Engin Alan'dan bomba Balyoz iddiaları!
Abone olMHP Milletvekili Engin Alan Balyoz ve çözüm süreciyle ilgili gündeme bomba gibi düşücek açıklamalar yaptı.
MHP Milletvekili ve emekli Korgeneral Engin Alan, ‘Benim Adım Engin Alan-Bölünmeye Çeyrek Kala’ adlı kitabını Habertürk gazetesinden Balçiçek İlter'e anlattı.
Balyoz davasından 18 yıl hapis cezası alan ve 4 yıl cezaevinde yatan Engin Alan, MHP'den neden aday olmadığı ve askere kurulan kumpası anlattı.
Engin Alan'ın açıklamalarının bazı kısımları şöyle:
BOP İÇİN TSK'YI DEVRE DIŞI BIRAKTILAR
Yaklaşık 4 yıl cezaevinde yattınız. Ne hissettiniz?
Ne Türkiye bunu hak etti, ne de Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK)... Yaşananların telafisi yok ki. Haksızlığa öfkelendim en çok. Yoksa zorluklar beni yıldırmaz. Ucu açık bir görev olarak kabul ettim yaşananları. “Farzet ki Kuzey Irak’tayım, Güneydoğu’nun dağlarındayım. Görev ne zaman biterse, çıkarım” dedim, kendimi ona göre programladım.
En başa dönelim. Siz ne zaman “Bu iş bana da bulaşır” diye düşündünüz?
Ucunun bir yerlere doğru gittiğini gördüm, endişelerimi TSK’nın komuta kademesiyle de paylaştım. “Bu iş burada kalmayacak, bu büyük bir plan ve bütün TSK’yı yakacak” dedim. Nitekim de yaktı. Bu milletin bir ordusu var, getirdikleri noktaya bakın. TSK ile hesabım yok, ama kişilerle var.
Niye olduğunu düşünüyorsunuz tüm bunların?
Çok basit. Büyük Ortadoğu Projesi’ni (BOP) hayata geçirebilmek için TSK’yı devre dışı bırakmak gerekiyordu.
Tuttu mu peki?
Tuttu mu, tutmadı mı, ondan pek emin değilim, endişelerim var. Çözüm, çözülme, ihanet sürecine baksanıza... Öte yandan bizler halen içeride olabilirdik, o yönden de tutmadı.
MHP'DEN NEDEN ADAY OLMADI?
MHP’den niye yeniden aday olmadınız? Sağlığınız mı bozuk, sabıka kaydı engeliniz mi var?
Türkiye, Cumhuriyet tarihinin en kritik seçimine gidiyor. Bu seçimden çıkacak sonuç 25-30 yılımızı belirleyecek. Demokratik parlamenter rejimden başkanlığa geçiş, çözülme süreci, ekonomi; bütün bunları üst üste koyuyorum ve bu aşamada MHP’yi yıpratacak hiçbir şey söylemek istemiyorum. Ama herhangi bir sağlık sorunum da yok, sabıka kaydım da... Sadece “Ben böyle karar verdim, karşısı da kendi kararını verdi” diyelim. Anamdan vekil ya da general doğmadım. Benim istikbalim mazide kaldı, hiçbir beklentim yok. Bu milletin evladı olmaktan başka hiçbir makam bana bundan sonra şeref de kazandırmaz.
MHP kurultayına niye gitmediniz?
Yine karışıklık çıkmasın, parti yıpranmasın diye.
CHP’den de teklif geldi mi size?
İsim vermek istemem. Bu aşamada siyaset niyetim yok. Hayatımda hiç tatil yapmadım, biraz dinleneceğim.
MECLİS'TE KAN BEYNİME ÇIKIYOR
Meclis’e dair ne anlatabilirsiniz?
Her fikirden insanın “Benim hakkımı koru’’ diye oraya gönderdiği bir topluluk. Kavgalı ve sıkıntılı bir dönemdi. Hoşgörü de gitmiş. “Benim ne işim var burada?’’ diye çok düşündüm.
Hoşgörülü müsünüz? Örneğin HDP’lilere karşı?
Yanımda oturuyorlardı üstelik, çok acayip bir duygu. Kürsüye çıkıp “Kürdistan”, “Sayın Öcalan” dediklerinde beynime kadar kan çıkıyor tabii. Emir astsubayım dahil şehit verdiğim, bayrağa sarıp ailelerine gönderdiğim vatan evlatları gözümün önünden geçiyor.
Hiç ağladınız mı?
Ağlamayı pek bilmem. Komutan olmak o demek zaten. İçinizde fırtınalar koparken soğukkanlı duracaksınız.
ÖCALAN'IN NİYE VERİLDİĞİ ORTADA
Rahmetli Ecevit “APO’yu bize neden verdiler bilmiyorum’’ demişti. O zaman Özel Kuvvetler Komutanı’ydınız. Siz de aynı şeyi düşündünüz mü?
Bugün çözülme sürecine baktığınızda, Öcalan’ın niye verildiği ortada, yine BOP çıkıyor karşımıza. Benim de soru işaretlerim vardı, ancak bunu söyleyebilirim.
Hapishaneden çıktınız, ilk basın toplantısında çok öfkeliydiniz...
Ben öfkeli olmayacağım da kim olacak? Öfkem azaldı ama hâlâ sürüyor. Cezaevindeyken annemi, kayınvalidemi kaybettim. Hapishaneden çıktıktan 15 gün sonra 2 kardeşimi peş peşe toprağa verdim. Nasıl öfkeli olmazsınız? Kimsenin kimseye “Pardon” diyecek hali var mı!