En mutlu olduğumuz zaman...
Abone olMersin İl Sağlık Müdürü Doç. Dr. Mustafa Kemal Başaralı, insanın fıtratına uygun yaşamasının hayatı kolaylaştırıp, verimli hale getireceğini...
Mersin İl Sağlık Müdürü Doç. Dr. Mustafa Kemal Başaralı, insanın
fıtratına uygun yaşamasının hayatı kolaylaştırıp, verimli hale
getireceğini belirterek, "15.00-16.00 saatleri en mutlu olduğumuz
saatlerdir. Mutluluk hormonu endorfin zirve seviyededir. Spor
faaliyetleri için en iyi saattir. Tansiyon ve dolaşım çok iyi
durumdadır. Antrenmanlar için de en iyi zamandır" dedi.
İnsanın yaşamındaki biyoritmik değişikliklerle ilgili açıklama
yapan Doç. Dr. Mustafa Kemal Başaralı, insan hayatında iki türlü
ritmin mevcut olduğunu ifade ederek, birincisinin bir günlük
değişimler, ikincisinin ise yıllık değişimler olduğunu kaydetti. 24
saatlik yaşam döngüsünün başka canlılarda farklı olabileceğini
vurgulayan Başaralı, "Çünkü her canlının yaşamsal faaliyetleri,
beslenme alışkanlıkları, dinlenme zaman ve periyotları farklı
farklı olmaktadır. Yine belirlenen saat dilimleri sonradan
belirlenen suni aralıklardır ileri geri alınabilmektedir. Gerçek
biyolojik saat güneşin dünyanın ve ayın konumlarına ve
hareketlerine bağlı olan zaman dilimleridir" diye konuştu.
İnsanın biyoritmik değişiklikleriyle ilgili de bilgiler veren
Başaralı, "05.00 güne hazırlanma saatidir. Bu saatte vücutta
kortizon seviyesi gittikçe artmaya başlar. Buna bağlı olarak vücudu
hareketli bir duruma hazırlayan hormonlar da artmaya başlar.
Erkeklik hormonu/testosteron fazla salgılanır. Stres hormonunun
konsantrasyonu bizi yeniden faaliyete geçirmiştir. Bu hormon gündüz
değerinin tam altı katına çıkar. Diğer hormonların salgılanması en
üst düzeye çıkmaya başlar. Kortizon salgılanmasıyla organizma
uyanır. 06.00-07.00 saatleri arası kahvaltı saati. Metabolizma
hareketlenir ve o günün işleri için enerji ve proteinler hizmete
hazır olur. Vücudumuz harekete geçer, kaybolan enerji yeniden geri
gelir. Vücut yüzde 50-60 faaliyete geçmiştir ama bu saatte ağır
spor yapmaktan kaçının. Çünkü kalbe ve dolaşıma gereksiz yere
yüklenilmiş olur. Spor yerine yürüyüş yapın ve güzel bir kahvaltı
edin, çünkü sindirim organları bu saatte iyi çalışır. 08.00-09.00
saatleri arası nabız ve tansiyon yükselir. Uyurken 60 olan kalp
atışı, uyandığımızda 72-78 arasına çıkar. Vücudun dinç, kuvvetli
olduğu saattir. Herhangi bir hastalık için ilaç alacaksanız bu
doğru zamandır. Vücudumuz dış etkilere ve röntgen ışınlarına karşı
daha dirençlidir" ifadelerini kullandı.
"EN MUTLU OLDUĞUMUZ ZAMAN 15.00-16.00 SAATLERİ ARASIDIR"
10.00-11.00 saatleri arasında ise insanın dinamik olduğunu
vurgulayan Başaralı, açıklamasını şöyle sürdürdü: "Saat 12.00’da
vücudun dinlenmeye ihtiyacı vardır. Dikkat azalır ve uyku basar.
Saat 13.00’da vücut formdan bir hayli düşmüştür. Verimlilik gün
ortalamasının yüzde 20 aşağısındadır. Bütün organlar en alt düzeyde
çalışır. Saat 14.00’da kendimizi bitkin hissederiz, çünkü tansiyon
ve hormon düzeyi düşmüştür. 15.00-16.00 saatleri arası ise en mutlu
olduğumuz saatlerdir. Mutluluk hormonu endorfin zirve seviyededir.
Enerjimiz yeniden geri gelmiştir, belleğimiz tam formundadır.
İkinci kez verimliliğe yaklaşırız, gerçi bu verimlilik sabahkinden
azdır. Spor faaliyetleri için en iyi saattir. Tansiyon ve dolaşım
çok iyi durumdadır. Antrenmanlar için de en iyi zamandır. 17.00’da
organların faaliyeti üst düzeydedir. Adrenalin tavan seviyededir.
18.00 akşam yemeği için iyi bir saattir. Pankreas bu saatte
özellikle aktiftir. Karaciğer faal ve dayanıklı sayılabilir.
19.00’da nabız yavaşlar, tansiyon düşer, bu saatte vücut
tembelleşir. 20.00’da karaciğerdeki yağ düzeyi düşer ve kandaki
gıdalarla alınan karbonhidratlar, proteinler, yağlar
kullanılmıştır. Bundan sonra alınanlar harcanmaktan çok çeşitli
şekillerde depolanacaklardır. 21.00’de sindirim organlarının günlük
görevi sona ermiştir, istirahate geçerler. Bu saatten sonra yemek
yenmemelidir yenen her şey midede sabaha kadar hazmedilmeden kalır.
22.00’da vücutta melatonin hormonu salınımı artmıştır, vücut ve
organlar istirahate hazırlanmaktadır, günün yorgunluğundan sonra
organizma dinlenmelidir. 23.00’da organizma gün boyunca aktif bir
şekilde faaliyet gösteren stres hormonu kortizon ve ona bağlı
hormonların salgılamasını durdurur. Tansiyon, kalbin frekansı ve
vücudun ısısı düşer. Uyku saatidir. 24.00’da uyuduğumuz sırada deri
hücreleri durmadan çalışır, gündüzde olduğundan daha sık
bölünürler. 01.00’de verimliliğimiz en alt düzeydedir. Bu saatte
hala çalışanlar hata yaparlar, zorunlu olmayanlar
çalışmamalıdırlar, dikkat son derece azalır. 02.00’da yolda olanlar
arabayı çok dikkatli sürmelidirler. 03.00’da melatonin hormonunun
salgılanması bizi tembelleştirir ve oldukça kararsız yapar. Bu
safha bedensel ve ruhsal olarak karanlık bir safhadır. 04.00’da
stres hormonları yeniden artmaya başlar. Yeniden enerji kazanırız.
Vücut kendini yeniden hazırlamaya başlamıştır."
(İHA)