Enerji straejisi yeniden şkillenecek

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, DPT, Hazine, Maliye ve Özelleştirme İdaresi temsilcileri hafta sonu biraraya gelerek, Türkiye'nin Enerji Stratejisi'ne son şeklini verecekler. 2007 yılından itibaren Türkiye elektrik talebinin karşılanamaz hale geleceği ve bu nedenle gerekli yatırımlara bir an önce başlanarak arz güvenliğinin sağlanması gerekiyor. Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu'na yapılan yatırım başvurularının ne kadarının gerçekleşeceğinin bilinmemesi, bu taleplerin çoğunluğunun düzenli enerji kaynağı olarak kabul edilmeyen rüzgar enerjisi olması gibi nedenler, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nı endişelendiriyor. Ayrıca önceki yıllarda yapılan enerji projeksiyonlarının şişirildiği şeklindeki açıklamalar nedeniyle de daha gerçekçi bir projeksiyon oluşturulması da isteniyor. Konunun diğer önemli tarafını ise Dünya Bankası ve AB tarafından öngörülen 'piyasanın serbestleştirilmesi' oluşturuyor. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu ve piyasa yasalarında öngörülen takvim, daha önce yapılan hazine garantili ve 20-30 yıl gibi uzun vadeli yap-işlet-devret, yap-işlet projeleri nedeniyle aksıyor. Dünya Bankası geçtiğimiz günlerde yaptığı görüşmelerde Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'ndan enerji piyasasının serbestleştirilmesine yönelik uygulanabilir bir yol haritası hazırlanmasını istemişlerdi. Dolayısıyla Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı bir yandan Türkiye'nin 30 yıllık enerji arz-talep senaryolarını ve bu senaryolara paralel uygulanacak harekat planını oluşturduktan sonra, eş zamanlı olarak yürütülecek serbest piyasaya geçiş takvimini belirleyecek. Böylece hem yatırımcılar, hem de tüketiciler önünü daha net görerek ona göre planlarını yapabilecekler. Basına kapalı yapılacak toplantılarda, Hazine'nin üstlenmesi gerekebilecek sübvansiyonlar, özelleştirmelerde çok para istenmesi halinde bunun maliyetlere yansımaları, yatırım gereksinimleri gibi çok sayıdaki sorulara da yanıtlar aranacak. Bilindiği gibi elektrikte bölgesel tarifeye, bazı bölgelerde elektrik fiyatlarının 'hayli yüksek' olacağından dolayı geçilememiş, yasanın öngördüğü 'gerekirse sübvansiyon sağlanır' maddesine de yüzde 6,5 faiz dışı fazla hedefi doğrultusunda sıcak bakılmamıştı. AB'nin 2007 yılına kadar üye ülkelerin tamamında, her elektrik tüketicisine üreticisini seçme serbestisi tanınması kararı ise üye olmadığı için bunun Türkiye'yi bağlamayacağı şeklinde değerlendiriliyor.