Enflasyon hedefi tutacak

Merkez Bankası Başkanı Süreyya Serdengeçti, yüzde 20 enflasyon hedefinin tutmaması için bir neden bulunmadığı düşüncesini koruduklarını belirterek, ''Belirgin azalmanın yılın ikinci döneminde görüleceğini düşünüyoruz'' dedi. İtalya-Türkiye 2003 Yatırım Forumu'nda konuşan Serdengeçti, konuşmasının enflasyonla ilgili bölümünde bu konuda yapılan çalışmalar ve yürütülen strateji hakkında bilgi verdi. 30 yıldır Türkiye için sorun olan kronik enflasyonun kendileri için en önemli konu olduğunu vurgulayan Serdengeçti aynı zamanda Türkiye'nin yatırım ortamı açısından zayıf rekabet gücünü açıklayan temel etken niteliği taşıdığını kaydetti. ''Bütün mesele bilincine varıp varmama meselesidir'' diye konuşan Serdengeçti, bu anlaşılmadığı sürece uygun yatırım ortamının tesis edilmesinin pek mümkün olamayacağına dikkat çekti, ancak bu konuda ilerleme kaydedildiğini de söyledi. Fiyat istikrarının ekonominin olmazsa olmaz ön koşulu olduğunun giderek daha fazla kabul gördüğünü kaydeden Serdengeçti, Merkez Bankası'nın temel hedefinin fiyat istikrarını sağlamak ve sürdürmek olduğunu yineledi. Serdengeçti, şöyle devam etti. ''Finansal istikrar, enflasyon üzerindeki etkisinden dolayı gözetilmesi gereken destekleyici amaçtır. Bu da önemli, zaman zaman değiniyoruz. Dalgalı kur rejiminin bu meyanda Merkez Bankası'nın finansal istikrar çabalarını ne kadar kolaylaştırabildiği sanırım Irak krizi sırasında aldığımız tedbirler ve bunların ne kadar etkili olduğu gerçeğinde de yatmaktadır. 2002'de enflasyon yüzde 35 olacak dedik yüzde 29.7 oldu. Bu son 20 yılın en düşük yıl sonu rakamıdır. 2003 hedefi yüzde 20, orta vadede ise hedef tek haneli enflasyondur. Asıl ve en önemli hedef de budur. Ancak buraya vardığımız zaman fiyat istikrarından o ölçüde söz edebileceğiz.'' Tefe ve Tüfe ilk kez birlikte düştü Serdengeçti, Haziran ayında toptan eşya fiyatları ve tüketici fiyatlarının Türkiye'nin 30 yıllık enflasyon tarihinde ilk kez birlikte düşüş gösterdiğini ve Haziran ayında TÜFE'deki yüzde 0.2'lik düşüşle 90 yılından bu yana ilk kez negatif değer aldığını bildirdi. ''Bizim için bekleyişler de önemli. Yaptıklarımız değil, kamuoyunu nasıl ikna ettiğimiz. O önemli'' diyen Serdengeçti, 2002 yılında enflasyon hedefinin yüzde 35 olarak deklare ettiklerinde kimsenin inanmadığını ve herkesin yüzde 48 olarak değerlendirdiğini kaydetti. Arada 13 puanlık bir güvenirlik farkı olduğunu anlatan Serdengeçti, bu yılın başında ise bu farkın 5 puana indiğini belirtti. Serdengeçti, ''Daha sonra programla ilgili birtakım sorunlar, ya da Irak krizi yüzünden bunun daha da bozulduğunu görüyoruz. 8 puana kadar çıkmıştı güvenirlik farkı. Ama dün açıklanan verilerle birlikte bunun 4 puana indiğini görüyoruz'' diye konuştu. Enflasyonun gelecekte izleyeceği seyrin bağlı olduğu gelişmelere de değinen Serdengeçti, bunları 2003 bütçesi, ek tedbirler ve mali disiplinin tavizsiz sürdürülmesi, yapısal reformların kararlılıkla uygulanması, geçmiş enflasyona endeksli fiyatlama davranışlarının ortadan kalkması, kamu fiyat ayarlamalarının hedeflenen enflasyona uyumlu devam etmesi ve iç talepteki artışın özel kesimce kar marjını arttıracak bir fırsat olarak görülmemesi olarak sıraladı. Bu faktörlerin hepsinin çok önemli olduğunu kaydeden Serdengeçti, Merkez Bankası'nın bunları yılın başında ve ilk çeyrekten sonra tekrar hatırlattığını, şimdi de hatırlatıyor olduğunu ve böyle devam edeceğini söyledi. Enflasyonda belirgin azalma yılın ikinci yarısında Serdengeçti, ''Yüzde 20 enflasyon hedefinin tutmaması için hiçbir neden görmediğimizi yılbaşından bu yana söylüyoruz. Hala aynı fikirdeyiz. Belirgin azalmanın yılın ikinci döneminde görüleceğini düşünüyoruz'' diye konuştu. Faiz konusuna da değinen Serdengeçti, kısa vadeli faiz oranlarının Merkez Bankası'nın başlıca politika aracı olduğunu ve Merkez Bankası'nın bununla ilgili kararları alırken sadece gelecekteki enflasyona baktığını kaydetti. Serdengeçti, ''Çünkü nedir buradaki bakış açısı? Kısa vadeli faiz oranlarıyla ilgili kararları enflasyonun gelecekte izleyeceği seyrin enflasyon hedefiyle uyumu var mı yok mu? Buna bakılarak alınmasından ibaret. Bu kadar basit'' dedi. Serdengeçti, döviz alım ihaleleri hakkında bilgi verirken de şunları söyledi: ''Merkez Bankası aynı zamanda rezerv biriktirmek amacıyla döviz alım ihaleleri yapıyor. Bunun da kurun seviyesi ile alakası yok. Sanırım 3 milyar dolara yakın bir parayı 2 ya da 2.5 ayda almış bulunuyoruz ve aynı zamanda ihracatçıların sorunlarını gidermek için. Çünkü döviz kuru politikasının onlar için uygulanması mümkün değil. Vadeli işlemler piyasaları ve riskten korunma araçlarının geliştirilmesine de çok önem veriyoruz.''