En yetkili ağızdan AK Parti'nin son oy oranları
Abone olYerel seçimle ilgili konuşan Atalay AK Parti'nin son oy oranını da açıkladı.
Başbakan Yardımcısı Beşir
Atalay, CNN Türk Televizyonunun canlı yayınına katılarak gündemdeki
konulara ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Yerel seçimle ilgili konuşan Atalay AK Parti'nin son oy oranını da açıkladı.
Atalay, "Partinin hedefi, en azından genel seçimin altına düşmemektir. Kamuoyu yoklamalarında, şu anda bizim yüzde 51-52 gibi bir desteğimiz var. Bu iyi bir destek. Bir seçimden sonra iktidarsınız ve halen bu kadar yüksek bir oranı korumanız çok önemli. Dolayısıyla yerel seçimde de bu görüntüleri yakalamak istiyoruz." dedi.
"AK Parti devletleşti, sağcılaştı, reformcu karakterini kaybetti" gibi eleştirilerin dile getirildiğinin anımsatılması üzerine Atalay, iktidara yılların muhalefet birikimiyle, baskılar görerek ve sorunlar yaşayarak geldiklerini anlattı. Bu nedenle devleti değiştirme misyonunu devlet olmaktan daha önemli gördüklerini belirten Atalay, "Devlet değişti bugün.
Çözüm süreci gibi konular en hassas konulardı. Bütün
kurumlarımızın en koordinasyon içinde çalıştığı bir dönemi
yaşıyoruz. Devletin kurumlarının refleksi değişti. Biz devlet
olmadık. Devlet çok değişti ve devlet halen değişiyor" diyen
Atalay, bu misyonun devam edeceği konusunda en küçük bir kuşku
duyulmaması gerektiğini kaydetti.
"Alevilerle ilgili düzenlemelerin hayata geçip geçmeyeceği"
yönündeki soruya karşılık da Atalay, çalışmaların sürdüğünü
bildirdi. Atalay, "Bizim son ana kadar bu pakette iki şeyin
olmasını arzu ettik. Birincisi Alevi vatandaşlarımızla,
cemevleriyle ilgili konular ama olgunlaşamadı yeterince. Bizzat
kendim çok görüşme de yaptım. Onu çözüm paketimize koyacak şekilde
olgunlaştıramadık. Biraz daha çalışılmaya ihtiyacı var. Ama o
çıkacak. O olgunlaşacak ve çıkacak" diye konuştu.
"AK PARTİ DÖNEMİNDE GÜÇ KAZANDI"
2004'teki MGK kararlarıyla ilgili iddialar var. Cemaatin okul ve
dershanelerinin isim isim fişlendiği iddiası. Bu konuda ne
diyorsunuz" sorusunu da yanıtlayan Atalay, "Bunların çok yanlış
yorumlandığını, o kararla veya imzalarla diğer konuların hiçbir
irtibatının olmadığını arkadaşlarımız açıkladılar" ifadesini
kullandı.
AK Parti iktidarının her kesim için demokratikleşmenin arttığı,
çalışma ortamlarının rahatladığı bir dönem olduğuna işaret eden
Atalay, bütün kesimlerin bu dönemde daha fazla faaliyet
gösterdiğini, daha fazla alan kazandığını, daha özgür çalıştığını
ve daha fazla imkana sahip olduğunu vurguladı. Bunun siyasi
iktidarın sağladığı özgürlük ortamıyla mümkün hale geldiğini
söyleyen Atalay, "Her kesim, zikrettiğiniz kesimler de bizim
dünyamızın sivil toplum kuruluşları, cemaati, grubuyla
vesaire...
AK Parti özgürlük alanlarını genişleten, hepsinin çalışmalarını
rahatlatan, pek çok çalışmalarına destek veren bir politika
izlemiştir. Bugüne kadar hepsi de büyük gelişme kaydetmiş, büyük
güç kazanmışlardır" değerlendirmesinde bulundu.
Atalay, yeni anayasa çalışmalarında gelinen noktayı da
değerlendirerek, AK Parti'nin bu konudaki kararlığı ve tutumunu
herkesin bildiğini, TBMM'nin bu konuda iyi bir sınav veremediğini
vurguladı. "Bu Meclis, yeni anayasayı yapamadan yeni seçime giderse
millete karşı verdiği sözü de tutamamış olacak. Bütün partiler
böyle. Hepimiz seçim alanında yeni anayasa dedik" yorumunda bulunan
Atalay, AK Parti'nin "yeter ki yeni anayasa yapılsın" düşüncesiyle
her esnekliği gösterdiğini, tavizkar davrandığını kaydetti.
Atalay, CHP ve MHP'nin mevcut anayasanın ve statükonun değişmesini
istemediklerini dile getirerek, "Gelen tekliflere baktığınızda bunu
görüyorsunuz. BDP'nin de kendine has, diğerlerinin de
katılamayacağı, uç teklifleri var. Bu komisyonun ittifakla karar
alması mümkün değil" dedi.
"GENEL SEÇİMİN ALTINA DÜŞMEYECEĞİZ"
Yerel seçimin, ardından gelecek cumhurbaşkanlığı seçimi ve genel
seçim dikkate alındığında ayrı bir önemi olduğunu belirten Atalay,
"Bunun üçü peş peşe. Psikolojik ve tabii matematiksel olarak da üç
seçim birbirinin etkisindedir. Buna biraz bütün olarak bakmak
lazım. Yerel seçimin kendine has dinamikleri, etkenleri vardır.
