Elazığ devlete dava açtı

Kişi başına düşen yıllık geliri bin 500 doların altındaki iller için uygulanan Teşvik Yasası kapsamına alınmayan Elazığlılar, devletin adil davranmadığını belirterek hukuk mücadelesi başlattı. Karakoçan Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği’nin mahkemeye yaptığı başvuruda, “Devlet İstatistik Enstitüsü, Keban Barajı’nda üretilen elektriğin ilimize katkısı olduğunu belirtiyor. Fakat bu doğru değil. Biz de teşviklerden yararlanmak istiyoruz.” denildi. İtirazı kabul eden 3. Asliye Hukuk Mahkemesi, İstatistik Enstitüsü’nü 27 Nisan’da duruşmaya çağırdı. Teşvik kapsamına giren illerde devlet yatırımcıya ücretsiz arsa tahsisi ve ucuz enerji gibi konularda destek veriyor. Mahkemeye müracaat eden derneğin başkanı Avukat Kemal Çelebi, davayı kazanacaklarını belirterek, “DİE de yanlış hesaplama yapıldığını belirtiyor. Yargı kanalıyla Elazığ da Teşvik Yasası kapsamına dahil olacaktır.” dedi. Suçlamaların hedefindeki DİE ise konuya ilişkin 38 sayfalık rapor hazırladı. Zaman’ın ele geçirdiği raporda illerde kişi başına düşen gerçek geliri ifade eden bir bilginin Başbakanlık’a sunulmadığı belirtilirken, “Sunulan raporda illerin 2001 yılında ülke ekonomisine yaptığı katkı dikkate alınmıştır.” denildi. Devamı sayfa 9’da Bu tür hesaplamada ise il sınırlarında gösterilen tüm işyerleri il katma değerine dahil ediliyor. DİE’nin savunmasında Şanlıurfa’nın da benzer gerekçelerle söz konusu yasadan yararlanamadığı da belirtildi. Dernek başkanı avukat Kemal Çelebi, bu süreç içerisinde Nöbetçi 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’ndeki gelişmeler konusunda şunları söyledi: “DİE tarafından hazırlanan yasaya göre itiraz dilekçemizde kişi başına düşen gelirin tek tek hesaplanmasını isteyen bir itiraz dilekçesi sunduk. Keban Barajı’ndan üretilen enerjiden elde edilen gelirin Elazığ’a ekonomik katkı sağlamadığının mahkeme yoluyla tespiti halinde tarafımızdan kabul edileceğini, aksi takdirde DİE’nin bunu hukuki dayanak olarak tespit etmesini istedik. Yaptığımız itiraz neticesinde DİE bu dilekçenin haklılığını kabul etti ve baştan beri yaptığı hatayı kabul eden 38 sayfalık bir rapor gönderdi. Raporunda 2001 yılında kişi başına düşen gerçek GSYH olarak değil toplam Türkiye GSYH değerlerine ulaşmak için hazırlandığını açıkladı. Başbakanlık’a verilen raporda ülke ekonomisine katkı sağlayan GSYH’ye göre illerin sıralandığını ve Elazığ’ın yasadan bu nedenle faydalanamadığını raporunda yazdı. Yani Başbakanlık’a bağlı DİE, dava dilekçemizin haklılığını kabul etti.” Öte yandan, AK Parti Elazığ milletvekillerinden Abdülbaki Türkoğlu, çıkan kararın bir şeyi değiştirmeyeceğini ve teşvikin Elazığ için bir hayal olduğu konusunda fikrinin devam ettiğini söyledi. Türkoğlu, 4325 sayılı yasanın çıktığı ilk günlerde DİE’nin yetkilileriyle görüşüp Keban’ın Elazığ’dan çok ülke ekonomisine katkısı olduğunu raporlarla teyit ettiğini ifade ederken, KASİAD tarafından açılan böyle bir davanın sonucunu beklemekten yapacak başka bir şeylerinin olmadığını belirtti. Elazığ Ticaret ve Sanayi Odası (ETSO) Yönetim Kurulu Başkanı Suat Öztürk, böyle bir gelişmenin Elazığ adına sevindirici olduğunu; ancak gelişmelerin neler getirebileceğini beklemekten başka çarelerinin olmadığını söyledi. Öztürk, Elazığ’dan sivil toplum örgütleri ve milletvekillerinin başaramadığı Teşvik Yasası kapsamının bir dernek tarafından takip edilmesini ilginç ve sevindirici bulduğunu açıklarken, Elazığ’ın teşvik yasası kapsamına alınması için ETSO tarafından bu süreçten sonra KASİAD’a her türlü desteğin verileceğini ifade etti. DİE, hesabını üretime ve üretilen yere göre yapıyor Elazığlıların Keban Barajı dolayısıyla gelirlerinin yüksek olduğuna itiraz etmesine, DİE’nin cevabı, hesapların “istatistik bilimi yöntemlerine” göre yapıldığı şeklinde oldu. 27 Nisan’da görülecek davayı DİE yerine Elazığ Defterdarlığı takip edecek. DİE yetkililerinden alınan bilgiye göre, DİE’nin istatistik bilimi çerçevesinde, milli gelir için kullandığı belirli bir formül var. Bu formüle göre de, o yöredeki yatırımlar da baz alınıyor. Dolayısıyla Elazığ’ın da geliri hesaplanırken, Keban Barajı hesaba katılıyor. Bu uygulamanın sadece Elazığ’a mahsus olmadığına, aynı formülün diğer iller için de kullanıldığına dikkat çeken yetkililer, “Türkiye genelinde de üretim ve diğer kaynakları istatistiki bilgi olarak, hesaplamaları gerçekleştiriyoruz. Yapılan üretime ve üretilen yere bakarız. İstatistik sistemi içinde oluşan bir hesaplama sonucudur bu. Bunu kabul edip, etmemek ise ayrı bir şeydir.” diye konuştular.