa bilmiyorlardı ki, ben Beşiktaş 'gönül' menajeriydim. Benim için önemli olan fırtınalarda gemiyi azgın dalgaların arasında bırakmak değil, gemiyi her halükarda kıyıya yanaştırmaktır. Azgın dalgalar bizi yıpratsa da gemiyi kıyıya yanaştırdım ve şimdi gönül rahatlığıyla görevime veda ediyorum.
Hem aldığım Beşiktaş terbiyesi, taşıdığım ekip anlayışı, hem de yaşadığım sağlık sorunları nedeniyle bir süredir görevden ayrılmayı düşünüyordum. Ancak Ertuğrul Sağlam'ın ani istifasından sonra bana yakışan büyük Beşiktaş'ı sahipsiz bırakmamaktı. Nitekim, çok yakından tanıdığım, çok takdir ettiğim, Beşiktaş'ı büyük hedeflere taşıyacağına yürekten inandığım Mustafa Denizli'nin göreve başladığı gün, bayrağı kendisine teslim etme şansını buldum. Dediğim gibi ben genel değil 'gönül' menajeriyim. Büyük Beşiktaş'a elimden geldiğince yardım etmeye devam edeceğim.''
Sinan Engin, yaptığı yazılı açıklamada, bazı çevrelerin üretmekten keyif aldıkları hayali senaryolara itibar edilmemesi için bu açıklamayı yaptığını ifade ederek, şunları kaydetti:
''İstifa etmemin Mustafa Denizli'nin gelişiyle ilgisi yoktur. Aksine kendisi göreve devam etmem konusunda bana büyük ısrarlarda bulunmuştur. Mustafa Denizli ile bir sorun yaşamamızın imkanı yoktur. Ancak benimle ilgili yapılan haksız saldırıların, yeni ekibi rahatsız etmesini engellemek de bana düşen ilk görevdir. Aynı şekilde sevgili başkanımızın gitmemi engelleme girişimlerini de görev yaptığım dönemde 'başarılı olduğumun' bir ölçüsü olarak değerlendiriyorum.''
Geçtiğimiz günlerde istifa eden teknik direktör Ertuğrul Sağlam ile birlikte görevi bırakmamasının nedenlerini de açıklayan Engin, şu ifadeleri kullandı:
''Sağlam ile beraber bırakmadım, çünkü Beşiktaş'ı sahipsiz bırakmak bu camiaya verilecek en büyük zarar olurdu. Sağlam ile beraber bırakmadım, çünkü ben başkanımız Yıldırım Demirören'i böyle kritik bir aşamada yalnız bırakmak istemedim. Sağlam ile beraber bırakmadım, çünkü transferlerini bizzat yaptığım yabancı oyuncular başta olmak üzere tüm futbolcu ekibimizle ilgili bilgileri görevi yeni devralacak ekibe vermeyi kendime bir borç bildim. Bazı eleştirilere çok sinirlendim ama kan kusup kızılcık şerbeti içtim.''
Beşiktaş'ta 1,5 yıl önce başladığı menajerlik görevine bugün itibariyle son vermiş bulunduğunu vurgulayan Engin, yazılı açıklamasında daha sonra şunları kaydetti:
''Yanlış anlamlara sebebiyet vermemek için görevden ayrılırken, büyük Beşiktaş camiasına, büyük Beşiktaş taraftarına ve saygıdeğer medyaya bir açıklama yapma ihtiyacı duyuyorum. 1,5 yıldır omuz omuza çalıştığım eski teknik direktörümüz Ertuğrul Sağlam'ın istifasından sonra hakkımda, hak ettiğimi hiç düşünmediğim yorumlar yapıldı. Bunlar beni çok üzmesine rağmen büyük Beşiktaş için hepsini sineye çektim. Bu yorumları yapanlar beni Beşiktaş genel menajeri sanıyorlardı. Oysa bilmiyorlardı ki, ben Beşiktaş 'gönül' menajeriydim. Benim için önemli olan fırtınalarda gemiyi azgın dalgaların arasında bırakmak değil, gemiyi her halükarda kıyıya yanaştırmaktır. Azgın dalgalar bizi yıpratsa da gemiyi kıyıya yanaştırdım ve şimdi gönül rahatlığıyla görevime veda ediyorum.
Hem aldığım Beşiktaş terbiyesi, taşıdığım ekip anlayışı, hem de yaşadığım sağlık sorunları nedeniyle bir süredir görevden ayrılmayı düşünüyordum. Ancak Ertuğrul Sağlam'ın ani istifasından sonra bana yakışan büyük Beşiktaş'ı sahipsiz bırakmamaktı. Nitekim, çok yakından tanıdığım, çok takdir ettiğim, Beşiktaş'ı büyük hedeflere taşıyacağına yürekten inandığım Mustafa Denizli'nin göreve başladığı gün, bayrağı kendisine teslim etme şansını buldum. Dediğim gibi ben genel değil 'gönül' menajeriyim. Büyük Beşiktaş'a elimden geldiğince yardım etmeye devam edeceğim.''