Yerel şartlar, adaylar farklılık oluşturabilir ama yine de oranlar
önemli. Her parti, hele de biz en yüksek oyu almak için en isabetli
adayları arıyoruz" ifadesini kullandı.
Atalay, AK Parti'nin yerel seçimdeki hedefinin ne olduğu yönündeki
soruyu da şöyle yanıtladı:
"Partinin hedefi, en azından genel seçimin altına düşmemektir.
Kamuoyu yoklamalarında, şu anda bizim yüzde 51-52 gibi bir
desteğimiz var. Bu iyi bir destek. Bir seçimden sonra iktidarsınız
ve halen bu kadar yüksek bir oranı korumanız çok önemli.
Dolayısıyla yerel seçimde de bu görüntüleri yakalamak
istiyoruz.
Biz bu yerel seçimde inşallah, şu andaki araştırmalar da onu
gösteriyor, yerel ve genel seçim gibi ikili sorularla da
götürüyoruz bu kamuoyu yoklamalarını, genel seçimin altına
düşmeyeceğiz gibi bir görüntü alıyorum."
"Diyarbakır Buluşması" ve çözüm sürecinin AK Parti'nin elini
kuvvetlendirdiğini anlatan Atalay, şöyle devam etti:
"Bu seçimde biz Güneydoğu'da, AK Parti olarak genel seçime göre
daha da avantajlı olabiliriz diye düşünüyorum. Genelde seçimde,
bölge olarak yine en yüksek oy bizim. Zaten orada biz ve BDP var.
Öbür partiler zaten fazla yok o bölgede. Yine beraber yarışacağız,
öyle görünüyor.
Başka partiler orada görünmüyor. Çok çetin bir seçim ortamı
geçecek. Biz hem iyi adaylar göstereceğiz hem de çok çalışacağız.
Teşkilatlar, parti, genel merkez olarak bölgeye özel bir ağırlık
vereceğiz. Köylere, evlere kadar ulaşacağız. Güneydoğu ile ilgili
büyük bir kararlılık içindeyiz. Her birimiz, belki Güneydoğu'daki
illeri de paylaşacağız."
Bedelli askerlik konusunda herhangi bir çalışma olup olmadığı
sorusuna da Atalay, "Bu konuda ilgili arkadaşların açıklamalarını
esas almak lazım. Benim de kabine üyesi olarak bildiğim,
gündemimizde ve önümüzde böyle bir konu yok şu anda" yanıtını
verdi.
CUMHURBAŞKANI SEÇİMİ
Daha önce cumhurbaşkanının TBMM tarafından seçildiğini, krizler
yaşandığını, "olmadık kişiler üzerinde uzlaşıldığını" söyleyen
Atalay, artık farklı bir döneme geçildiğini, cumhurbaşkanını halkın
seçeceğini, milletin seçtiği ismin başlarının üstünde yeri olduğunu
belirtti.
Atalay, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Cumhurbaşkanını milletin seçmediği dönemlerde, biraz da
statükocuların, millet iradesinin dışında tutum içinde olanların
biraz odak noktası olmuştur Türkiye'de cumhurbaşkanlığı makamı.
Şimdi millet seçeceği için artık o sorunlar da kalmayacak. Biz
milletin seçeceğinin çok isabetli olduğu inancındayız. Ben bu defa
bir kriz olacağına hiç inanmıyorum. Adaylar çıkacak, milletimiz de
seçecek.
Neresinde kriz olacak bunun? Bizim adaylarımızı kastediyorsanız
bizde kriz olmaz. AK Parti, biz bu işleri çok iyi hesap ederiz.
Zamanı gelince en uygun kararları alırız. En olmaz dönemlerde nice
çözümler bulduk. Bizdeki o fedakarlık, dostluk, herkesin birbiri
için fedakarlıkta bulunması müthiş bir şeydir. Bizde adaylık sorun
olmaz."
Atalay, bir başka soruyu yanıtlarken de Cumhurbaşkanı Abdullah
Gül'ü de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı da yakından tanıdığını ve
birbirleriyle olan ilişkilerini çok iyi bildiğini söyledi. Atalay,
"Gerginlikti, pürüzdü o tür şeyler burada hiç yer almaz. Bizlerin
geneli için de bu söz konusu. Bizim partide bu manada bir sorun
yaşanmaz. Bunun garantisini ben vereyim. Hiç kimse heveslenmesin"
dedi.
Cumhurbaşkanlığı seçiminin zamanı gelindiğinde görüşülüp istişare
edileceğini belirten Atalay, şu anda önceliklerinin yerel seçim
olduğunu dile getirdi.
AK Parti'nin yerel seçime yönelik kapsamlı bir çalışma yaptığını ve
iddialı olduğunu ifade eden Atalay, yerel motiflerin ve hayata
geçirilen hizmetlerin yer aldığı kampanyaların hazırlandığını
söyledi.
"ÜÇ DÖNEMDE ESNEME OLMAZ"
Atalay, AK Parti tüzüğündeki üç dönem kuralına ilişkin bir esneme
ya da değişikliğin söz konusu olup olmayacağı sorusu üzerine ise
"Esneme olmaz. Orada bir kararlılık görüyorum ben" yorumunda
bulundu.
Kendisinin de üçüncü dönemi olduğunu, artık milletvekili adayı olmayacağını hatırlatan Atalay, "Allah ömür verdiği kadar partimiz için çalışacağım. Bu hizmetin içinde yer almayı kendim için büyük bir nasip olarak görüyorum. Bundan sonra da burada yer alacağım. Nerede ne yapabilirsem, bu hareketin içinde olacağım. Kendim için hedefim bu" diye konuştu.