Emin Çölaşan diye birisi
Abone olBülent Arınç, hem ağladı hem ağlattı. Arınc, Ölüm döşeğindeki annesini ziyaret etmesini eleştiren Emin Çölaşan'a yüklendi.
Bülent Arnıç gazeteci yazar Emin Cölaşan'ı "Anne
sevgisinden mahrum yetişmiş insanlara Allah şefkat versin"
diyerek eleştirdi.
DUYGUSAL ANLAR
Bursa'da partisinin Anneler Günü programına katılan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın annesini ve kendi annesini anlatırken duygu dolu anlar yaşadı. Arınç, Bingöl'de çocukları için canını feda eden Hatice Belgin'i, evladını doğum gününde gece yarısı arayan anne ile oğlunun diyaloğunu ve kurdun hikayesini anlatırken de duygulandı.
Türkiye'de anne sevgisinin yıllar sonra Recep Tayyip Erdoğan'ın
hatırlattığını söyleyen Bülent Arınç, "Ben annemin ayağının
altını öpmek istedim. Öptürmek istemedi. Bu hasreti duyabilen
Türkiye'de kaç kişi vardır. İnanın o günden sonra herkes annesine
koştu, annesini hatırladı" diye konuştu.
Arınç, partisinin Bursa İl Başkanlığı tarafından Atatürk Kongre
Kültür Merkezi'nde (AKKM) düzenlenen ''Anneler Günü'' programında
konuştu.
EMİN ÇÖLAŞAN DİYE BİRİSİ
Ailesindeki herkesin annesinin yanına geldiğini anlatan Arınç,
şunları kaydetti:
''Annem çok mutlu oldu. Eski hatıralarını anlattı son 2 gününe
kadar. Bir kısmı başında zemzem veriyor, Kur'an okuyor, bir kısım
onu konuşturmaya çalışıyor. Ben de bir hafta yanında kaldım. Meclis
Başkanvekilleri var. Meclis'te herhangi bir merasimin geri kalması
mümkün değil. Söyleyeceğim, söylemeye mecburum. Çünkü anne
sevgisini bilmeyen, baba olamamış, anne olamamış, o da Allah'ın bir
takdiri, bir insan 'ne işi var annesinin başında niçin Ankara'yı
terk etti de gitti bu adam?' diye yazılar yazdı bana. İsimini
bilesiniz, unutmayasınız diye söylüyorum, Emin Çölaşan diye birisi,
'Annesinin başında ne işi var bu adamın?' diye beni küçültmeye
çalıştı. Anne sevgisinden mahrum yetişmiş insanlara Allah şefkat
versin, Allah ona anne sevgisini tatmayı nasip etmemişse bile
kalbine koysun inşallah ki annelerin ne olduğunu bir defa
görsünler.
Çok şükür vefat edinceye kadar başındaydık. Vazifemizi yapmaya
çalıştık. Evimizin bereketinin annemizden başladığını biliriz. Her
gün annesi tarafından sırtı sıvazlanmış, annesinin, bir küçük yaşta
vefat ettiği için babasının duasını almış bir insanın
yıkılmayacağını görmüş bir insanım.''
DUYGUSAL ANLAR YAŞADI
Konuşması sırasında bir annenin gece yarısı oğlu ile yaptığı
telefonla aramasını hatırlatan Arınç, konuşması sırasında duygulu
anlar yaşadı. Arınç, "Gece saat 03.00 sıralarında oğlunu arayan
anne oğlunu çok özlediğini söylemiş. Annesi, 'Seni çok seviyorum.
Onun için aradım" demiş. Oğlu da, 'Anne sen deli misin. Gündüzler
çuvala mi girdi?' demiş. Anne bitkindir, yoksundur. Adeta konuşamaz
haldedir. Ağzından zor cümleler çıkar. Ama anne daha sonra şunları
söyledi: 'Ben seni çok üzdüm. Canını çok sıktım öyle mi? 35. doğum
günün kutlu olsun. Sen 35 yıl önce tam da bu saatte dünyaya
gelmiştin ben acılar içindeydim, ama senin gibi evladı Allah
verdiği için çok sevinmiştim, aynı saatte bu sevinci seninle
paylaşmak istedim.' Siz siz olun ki edepsizlik yapmayın, anneniz
sabaha karşı da aramış olsa üçte de aramış olsa, 'Uykumu böldün'
diye ciğerparesi diye sizi seven insana saygısızlık yapmayın" diye
konuştu.
KURDUN HİKAYESİ DE DUYGULANDIRDI
Bingöl'de çocukları için terör saldırısında kendini feda eden
Hatice Belgin'i de anan Arınç, "Hatice Belgin de annelerden
birisiydi, Bingöl çarşısında bir bebe dükkanına girmişti, bayramlık
alacaktı çocuklarına. Hain teröristlerden birisi göğsündeki bombayı
patlatmak isterken fark etti. 4 çocuğu yanındaydı, hiç tereddüt
etmedi, bir aslan gibi üzerine kapaklandı. Hatice Belgin havaya
uçtu, çocuklarını kurtarmak için. Anne böyle bir şey. At da tavuk
da böyle bir şey. Allah annelerin fıtratına koymuş, yavrularını
korumayı. Kirpi bile yavrusunu "pamuğum" diye sever. Eski
hikayelerde anlatırlar, kurt yavrusunu kaybetmiş, onu arıyor önüne
vadiler çıkmış, vadilere sormuş benim çok güzel bir yavrum vardı,
zıpladı mı çok hızlı koşardı, ben onu kaybettim. Hiç bir yerde
bulamamış. 3 gün sonra kurt kertenkeleye rastlamış ben yavrumu
kaybettim. Çok da güzeldi, üç gündür arıyorum. Kendisini bulamadım.
Kertenkele demiş ki bana tarif et bakalım. Kulakları çok dik,
tüyleri parlaktı. çok iyi koşardı. avını gözünü sakınmazdı. Ben
senin anlattığın gibi bir kurt yavrusunu görmedim, gözleri çakmak
çakmak değil, tüyleri eskimiş dökülmüş pörsümüş. Ama şu uçurumun
dibinde bir kurt yavrusu gördüm, yukarıdan düşüp ayakları kırıldı
ve öldü. "Bana onu göster" demiş kurt. Göstermişler. Anne kurt
üzerine "yavrum" diye atlamış, demek ki annesinin gözünde tüyleri
çok parlak, ayakları çok güzel. İşte annesinin gözünde evlat böyle
bir şey. Hepimizin annesinin gözünde böyleyiz" ifadelerini
kullandı.
Programda partili anneler gözyaşlarını tutamazken, eşi Münevver Arınç, ağabeyi ve yengesinin de katıldığı etkinliğin sonunda Arınç, bir çiftin nikah şahitliğini yaptı.