Enflasyon 2005'te tek haneli

Yatırımcıların Türkiye’ye büyük ilgi gösterdiğini ifade eden Merkez Bankası Başkanı Süreyya Serdengeçti, Türkiye’de enflasyon probleminin çözülmeye başlandığının buralarda çok iyi anlaşıldığını gördüklerini söyledi. Serdengeçti, “Yatırımcılarla olumlu gelişmelerin getirdiği risk ve problemleri tartışıyoruz” diye konuştu. Enflasyonda şaşırtıcı gelişme yok 2002’den itibaren beklenenin ötesinde pozitif büyüme rakamları görüldüğüne dikkat çeken Serdengeçti, bunda ihracatın da önemli payı olduğunu olduğunu söyledi. “Enflasyon konusunda bizi şaşırtan bir gelişme olmadı” diyen Serdengeçti 2002’deki yüzde 35’lik hedefi de ulaşılabilir bulduğunu , şimdi de aynı şeyi düşündüğünü dile getirdi. Döviz kurunun son dönemde enflasyonda elde edilen başarılarda etkisi olabileceğini kaydeden Serdengeçti şöyle devam etti: “Geçmişte de döviz kurunun aşırı değer kazandığının düşünüldüğü dönemler oldu ama o dönemlerde enflasyon bu kadar düşmedi.” Giderek döviz kurundan enflasyona geçişkenliğin zayıflıyor olabileceğini düşündüğünü ifade eden Serdengeçti sözlerine şöyle devam etti: “Bulunduğumuz noktada enflasyon yüzde 23 seviyesinde. Yüzde 20 daha sonra da yüzde 12 ile devam edeceğiz. 2005 yılı içinde tek haneli enflasyona geçeceğiz.” Enflasyonda eşik sorunu yok Tek haneli enflasyona geçişteki eşik sorununa da değinen Serdengeçti, bunu bir sorun olarak görmediğini, enflasyon bekleyişlerine sıkı politikalar uygulayarak tesir edilebileceğini kaydetti. Serdengeçti, sıkı maliye ve para politikasının, yapısal reformların aynen devam etmesi gerektiğini bu durumda gelirler politikasının daha fazla önem kazandığını vurguladı. “Programı kararlılıkla uygulasak dahi enerji ya da gıda alanında riskler olabilir. Bu her ülkede böyledir. Merkez Bankası ya da hükümet bunu kontrol edemez. Enflasyonda yüzde 20’nin biraz üzerinde kalırsak bu birinci çeyrekteki enerji fiyatlarından falan gelecek” dedi. Rekabet gücü tartışması Serdengeçti, enflasyon hedeflemesiyle ilgili çalışmaların büyük ölçüde tamamlandığını ancak geçiş için takvim veremeyeceğini söyledi. Ayrıca şu anki para politikasının da enflasyon hedeflemesinden başka bir şey olmadığını ifade etti. İhracatçıların kurun seviyesiyle ilgili eleştirilerine de yanıt veren Serdengeçti “Kurdan rekabet gücü bekleme yerine diğer alanlara konstantre olmak gerektiğini düşünüyorum. Rekabet gücü sadece döviz kurlarına ve kurların reel seviyesine bağlı değildir. Aynı zamanda mikroekonomik göstergelere de bağlıdır. Son 10 yılda paramızı 2 kere devaüle etmekle beraber, rekabet gücü açısından dünya sıralamasında hep aşağıda kaldık” dedi. Kur riskine karşı vadeli işlemler piyasasının geliştirilmesini önerdi. Merkez Bankası’nın TL’yi suni olarak değerli tuttuğu eleşetrilerine de yanıt veren Serdengeçti, “Bunun için döviz satıyor olmamız gerekiyor oysa biz döviz alıyoruz. Mayıs ayından buyana yaklaşık 8.5 milyar dolar aldık. Belki ihaleler dışındaki, oynaklığa müdahelimiz aşırı bulunmuş olabilir. Ancak Eylül’den itibaren rüzgarın biraz hızlı estiğini dikkate almak lazım” diye konuştu. Faiz oranlarının kamuoyuna doğru yansıtamadığını savunan Serdengeçti, kısa vadeli faizleri belirlerken gelecekteki enflasyona baktıklarını, kimilerinin düşündüğü gibi hazine faizlerinin ya da döviz kurunun seyrine bakarak faizleri ayarlamalarının sözkonusu olmadığını kaydetti. Serdengeçti, 2005 ya da 2006 yılında TL’den 6 sıfır atılabileceğini ifade etti.