Bakterilerin faydalı birer yaratık oldukları fikri pek çok kişi için bile hala kolay kabul edilebilir çizginin dışında. Bugüne kadar bakteri kelimesine yüklenen anlamların olumsuzluğunu göz önünde bulundurursanız bu durumun çok da olağanüstü olmadığı anlaşılabilir. Antibakteriyel sıvı sabunlar, antibakteriyel temizlik ürünleri gibi ürünlerde bir çoğunu öldürmek için uğraş verdiğimiz bakterilerin bir kısmın da elde etmek ve üretmek için uğraşıyoruz. Vücuda yararlı bakteriler olarak adlandırabileceğimiz bu bakterilerin alınacağı miktar da önem taşıyor. Dozunda bir alım vücuda fayda sağlayabilir. İşte probiyotik kavramının çıkış noktası tam da burasıdır. Probiyotikler kimi hastalıkların önlenmesinde veya hastalık ortaya çıktıktan sonra tedavi edilmesine yardımcı olan canlı mikroorganizmalardır. Sağlıklı bir sindirim sistemi ve sağlıklı bir bağışıklık sistemine sahip olmak için probiyotikler önemli birer destekçidir. Vücuda yararlı olan bakterilerin bulunduğu probiyotikler gıdalar, içecekler ve gıda takviyelerinde bulunabilir. Probiyotik kelimesini etimolojik açıdan incelediğimizde iki farklı kelimenin birleşmesinden meydana geldiği görülebilir. Eski yunancada pro (teşvik) biyotik ( yaşam) kelimelerinin bir arada kullanılması ise 20. yüzyıl başlarına kadar dayanmaktadır. Probiyotiklerin babası olarak bilinen Elie Metchnikoff, Bulgaristan’ın bazı bölgelerinde yaşayan insanların aşırı yoksulluk ve sert iklime rağmen çok uzun yıllar hastalanmadan yaşamasını incelemek ister ve bu toplulukların ekşimiş süt tükettiklerini ve sütü mayaladıklarını görür. Bu tür gıdalarda bulunan bakterilerin bağırsak florasını manipule ettiğini ve böylece bağışıklığın güçlendiğini görmüştür. Probiyotiklerin Yan Etkileri Var mı? Probiyotiklerin en yaygın görülen yan etkileri gaz veya şişkinliktir. Nadiren de olsa kimi insanlarda biraz daha ciddi yan etkiler görülebilir. Kişinin vücudu bakterilere karşı çok zayıf ise bazı hastalıklar gözlemlenebilmektedir. Ayrıca bağışıklık sisteminin çok fazla uyarılmasına da neden olabilir. Probiyotiklerin sağlık açısından yararları nelerdir? Probiyotik kavramı hayatımıza son yıllarda hızlı bir giriş yapmış olmasına rağmen bizler doğduğumuz andan itibaren probiyotikleri içimizde barındırıyoruz. Bebekler bilimsel adı Bacteroides, Bifidobacterium, Lactobacillus ve Escherichia olan koli bakterilerini annelerinden alır. Bunlar iyi bakterilerdir ve sezaryenle doğum olan bebeklerde miktarları çok az olur. Bu yüzden sezaryenle doğan bebeklerin sindirim sistemlerinde sıklıkla sorunların yaşandığı görülür. Probiyotiklerin bizi iki şekilde koruduğuna inanılır. İlki sindirim sistemimizde oynadıkları rol iledir. Sindirim sistemimizin iyi ve kötü bakteriler arasında sağlıklı bir dengeye ihtiyaç duyduğunu biliyoruz. Probiyotikler bu dengeyi sağlayan yegane canlılardır. Yaşam tarzımızın hem problem hem de çözüm olabiliyor. Kötü ve dengesiz beslenme, duygusal stresi düzensiz uyku, antibiyotikler gibi etkenler bu dengeyi kötü bakteriler lehine bozabilmektedir. Sindirim sistemi sağlıklı olduğunda zararlı bakteriler, toksinler, kimyasallar ve diğer atık ürünler gibi zararlı olabilecek her şeyi filtreleyerek ortadan kaldırabilir. Probiyotiklerin bizi koruduğu ikinci durum ise bağışıklık sistemimiz üzerindeki etkisi iledir. Bir çok araştırmacı bunun daha önemli bir durum olduğu konusunda hemfikir. Bağışıklık sistemimiz mikroplara karşı bizi koruyan bir güvenlik koridorudur. Düzgün çalışmadığı zaman alerjik reaksiyonlar, enfeksiyonlar gibi bir çok tehlikeye açık hale geliyoruz. Probiyotiklerin yararları ile ilgili çalışmalar çeşitlenmekte ve artık probiyotiklerin