El yazısından check up!
Abone olEl yazısına bakıyor, kanseri bile görüyor. El yazısı insanın karakterinin aynasıdır diyor.
Sizce yazısına bakarak bir insanın güvenilir olup
olmadığını, duygularını, alışkanlıklarını hatta akıl sağlığını
anlamak mümkün olabilir mi? Türkiye’nin sayılı grafologlarından
Zeynep Bornovalı’ya göre mümkün. Bornovalı kişinin yazısına bakarak
ona tüm sağlık sorunlarını sıralıyor
İşyerinize eleman alacaksınız, yeni bir mali müşavirle
çalışacaksınız, nişanlanacaksınız ya da bir tanıdığınızda yatıya
kalacaksınız... Bunları yapmadan önce karşınızdaki kişinin yazısını
görmek ister misiniz?
Grafolog yani yazı bilimci Zeynep Bornovalı ‘Eğer
karşımdaki kişi bana yazısını göstermezse evinde yatıya kalmam,
dost olmam, nokta! Arkadaşlık ederim, hatır sorarım ama gerçek
dostluk asla’ diyor.
Yazının insanın karakterinin aynası olduğunu söyleyen Bornovalı
devam ediyor: ‘Her türlü davranışlar, alışkanlıklar, duygular ve
tepkiler yazıyla ortaya çıkar. Özellikle de akıl ve cinsel
sağlık bozuklukları... Bu tür sıkıntıları uçarken ağacın
dalına takılan bir kağıttaki yazıda bile görürüm. Kişinin güvenilir
olup olmadığı, fetişizm hatta sapıklığa varan şeyler gayet rahat
görülür.’
İLKOKULDA BU İŞE BAŞLADI
Zeynep Bornovalı yazıdan sadece karakter analizi yapmakla kalmıyor
aynı zamanda sağlık problemlerini de tahmin ediyor.
Bornovalı’nın grafoloji yani yazı bilime ilgisi ise ilkokul
çağlarına dayanıyor. Yazısı çirkin olan arkadaşlarının öğretmen
tarafından azarlanmasına üzülen Bornovalı ‘Acaba yazı kötü
demek insan kötü demek midir?’ diye merak etmeye
başlamış.
Ama bunun cevabını alabileceği kimseyi bulamamış ve uzunca bir
süre başkalarının yazılarına bakarak kendince anlamlar çıkarmaya
başlamış. Üniversiteyi bitirdikten sonra yurtdışında bu işi
profesyonel olarak yapan bir adli tıp ve psikiyatri uzmanıyla
tanışmış ve grafolojiyi bilimsel olarak öğrenmeye başlamış. Sağlık
analizini ise Arjantin, ABD ve Yeni Zelanda’da bu işin uzmanı
profesörlerden öğrenmiş.
KANSERİ 8 SENE ÖNCEDEN GÖRÜYOR
Türkiye’de yazıdan sağlık analizi yapan Bornovalı bunun önemini
şöyle açıklıyor: ‘Her türlü sağlık problemi görülebiliyor.
Örneğin kanseri tıbbi cihazlar ancak ortaya çıktığında
tespit edebiliyor ama ben sekiz yıl önceden görebiliyorum.
Düşünsenize söylediğim süre ne kadar uzun, ne kadar çok zaman
kazanılır!’
Peki ama doktorlar ne diyor acaba bu konuda? Bornovalı şunları
söylüyor: ‘Eskiden doktorlar yaptığım işe
inanmıyordu. Şimdi ‘Teşhis koyamadık bir de siz bakın’
diyenler oluyor. Bu güne kadar 11 tane tıp kongresine
katıldım. Doktorların bazıları beni denemek için
hastalarının ya da kendi yazılarını önüme koydu. Bakıp hastalığı
söylediğimde hiçbir şey diyemediler. Bir keresinde doktor
bir hanımın getirdiği yazıya baktım ve yazanın hamile olduğunu
söyledim. Meğer kendi yazısıymış ve üç günlük hamileymiş.
Bunun tıbben tespiti mümkün değildi ama yazısından
anlaşılıyordu.’
TÜKENMEZ KALEMLE YAZIN
Grafolog Zeynep Bornovalı isteyen herkese yazı analizi yapıyor.
Bornovalı’ya www.grafoloji.com internet sitesinden ulaşmanız
mümkün. Bornovalı bir yazıya sağlık ya da karakter analizi
yapabilmesi için gereken şartları şöyle sıralıyor:
‘Yazılar birkaç A4 kağıt üzerine, birkaç kalem değiştirerek
yazılmalı. Mutlaka tükenmez kalem ve arkası boş, çizgisiz
kağıt kullanılmalı. Yazının düzgün bir altlığın üzerinde
ve arkalı önlü değil tek sayfaya yazılması lazım. Çünkü yazarken
oluşan derinlik çok önemli. Ayrıca yazan kişinin ilaç almamış
olması gerekiyor. Uçaktan yeni inmiş olan insanın yazısına bakmam,
uçakta yazılan yazıya da hiç bakmam! Çünkü yazınız size
normal gelse de sarhoş gibi çıkar. Uçağa binmek iki kadeh
viski içmiş kadar değiştiriyor yazıyı. Bir gün içinde değişik
zamanlarda mesela açken, tokken, yorgunken, televizyon izlerken
birkaç paragraf yazarlarsa daha iyi olur. Yazdıklarının ne
olduğu önemli değil sadece duygularını anlatmasınlar
yeter! Hangi dilde isterlerse yazabilirler, Latin alfabesi
olmak şartıyla.’
DOKTORLARLA SARILIP AĞLAMIŞ
HAYATININ grafolojiye bağlı olduğunu söyleyen Zeynep
Bornovalı’nın yazıyla ilgili ilginç anıları ve saptamaları var:
‘Diş hekimine gidecek olsam yazısını görmeden koltuğuna
oturmam. ‘O sizin mesleğiniz. Bu da benim. Sizi tanımadan
olmaz’ diyorum.
Tabii zor tarafları da var. Örneğin pırıl pırıl, genç bir
insanın öleceğini de görüyorsunuz. Bir defasında bir doktoru
uyardım, ‘Bu yazının sahibinin sağlık durumu çok
kötü’ diye. Bana ‘Biliyorum’ cevabını
verdi.
Meğer onun yazısıymış, bilecek miyim diye merak edip göstermiş. 39 yaşındaydı o zaman. Üç yıl oldu, şu an hayatta olduğunu sanmıyorum. Kongrelerde kaç kez doktorlarla birbirimize sarılıp ağladığımız oldu. Aslında ömrünün az kaldığını söylemek de bir fayda. Belki bir umut vardır ya da ölmeden önce yapmak istediklerini yapar. Sadece üzücü olaylar değil hoş şeyler de oluyor tabii.
Mesela zeka özürlü bir çocuğun benim tavsiyemle
zekasının gelişmesi gibi... 10 yıl önce yurtdışında
yaşayan bir çocuğun yazısına bakıp öğretmeninin değiştirilmesi
gerektiğini söyledim. Bana gelen hiçbir yazıyı saklamam ama
onunkini saklamıştım, gelişimini görmek için. Beş yıl sonra bir
daha getirdiler, baktım gayet başarılı. Tavsiyeme uyup çok
faydasını görmüşlerdi.’
KAYNAK: Star