En çok borç hangi kulüpte?
Abone ol3 Büyükler'in toplam borcu 1 milyar TL'yi buldu. Peki en çok borç hangisinde? İşte yanıtı...
Üç büyükler arasında Beşiktaş, yaklaşık 363 milyon
lirayla en borçlu kulüp olurken, Galatasaray 264, Fenerbahçe ise
235 milyon liralık borca sahip.
2014-2015 sezonunda uygulanacak UEFA Finansal Fair Play
kriterlerine göre kulüplere denk bütçe zorunluluğu getirilmesi,
gözleri Türk takımlarının borçlarına çevirdi. Şike soruşturmasıyla
zor günler geçiren Türk futbolu, büyük kulüplerin toplamda 1 milyar
lirayı bulan borç sorunuyla da karşı karşıya.
Mali şeffaflık anlamında Avrupa'nın gerisinden gelen Türk
futbolunda, Beşiktaş, Galatasaray, Fenerbahçe ve Trabzonspor'un
borçlarının toplamı 1 milyar lirayı buluyor.
Kulüpten alınan bilgiye göre, Beşiktaş 228 milyon lirası kısa
vadeli, 134 milyon lirası ise uzun vadeli olmak üzere yaklaşık 363
milyon liralık borcuyla üç büyükler arasında en borçlu kulüp
olurken, Karakartal'ı 264 milyon lirayla Galatasaray takip
ediyor.
Fenerbahçe 235 milyon liralık borca sahipken, Trabzonspor'un borcu
ise 90 milyon lira civarında bulunuyor.
Kulüp borçlarının büyük kısmını banka borçları oluştururken, Fulya
Plaza'nın kira gelirlerini Futbol AŞ'nin borçları için bankalara
temlik eden Beşiktaş'ta, borçların tamamının ödenmesi için yaklaşık
15 milyon avroluk bonservisiyle 10 Quaresma'nın olması
gerekiyor.
Ünal Aysal'ın başkanlığa seçilmesiyle önceki dönemlerden kalan
borçlarını yapılandırıp borcunu 264 milyon liraya düşüren
Galatasaray'da ise borçların karşılanması için 9 milyon avroluk
bonservis bedeliyle 12 Elmander olması gerekiyor.
MALİ TABLOYU DENETLEYECEK YAPI ŞART
AA muhabirinin görüşlerine başvurduğu Futbol Ekonomisti Tuğrul
Aksar, kulüplerin borçlarının temelinin 90'lı yıllara kadar
uzandığını belirterek, borçların büyük kısmını banka borçları,
diğer kısmını ise yöneticilere olan borçların oluşturduğunu
söyledi.
İktisat kurallarının aksine futbolda gelirler arttıkça verimlilik
ve karlılık düşüp, borçlanmanın arttığını savunan Aksar, bunun da
başlıca nedeninin popülist ve kontrolsüz transfer harcamaları
olduğunu dile getirdi.
Üç büyükler başta olmak üzere Türk takımlarının hatalı transfere
her yıl milyonlarca dolar ödediğine dikkati çeken Aksar,
''Kulüplerimizin son 5 yılda transfer açığı 227 milyon avroya
ulaştı. Bu da banka kredisiyle finanse edildi. Ayrıca, kulüplerimiz
yanlış şirketleşme modeliyle borsaya açıldıkları için her sene
ciddi temettü dağıtmak zorunda kalıyor. 5 yılda 25-30 milyon doları
bulan temettüler de yine banka kredisiyle karşılanıyor.''
Tuğrul Aksar, İskoçya'nın en köklü kulüplerinden Glasgow Rangers'ın
vergi borçları nedeniyle kayyuma devredildiğini anımsatarak,
''Borçlar böyle devam ederse Türk futbolunu kötü günler bekliyor.
UEFA'nın Finansal Fair Play kriterlerini 2014-2015 sezonunda
uygulayacağı düşünüldüğünde, elimizi çabuk tutmalıyız. Söz konusu
dönemde kriterlere uymayan kulüpler UEFA organizasyonlarından
mahrum kalacakları gibi, çeşitli cezalar da alacak. Kulüplerin mali
tabloları inceleyecek ve denetleyecek bir yapıyı mutlaka
oluşturmalıyız'' dedi.
KULÜPLER UZUN VADEDE DAR BOĞAZDAN NASIL KURTULUR?
[PAGE]
KURUMSAL YÖNETİM EGEMEN OLMALI
Türkiye Kurumsal Yönetim Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Dorukhan
Acar da kulüp yöneticilerinin, uzun vadeli kalıcı plan ve
stratejiler yerine kısa vadeli, günü kurtarmaya yönelik kararlar
aldığını ileri sürdü.
''Türk Futbol Kulüpleri Yönetim Rehberi'' araştırmasında, futbolda
yaşanan sıkıntının örgütsel ve yönetsel nedenlerden kaynaklandığı
sonucuna ulaştıklarını aktaran Acar, şunları kaydetti:
''Bugün kulüplerin finansal yapılarının bu kadar sağlıksız ve
sürdürülemez olmasının nedeni örgütsel yapılarından bağımsız
düşünülemez. Kulüplerde kurumsal yönetimin egemen örgüt modeli
olması gerekli. Bu, hesap verebilir, denetlenebilir, şeffaf ve
paydaşların çıkarını düşünen bir yönetim demek. Kulüplerimizde
kongre üyeleri yönetimleri sadece sportif başarısızlık durumunda
eleştiriyor. Bu nedenle de borçlar hep ibra ediliyor. Hesap sorma
mekanizmasını Türk futbolunda geliştiremediğimiz sürece düzlüğe
çıkmamız mümkün değil.''
''Finansal Fair Play nedir''
Avrupa kulüp futbolunun uzun vadede kalıcılığı korumak, transfer
ücretleri ve maaşlar üzerindeki baskıyı azaltmak ve enflasyonist
etkiyi sınırlamak için UEFA İcra Kurulu'nca 2009'da kabul edilen
Finansal Fair Play, kulüplere uyması gereken bir takım
zorunluluklar getiriyor.
Buna göre, ''yöneticiler kulüp için ceplerinden harcama
yapamayacak, kulübün toplam borcu, toplam gelirinin yüzde 100'ünü
geçemeyecek, yöneticiler borçları 2012–13 sezonuna kadar ödemek''
durumunda kalacak.
Bu kurallara uymayan kulüplere UEFA organizasyonlarına
katılmamadan, para cezasına kadar birçok yaptırım uygulanacak.