sanılandan çok daha fazla yararı olduğuna dair veriler elde edilmektedir. Rahim ağzı kanseri, ağız ve yutaktaki yaralar, akciğerlerdeki enfeksiyon riskleri, obezite, tip ve tip 2 diyabetin önlenmesi konusunda probiyotiklerin çok daha etkin görev yapabilecekleri elde edilen veriler arasındadır. Peki hangi probiyotik benim için en yararlı? Hangi Probiyotik En İyi? Bu soruyu soran ilk kişi değilsiniz kuvvetle muhtemel son kişi de olmayacaksınız. Bu denli farklı fiziksel, biyoloji ve kimyasal yapılara sahip olan insanoğlunun her biri için aynı bakterinin aynı etkiyi göstereceğini düşünmek çok da mantıklı olmayacaktır. Probiyotiklerin içinde bulunan baskın bakterilerine göre adlandırıldığı ve sınıflandırıldığı bir bir liste ile probiyotik çeşitlerini ve olası yararlarını açıklayalım 1. Lactobacillus 50’den fazla lactobacilli türü vardır. Doğal olarak sindirim, idrar ve genital sistemlerde bulunurlar. Yoğurt gibi fermente edilir Gıdalar ve diyet takviyeleri de bu bakterileri içermektedir. Lactobacillus , çok çeşitli hastalık ve durumların tedavisinde ve önlenmesinde kullanılabilir. Çalışmalar Lactobacillus bakterisinin mantar enfeksiyonlarını önlemede, vajinal bakterilerin azalmasında, idrar yolu enfeksiyonlarının önlenmesinde, huzursuz bağırsak sendromu, antibiyotiklere bağlı gelişen ishal, laktoz intoleransı, kızarıklık, egzama, akne gibi kimi cilt hastalıklarının ve solunum yolu enfeksiyonlarının önlenmesi konularında etkili olduğu kanıtlanmıştır. 2. Bifidobakteriler Yaklaşık 30 bifidobakteri türü vardır. Kolondaki sağlıklı bakterilerin çoğunu oluştururlar. Özellikle emzirilen bebeklerde doğum günlerinde, bağırsak yolunda ortaya çıkarlar ve bağırsak sağlığının en iyi göstergesi olarak düşünülürler. Probiyotik olarak kullanılan bifidobakterilerin bazıları Bifidobacterium bifidum , Bifidobacterium lactis , Bifidobacterium longum , Bifidobacterium brev , Bifidobacterium infantis , Bifidobacterium thermophilum ve Bifidobacterium pseudolongum’dur . Çalışmalar bifidobakterilerin kan yağlarının ve glikoz toleransının gelişmesinde yardımcı olabileceğini göstermiştir. Irritabl bağırsak sendromu hastalığında meydana gelen ağrı, rahatsızlık, şişkinlik ve sindirim bozukluklarının tedavisinde faydalı olduğu tespit edilmiştir. 3. Saccharomyces boulardii Bu ayrıca S. boulardii olarak da bilinir ve tek maya probiyotikidir. Bazı çalışmalar, antibiyotik kullanımı ve seyahat ishali ile bağlantılı ishalleri önlemek ve tedavi etmede etkili olduğunu göstermiştir. Ayrıca bu tür ishallerin tekrarlamaması için gerekli bir probiyotiktir. 4. Streptococcus thermophilus Bu bakteri, laktoz intoleransının önlenmesinde, bazı raporlara göre, laktaz enziminin büyük miktarlarda üretilmesini sağlar. 5. Enterococcus faecium Bu bakteri normal olarak tüm insan ve hayvanların bağırsaklarında bulunur. Fazla sayıda olması idrar yolu enfeksiyonuna yol açar 6. Leuconostoc Bu, insanlık tarihi boyunca gıda işlemede yaygın bir şekilde kullanılmış ve canlı bakterileri, ölü bakterileri ve bu mikroorganizmaların metabolitlerini içeren ve gıdaların fermente olmalarını sağlayan bir bakteridir. Peki hangi yiyecekler probiyotik içerir? Probiyotiklerin insan vücuduna olan yararlarının yararlarının keşfi ekşimiş süt ile başladı. Günümüzde, yiyeceklerimize eklediğimiz kadar basit olmamakla birlikte, gıdalarımızdan çeşitli bakteriler almak için birçok başka seçeneğimiz var. Sağlık açısından faydalı olması için, mikroorganizmanın gastrointestinal yoldan geçerek hayatta kalabilmesi, gıda üretim sürecinden bozulmadan kurtulabilmesi ve olgunlaşma ya da saklama süresi boyunca büyümesi ve hayatta