Eline kazma alan madenci oluyor!
Abone olÜst üste gelen ölümlü kazalardan sonra kurulan Meclis Madencilik Araştırma Komisyonu raporunda çarpıcı tespitler var.
Zonguldak'ta 30 kişinin ölümüne neden olan maden kazasından
sonra Meclis Madenciliği Araştırma Komisyonu'ndan şok bir rapor
çıktı.
Rapora göre Türkiye'de madencilik ilkel şartlarda
yapılıyor. Eline kazma kürek alan ocak açıyor. Rezervlerimize
yabancı yatırımcı güvenmiyor. Çözüm yollarından biri madencilikle
ilgili bir müsteşarlık veya bakanlık kurulması.
Çalışma süresi tamamlanan Meclis Madenciliğin Sorunlarını Araştırma
Komisyonu, raporunu tamamladı. 4 ay çalışan komisyonun 800
sayfalık raporu ilk kez dilin düzeltilmesi için
Türk Dil Kurumuna
sunuldu.
Karapaşoğlu, raporda,
dünya standartları ile karşılaştırıldığında, Türkiye'deki
madenciliğin çok ilkel yöntemlerle yapıldığı sonucuna ulaşıldığını
kaydetti. Raporda bu konuyla ilgili yer alan ayrıntıları açıklayan
Karapaşaoğlu, şunları söyledi:
''Madencilik sektöründe dünya standartlarına ulaşmamızdaki
engellerin başında, madenin rezervinin tespitinde yaşanan
sıkıntılar var. Örneğin; Kanada Türkiye'nin 13 katı
büyüklüğünde. Tüm Kanada'da sondaj yapıldığını düşünün, ulaşılan
derinlik ortalama 900 metreyi buluyor. Türkiye'de ise bu oran 40-50
metrede kalıyor.
REZERVLERİMİZ GÜVENLİ BULUNMUYOR
Raporda, Türkiye'de maden rezervini araştırma, bulma,
tespit etme ve o rezervin güvenli olduğunu kanıtlama sisteminin
olmadığı yönünde tespit var. Dünyada bu rezerveler,
uluslararası akredite edilmiş kurum ve mühendislerce onaylanıyor.
Böylece bütün dünyada bu rezerv güvenli bir yatırım aracı olarak
görülüyor. Bu da beraberinde yabancı yatırımcıları, istihdamı,
ekonomik canlılığı getiriyor. Türkiye'de ise ne böyle bir
akredite kurum ne de akredite mühendis var. Dolayısıyla
rezervlerimiz uluslararası yatırımcı kuruluşlarca güvenli
bulunmuyor.
İLKEL KOŞULLARDA MADENCİLİK
Dünyada akredite kurumların onayladığı rezervler sigortalanıyor.
Yani yatırımcı milyarlar harcadığı maden yatırımında hayal
kırıklığına uğrarsa, sigorta bunun bedelini karşılıyor. Güvenli
rezerv olmadığı için Türkiye de tabii ki böyle bir sistem de yok.
Yani, dünya modelleri ile karşılaştırıldığında Türkiye'de
kesinlikle ilkel koşullarda madencilik yapıldığı kanaatine
vardık.''
ELİNE KAZMA KÜREĞİ ALAN OCAK AÇIYOR!
Uluslararası standartlarda, akreditesi olmayan bir mühendisin ocağa
indirilmediğini belirten Karapaşaoğlu, söz konusu mühendislerin
ortalama 3 ayda bir sınava girerek akreditesini yenilemek zorunda
olduğunu söyledi.
Komisyon olarak yaptıkları çalışmalar sonucunda, rapora da
yansıdığı şekliyle, Türkiye'de madenciliğin gelişi güzel
yapıldığının ortaya çıktığını ifade eden Karapaşaoğlu,
''Eline kazma küreği alan bir ocak açıyor ve sonucunda
hayal kırıklığına uğruyor ya da ölümle sonuçlanan kazalarla karşı
karşıya kalıyor'' dedi.
KOMİSYONA GÖRE KAZALARIN NEDENİ
Raporda, maden ocaklarında meydana gelen kazalara da ayrıntılı
olarak yer verdiklerini belirten Karapaşaoğlu, Türkiye'de
bu kazalarının teknik hata, ihmal ve
eğitimsizlikten kaynaklandığının tespit edildiğini
söyledi.
Maden ocağı güvenliği konusunda özellikle Kanada ile karşılaştırma
yaptıklarını ifade eden Karapaşaoğlu, ''Kanada'da bir
ocakta, güvenlik için muhteşem bir yer altı şehri yapılmış. Ocakta
kurulan odalarda, olası kazalara ve mahsur kalma durumlarına karşı
bir insanın 10 gün yaşamını sürdüreceği kadar gıda, su ve oksijen
tüpleri mevcut. Yani oradaki işçi yer altında mahsur kalsa
ve bu odalara ulaşsa, 10 gün boyunca kurtarılmayı bekleyebilecek.
Bizde durum, karşılaştırılamayacak kadar ilkel'' dedi.
BİLGİSİZLİĞE EN İYİ ÖRNEK BURSA KAZASI
Bursa'da 19 kişinin ölümüyle sonuçlanan kazanın, ihmal ve
eğitimsizlikten kaynaklanan kazalara gösterilebilecek en iyi örnek
olduğuna işaret eden Karapaşaoğlu, ''Oradaki işçilerin
yanında da gaz ölçen cihaz vardı. Ama bizim işçilerimiz bu
cihazları bellerine takmıştı. Oysa bu gaz hafif olduğu için tavanda
kalıyor. Dolayısıyla, cihaz yüksekte olmadığı için biriken gazı
ölçemiyor'' diye konuştu.
MADENCİLİK BAKANLIĞI KURULSUN
Karapaşaoğlu, madencilik sektöründe Türkiye'nin dünya
standartlarına ulaşabilmesi için, madencilikle ilgili müsteşarlık
ya da bakanlık gibi ayrı bir otoritenin oluşturulması önerisinde
bulunduklarını bildirdi.
Altan Karapaşaoğlu, bu otoritenin uluslararası kurumlarla irtibat
halinde olacağını ve Türkiye'deki sektörün bu standartlara
ulaşmasının önündeki engellerin kaldırılması için çalışma
yapabileceğini söyledi.
Madencilik sektörü ile ilgili mevcut düzenlemenin yetersiz olduğunu
anlatan Karapaşaoğlu, ''Türkiye'de yalnızca madencilikle
ilgili 98 ayrı mevzuat var. Bu sistemde madencilik yapmak çok
güç'' dedi.
CARİ AÇIK BİLE KAPATILABİLİR
Karapaşaoğlu, Türkiye'de raporda belirtildiği gibi madencilikte
uluslararası standartlara ulaşılması halinde ülke ekonomisine çok
önemli bir katkı sağlanabileceğini ifade etti. Raporda bunu,
uluslararası modelleri karşılaştırarak istatistiki olarak da ele
aldıklarını belirten Karapaşaoğlu, ''Yatırım-istihdam oranı ile
ilgili yaptığımız hesaplarda, yaklaşık 3 milyon kişiye
istihdam sağlanacağı sonucuna ulaştık. Dünyadaki örnekleri
böyle. 10 yıllık perspektifte yaklaşık 50 milyar dolarlık yatırım
sağlanabilecek. Bu da Türkiye'nin cari açığı kapatabilecek miktar''
diye konuştu. Rapor Başbakan Erdoğan'a sunuldu.