Emin Karaca'ya hapis cezası

Hüküm 900 YTL adli para cezasına çevrilerek, 647 sayılı kanunun 6. maddesi gereğince de ertelendi. Yazar Emin Karaca'nın, 'Avrupa ve Türkiye'de Yazın' adlı derginin 99. sayısında yer alan "Otuzuncu Yılın Anımsattıkları" başlıklı yazısında askeri kuvvetlere hakaret ettiği gerekçesiyle yargılandığ dava karara bağlandı. İstanbul. 2.Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, yazar Emin Karaca ve Avukatları Eşber Yağmurdereli ile Gökhan Ağırbaş katıldı. Duruşmada söz alan Eşber Yağmurdereli, Emin Karaca'nın 'Sintinin Dibinde' adlı kitabını 2000 yılında yazdığını, söz konusu davanın ise kitabın ön ve son sözlerinde yer alan yazılar nedeniyle açıldığını kaydetti. Daha önce yayımlanmış ve soruşturma görmemiş bir kitaptan alınan metin nedeniyle yazar hakkında dava açılmasının uygun almayacağını, davanın reddinin gerektiğini söyleyen Yağmurdereli, "Dava konusu yazılar bir darbe eleştirisidir. Hukuka aykırı darbe eleştirisi 159/1 maddedeki suçu karşılamaz. Müvekkilimin beraatini istiyorum" dedi. Avukat Gökhan Ağırbaş da, Karaca'nın 25 kitabı bulunduğunu söyleyerek, yazarın dava konusu metinde eleştiri sınırlarını aşmadığını, yazıda belirtilenlerin ise gerçeklerden oluştuğunu kaydetti. 12 Eylül döneminde 17 yaşındaki bir gencin yaşının büyütülerek asıldığının ortada olduğunu anlatan Ağırbaş, "Müvekkilimin yazısında belirttikleri, birkaç gündür basında da yer alıyor. Darbecilerin kendileri için bir iktidar ortamı hazırladıklarını, dönemin başbakanı Süleyman Demirel de söylüyor" dedi. Emin Karaca da söz alarak, dava konusu yazısında 5 general hakkında yaptığı eleştirilerinin, Süleyman Demirel'in son üç gündür yaptığı açıklamalarıyla aynı olduğunu dile getirdi. Mahkeme yargıcı, Emin Karaca'yı, TCK'nın 301/2 maddesi uyarınca 5 ay hapis cezanı çarptırdı. Hüküm 900 YTL adli para cezasına çevrilerek, 647 sayılı kanunun 6. maddesi gereğince de ertelendi. Davanın diğer sanığı, yazının yayımlandığı derginin Yazı İşleri Müdürü Mehmet Emin Sert ise yeni TCK gereğince beraat etti. Davanın çıkışında açıklama yapan Şanar Yurdatapan, "12 Eylül geçti mi geçmedi mi diye kendime soruyorum. 13 Eylül bu gün 13 Eylül 2005 ama hala 12 Eylül burada duruyor" dedi. Emir Karaca ise çıkışta yaptığı açıklamada, "12 Mart ve12 Eylül'ün özel olarak eleştirildiği bir sayıda benim de yazım bulunuyordu. Bu nedenle ceza aldım" diye konuştu.