kalabilmesi gerekir. Ayrıca, bakteriler ürün kalitesini olumsuz etkilememeli ve yasal gıda sağlığı prosedürlerine de uygun olmalıdır. Çoğu bakteri fermantasyon işlemine dahil edilir. Fermantasyon, bozulabilir gıdaların raf ömrünü uzatmaya yardımcı olur. Fermantasyon karbohidratları esasen alkollere veya organik asitlere dönüştüren mikroorganizmalar veya enzimler tarafından tetiklenen organik maddelerin yavaşça parçalanması sürecidir. Laktik asit, daha sonra gıdada oluşan sağlık açısından yararlı bakterileri besler. Fermente edilmiş gıdaları satın alabilir veya kendiniz fermente edebilirsiniz. Kefir: Bu en ideal probiyotik süt ürünü olabilir, çünkü hem sağlığa faydalı hem de çok sayıda ve bir arada çalışan maya içerir. Sekiz haftalık bir çalışmada, diyabetli bireylere Lactobacillus casei, Lactobacillus acidophilus ve bifidobacteria ve geleneksel fermente süt içeren kefir sütü verildi. Hemoglobin A1C düzeyleri kefir tüketen grupta anlamlı olarak düşük olduğu gözlendi. Kimchi: Bu fermente sebze yemeği, turp, yeşil soğan, toz kırmızı biber, sarımsak, zencefil ve deniz ürünlerinden yapılır. Bu yemekte bir çok yararlı bakterinin var olduğu görülmüştür. Yakın zaman önce yapılan bir çalışmada, kimchi’nin antikanser, antiobezite, antikobipasyon olduğu, kolon sağlığının geliştirilmesi, kolesterol azaltma, antioksidatif ve yaşlanma geciktirici, beyin sağlığının geliştirilmesi, bağışıklık sisteminin desteklenmesi ve cilt yenilenmesi gibi yararları olduğu görülmüştür. Yoğurt: Streptococcus thermophilus , Lactobacillus bulgaricus , L. acidophilus ve Bifidobacterium bifidum içerebilir . Araştırmalar, yoğurt ile bağırsak mikrobiyotaları üzerinde olumlu etkileri olduğunu ve gastrointestinal hastalık riskinin azalması ve laktoz intoleransının (özellikle çocuklar arasında), tip 2 diyabet , kardiyovasküler hastalık , alerji ve solunum yolu hastalıklarının iyileştirilmesi konularında doğrudan faydalı olduğu sonucuna ulaşmıştır. Yoğurt ayrıca diş ve kemik sağlığı için de eşsiz bir probiyotiktir. Tatlı asidophilus sütü: Bu sütü yapmak için normal süte L. acidophilus ve L. acidophilus plus bifidobacteria isimli bakteriler eklenir. Üzerinde yeterince bilimsel araştırma yapılmamış ama fermente gıdalar olarak probiyotik sınıfına giren diğer gıdalar da şöyledir; Fermente edilmiş soya fasülyesi ezmesi, Lâhana turşusu, Yumuşak peynir, Ekşimaya ekmek, Ekşi turşu, Kornişon turşu. Probiyotik nasıl kullanılmalı? Bir mikrobun probiyotik olarak kabul edilmesi için vücuda girdiğinde canlı olması ve yeterli seviyede gıda içinde bulunması gereklidir. (ne az ne de fazla) Bu mikroplar eğer ölü olarak vücuda alınırsa size bir faydası dokunmayacaktır. Bu nedenle probiyotik ürün satın alırken son kullanma tarihine mutlaka bakılmalıdır. Ürünün taşınması aşamasında soğuk zincirde bozulma yaşanması ihtimaline karşı ilk başta tadılması eğer normal dışı bir tat var ise iade edilmesi gerekir. Probiyotiklerin artan talebi ile piyasaya sunulan ürün çeşitliliği günden güne artmaktadır. Burada dikkat edilmesi gereken şey size en fazla mikroorganizma içeren ürünü almak değil ideal sayıda mikroorganizma içeren ürünü almaktır. Böyle bir ürünü satın almadan önce araştırmanızı yapmanızı ve ürünün üzerinde yazan bilgileri detaylı bir şekilde incelemenizi öneriyoruz. Eğer bir doktor muayenesi sonucunda probiyotik tavsiye edilmişse mutlaka doktorun önerdiği ürünü almalı ve onun önerdiği şekilde tüketmelisiniz. Son olarak unutmayın ki probiyotikler ilaç değildir. Bu ürünleri üretenler de ilaç şirketleri değildir. Denetimleri de ilaç şirketleri kadar katı kurallara dayanmamaktadır. Kaynak: hangisieniyi.com