Enerji politikası alt-üst oldu

Abone ol

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler Enerji politikalarının alt-üst olduğunu iddia etti.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, Çukurova ile Kepez Elektrik A.Ş.'nin imtiyaz sözleşmesi kurallarına uymadığı için halkı mağdur ettiğini ve şirketlerin keyfilik ve her yönden uzlaşmaz bir tavır sergilediğini söyledi. Özel bir televizyon kanalında düzenlenen programa katılan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, imtiyaz sözleşmesi feshedilen Çukurova Elektrik ile KEPEZ Elektrik ile ilgili açıklamalarda bulundu. Bu şirketlerle alakalı olarak 2002 yılından itibaren şikayetlerin yapıldığını ve halen çeşitli ihbarların geldiğini ifade eden Güler, imtiyaz sözleşmelerinde serbest piyasa için gerekli şartların belirlendiğini ve bu iki şirketin bunlara uymadığı için halkın mağdur olduğunu söyledi. Her iki şirket tarafından bölgeye yapılan yatırımların engellendiğini vurgulayan Güler, "Bu olay Akdeniz bölgesinin iletim ve dağıtım konusudur. Tüketicilerden iletim ve dağıtımla ilgili 19 şikayet geldi. Şirketlerin hareketlerin engellenmesi, keyfilik ve her yönden uzlaşmaz bir tavır sergilendi. Bizim burada siyasi tavrımız yok. Olay iki şirketin meselesidir. Kurallara uymayan, ilişkileri çekilmez hale gelen bu şirketler, imzaladıkları sözleşmeye uymadılar" dedi. Kimsenin malına mülküne dokunmadıklarını ve el koymanın sözkonusu olmadığını belirten Güler, "Bu konuda idari ve adli süreç başladı. Bu süreç bir takım süprizlere gebe olacak. Devam eden ihbar ve şikayetler var. Çalışanlar ve etraftakiler bu konudan memnun. Bu 7 ilde olan bir olay. Araştırma devam ediyor. Bu iki şirketin SPK, TEDAŞ, DSİ, TRT ve buna benzer bir çok kuruluşla uzlaşmazlık ve dava konusu var" şeklinde konuştu. Güler, Berke barajınını devlet adına yapılmış, sahibi devlet olan bir baraj olduğunu ifade ederek şunları söyledi: "Bu şekilde 11 tane baraj var. Hepsi devletin. Burada imtiyaz sözleşmesi kalkıyor. Mala el koyma yok. Bu iki şirketin imtiyazının kaldırılması meselesi. Bunun yansıması bir yansıması ise borsa. Hukuki süreç devam ettiği için bu noktaya gelinmedi. Herhangi bir açıklama yapmam doğru olmaz. IMKB'yi ihmal etmiş değiliz. Çalışanların haklarının korunacağını bildirdik. Hatta bu kişeler bundan memnun. Bu, kamu hizmetinin kamu adına özel şirkete yapılmasıdır. Başka bir deyişle, kamu malının kamuya geri dönmesidir. Bu bir özelleştirme değil. Yanlışlıklara devam eden şirkete dur demektir". Güler, bugüne kadar Türkiye'nin hesap edilenden daha fazla enerji talebinden bulunulduğunu ve enerji politikasının alt-üst olduğunu sözlerine ekledi.

Günün Önemli Haberleri